HERGÜN CEZAEVİNE GİRİYOR
45 yaşındaki felçli adam 4 yıllık hapis cezasını hergün cezaevine gelen oğluyla birlikte çekiyor.
SİİRT'te hakkında 4 yıl 9 ay kesinleşmiş hüküm bulunduğu gerekçesiyle Siirt E Tipi cezaevinde tutuklu bulunan Temino Baysal'ın (45) oğlu Adnan Baysal (26) felçli olan babasının sağlık kontrolünden geçirilerek serbest bırakılmasını istedi.
Siirt'in Baykan İlçesi Celikli Köyü'nde 2002 yılında çıkan kavgada bir kişiyi öldüren ve hasımların korkup İstanbul'a kaçan 45 yaşındaki Temino Baysal, bir süre burada saklandı. Ancak, 2004 yılında hasımları İstanbul'da bulduğu Baysal, tabancayla vurdu. Saldırıdan yaralı kurtulan Baysal, tedavisini yaptırmak için gittiği hastanede kayıt yaptırınca cinayetten arandığı belirlenip polis tarafından yakalandı. Baysal, cinayetle ilgili mahkeme tarafından 4 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılıp Siirt E Tipi Cezaevi'ne konuldu. Ancak, silahlı saldırıda yaralanan ve gerekli tedavisini de yaptıramayan Temino Baysal, felç geçirince, beldenr aşağısı da tutmadı.
Felçli durumda cezaevinde cezasını çeken Temino Baysal'ın bakım ve temizliğini yapmak için oğlu 26 yaşındaki Adnan Baysal, her gün cezaevine giriyor. 2.5 yıldır babasının hizmetini yapmak için sabah cezaevine girip akşam çıktığını söyleyen Adnan Baysal, babasının durumuna yetkililerin ilgi göstermesini istedi. Baysal, şunları söyledi: "Siirt'e 30 kilometre mesafedeki Baykan'ın Veysal Karani Beldesi'nden hergün cezaevine gelip gidiyorum. 2.5 yıldan beri ben de cezaevi hayatı yaşıyorum. Sabah cezaevine giriyorum. Babamın hizmet ve bakımını yapıyorum. Bir çocuk gibi her gün babamın altını temizliyorum. Elbiselerini değiştiriyorum. Evden getirdiğim çamaşır ve elbiselerini giydiriyorum. Kirlileri yımak için de kendimle götürüyorum. Akşam saatlerinde de cezevinden çıkarak tekrar Veysel Karani beldesine dönüyorum. 9 nüfuslu ailemize bakmak zorundayım. Artık bunu sürdürecek ekonomik durumumuz kalmamıştır" Babasının felçli ve hasta olduğunu hatırlatan Adnan Baysal, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve diğer yetkililere seslenerek, "9 nüfusa bakmak zorundayım. Babamın cezasını tüm aile fertlerimizle birlikte çekiyoruz. Cumhurbaşkanı başta olmak üzere tüm yetkililerin bu konuya hassasiyetle yaklaşmasını ve gerekli sağlık kontrollerinden geçirildikten sonra babamın serbest bırakılmasını istiyoruz. Zaten hasımlarımızla barıştık. Dönemin Valisi Hüseyin Avni Mutlu, bizi barıştırmıştı. Aramızda husumet kalmadı. Artık tek isteğimizin bu dramın sona erdirilmesi" dedi.
