Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Avrupa Birliği'nden (AB) müzakere tarihi alıp almamanın şartının siyasi kriterler olduğunu, ruhban okulunun açılıp açılmamasıyla kesinlikle alakası olmadığını belirterek, ''Kimse özel beklentisini AB şartı olarak Türkiye'nin önüne koymaya kalkışmamalıdır'' dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cemil Çiçek, bir soru üzerine, toplantıda akaryakıt zammının gündeme gelmediğini söyledi.
Bir gazetecinin, PKK terör örgütünün yaklaşım tarzının bilindiğini ifade ederek, Irak'a mal taşıyan tır şoförlerinin yol güvenliğinin sağlanması açısından ABD'den nasıl bir yaklaşım beklediklerine ilişkin sorusu üzerine Çiçek, Irak'taki güvenliğin sağlanması için ilgili birim ve kuruluşlarca toplantılar yapıldığını kaydetti.
Toplantılarda, yol güvenliği, depolama, güvenli aktarma, alternatif güzergahlar, sigorta, personel düzenlemeleri, Iraklı makamlarla işbirliği konularının ele alındığını belirten Çiçek, bu konularda alınan tedbirlerin ilgili kuruluşlara iletildiğini, gelişen koşullara göre yeni tedbirlerde alınabileceğini ifade etti.
Bütün tedbirlere rağmen Irak'ın riskli bir ülke olduğunu, sadece Türkiye'nin çabalarıyla Irak'ta huzur ve güvenin sağlanamayacağını belirten Çiçek, ''Türkiye, mevcut şartlar ve imkanlar içerisinde alması gereken tedbirler neyse bunları herkesle ve her makamla görüşerek bu riski asgariye indirmek çabasındadır. Irak krizi başladığından beri işin bu noktaya gelmesi ihtimaline karşı başta ABD olmak üzere değerlendirme ve tavsiyelerimizi ifade etmeye çalıştık'' diye konuştu.
Cemil Çiçek, Irak'taki düzenin sadece Türkiye'nin çabalarıyla sağlanamayacağını, Türkiye'nin komşu ülkedeki istikrarın sağlanmasına katkı sunmaya çalıştığını söyledi.
''ÖZEL BEKLENTİLER OLUYOR''
Fener Rum Patriği Bartholomeos'un, Türkiye'yi din özgürlüğü olmadığı gerekçesiyle AB'ye şikayet ettiğini ifade ederek, bu konudaki değerlendirmesini soran gazeteciyi yanıtlarken Çiçek, hükümet olduktan sonra AB yetkilileri ile yaptıkları görüşmelerde kendilerinden istenen hususların bir kısmının Avrupalı makamların kendilerinden istediği konular olmadığını kaydetti. Çiçek, ''İçerideki bir kısım çevrelerin AB üzerinden Türkiye'ye yansımalarından ibarettir. Bunu da o şekilde değerlendiriyorum'' dedi.
Çiçek, sivil toplum kuruluşları ve bazı çevrelerin AB makamlarıyla görüşürken ''Şunlar olması lazım, bunlar olması lazım'' şeklinde aktardığı kendi özel beklentilerinin kendilerine tavsiye olarak geri döndüğünü anlattı. Çiçek, ''Biz de kendilerine, 'Siz bunları istiyorsunuz ama, benzerleri sizde de var. Hatta bazıları aynen sizde uygulanıyor' dediğimizde, 'Sizin vatandaşlarınızın talebidir' demeye getiriyorlar. Türkiye, böyle bir ikili görüntüyü yaşamaktadır'' dedi.
Bir gazetecinin, Bartholomeos'un, ruhban okulu açılmadan AB'nin Türkiye'ye müzakere tarihi vermeyeceği yönündeki sözlerini anımsatması üzerine Çiçek, bunun, ilgili kişinin kendi beklentisi olduğunu söyledi. Ruhban okulunun açılıp açılmamasına Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin karar vereceğini belirten Çiçek, ''AB'den müzakere tarihi alıp almamanın şartı siyasi kriterlerdir, ruhban okulunun açılıp açılmamasıyla kesinlikle alakası yoktur. Bu farklı bir olaydır. Kimse özel beklentisini AB şartı olarak Türkiye'nin önüne koymaya kalkışmamalıdır. Bu doğru değildir'' dedi.
Çiçek, bir soru üzerine, milli atlet Süreyya Ayhan'ın doping aldığına ilişkin konunun gündeme gelmediğini söyledi.
Bir gazetecinin, IMF ile 3 yıllık stand-by yapılacağını, bu konunun ayrıntılarının belli olup olmadığının sorulması üzerine Çiçek, bu konunun toplantıda gündeme gelmediğini, IMF ile değerlendirme toplantılarının sürdüğünü kaydetti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:43