İran, İsrail’le savaşın başlamasından bu yana 900 kişiyi tutukladı

İnsan hakları gözlemcilerinin bildirdiğine göre İran’da, İsrail ile 12 günlük savaşın başladığı 13 Haziran'dan bu yana “casusluk” ve “devlete karşı propaganda” suçlamasıyla 900 kişi tutuklandı.  

Tutuklamaların çoğu Kürt bölgelerinde gerçekleşti.

Oslo merkezli Hengaw İnsan Hakları Örgütü, "İran İslam Cumhuriyeti ile İsrail arasında on gün önce ilan edilen ateşkese rağmen İran genelinde yaygın tutuklamalar devam ediyor. Savaşın başlangıcından bu yana en az 900 kişi gözaltına alındı. Hengaw şu ana kadar tutuklananlardan 155'inin kimliğini doğruladı" açıklamasını yaptı.

Tutuklananların çoğu "İsrail için casusluk", "devlete karşı propaganda" veya "kamuoyunu rahatsız etme" suçlamalarıyla karşı karşıya.

En fazla tutuklama ülkenin batısındaki Rojhilat’ta gerçekleşti. Kirmanşan'da 127, Ürmiye’de 91, Sine’de ise 18 kişi tutuklandı.

Tutuklananlar arasında kadınlar ve çocukların yanı sıra 8 Avrupalı ile 2 Afgan da bulunuyor.

Tutuklamalar, 24 Haziran'da yürürlüğe giren ateşkesin ardından da devam etti. 250 kişinin tutuklandığını doğrulayan Paris merkezli Kürdistan İnsan Hakları Ağı, salı günü, "Rojhilat’taki güvenlik güçlerinin Kürt sivillere ve aktivistlere karşı sert bir baskı uygulamaya devam ettiği" uyarısında bulundu.

Yaklaşık 1.500 kişinin tutuklandığı ve "sahte yargılamalardan" geçirildiği de bildirildi.

“15 ila 25 yıl hapis ve kamu hizmetinden kalıcı yasak”

Hengaw'a göre İran yargısı, savaş zamanı veya güvenlikle ilgili olaylar sırasında yabancı medyaya görüntü veya video gönderenler için 15’ten 25 yıla kadar hapis ve kamu hizmetinden kalıcı men cezası öngören bir yasa tasarısını onayladı.

İran yargı otoritesi, 21 Haziran'da, İsrail ile işbirliği yapmakla suçlanan şüphelilerin hızlandırılmış yargılamalarla karşı karşıya kalacağını ve hiçbir müsamaha gösterilmeyeceğini bildirdi.

Uluslararası Af Örgütü'ne göre İran’da en az 6 kişi idam edildi.

İran, İsrail ile işbirliği yapmakla suçlanan kişilerin “itiraflarını” yayınladı. Bu tür itirafların zorla yapıldığına, çoğunlukla tehdit, psikolojik baskı ve bazı durumlarda fiziksel işkence yoluyla elde edildiğine inanılıyor.