İddianamede sanığın parayı aldığında mağdur Sena B.'ye "Ayrı odanız var mı eşinle baş başa görüşmemiz lazım" şeklinde talepte bulunduğu, müştekilerin ayrı odaları olmadığını söylediğinde ise sanık Dalğali'nin evden ayrıldığı ifade edildi. İddianamede Dalğali hakkında "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.

 

 

Ayrıca Dalğali hakkında "677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbedarlıklar ile bir takım unvanların men ve ilgasına dair kanuna muhalefet" suçundan 3 aydan az olmamak şartıyla hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Bakırköy 23' üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Burhan Dalğali ve avukatı katıldı. Duruşmada son sözü sorulan Dalğali suçlamaları kabul etmeyerek, "Ben kimseden para almadım. Karşı taraf bana iftira atmaktadır. Beraatimi talep ediyorum. Bu olay nedeniyle ben mağdurum" dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, "Tekke ve Zaviyelerle Türbeleri Seddine ve Türbedarlıklar ile bir takım unvanların men ve ilgasına dair kanuna muhalefet" suçundan sanığa 4 ay 5 gün hapis cezası ile 500 TL para cezası verdi. Mahkeme, sanığın bir daha suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat oluştuğu gerekçesiyle cezayı erteledi. Sanık hakkında dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği sabit olduğundan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası ve 820 TL adli para cezasına hükmetti. Mahkeme, sanığın sabıkasız oluşu ve mahkemede bir daha suç işlemeyeceği kanaati oluştuğundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.