İŞÇİLERİN MAAŞINI GETİRİRKEN GASPÇILAR TARAFINDAN VURULAN OXFORD ÖĞRENCİSİ KOMADAN ÇIKTI, YAŞADIKLARINI ANLATTI
“Vurulduğum an aklıma tek bir soru geldi: Buraya kadar mıydı?” Babasına ait matbaa fabrikasında çalışan işçilerin maaşlarını ödemek için bankadan çektiği paralarla işyerine döndüğü sırada gaspçıların saldırısına uğrayan 22 yaşındaki Haslet Uzunoğlu, ölümün bir insana ne kadar yakın olduğunu bu sözlerle anlatıyor.
Vücuduna sıkılan kurşunla ağır yaralanan Oxford Üniversitesi İşletme Bölümü 2. sınıfta okuyan Uzunoğlu, acısına rağmen çantayı bırakmadı. “O çantada işçilerin maaşları vardı. O yüzden bırakmayıp üzerine kapaklandım, belki vakit kazanırım, gaspçıları yakalatırım diye düşündüm.” diyor. Kaldırıldığı Avcılar Hospital Hastanesi’nde verdiği yaşam mücadelesini kazanan gasp kurbanı Uzunoğlu, şimdi bir an önce iyileşip, hayatına kaldığı yerden devam etmek istiyor. Kendisini seven binlerce arkadaşının geçmiş olsun telefonlarıyla moral depolayan Haslet, “Ne kadar çok sevenim olduğunu daha iyi anladım.” diyor. Enfeksiyonlara karşı hastanede kontrol altında tutulan Uzunoğlu, salı günü taburcu edilecek. Haslet Uzunoğlu, babasına ait Talat Matbaacılık’ta çalışan işçilerin maaşlarını ödemek için bankadan para çekmiş, fabrikaya geri dönmüştü. Aracından indiği sırada gaspçıların saldırısına uğrayan genç, kaldırıldığı hastanede ameliyata alındı. Vücuduna giren tek kurşun bağırsıklarını sekiz yerinden parçalamıştı. Kurşun yediği halde işçilerin maaşlarını bırakmayan Uzunoğlu, olay gününü hâlâ unutamadığını ifade ederek şunları anlatıyor. “Bankadan parayı çektiğimde içimde bir huzursuzluk vardı. Hem de fazla para olduğu için biraz endişeliydim. Bankadan 26 bin YTL çekmiştim. Ama hislerime kulak verip, 6 bin YTL’yi pantolonumun ceplerine koydum.” diye konuşuyor. Fabrikalarının bahçesine geldiği sırada kendini güvende hissettiğini ve bir şey olmayacağını düşünen Uzunoğlu, saldırıya uğrayınca işçilerin maaşları olan çantayı kaptırmamak için gaspçılara direnmiş. Kurşunlandığı halde çantayı bırakmayan Uzunoğlu, gaspçılar silahın kabzasıyla kafasına vurmaya başlayınca bırakmış. Uzunoğlu, “O an hem ambulans diye bağırıyor, hem de yakalanırlar diye vakit kazanmaya çalışıyordum.” şeklinde anlatıyor olay anını. Kendisini vuran insanın yüzünü asla unutmayacağını söyleyen Uzunoğlu, “Beni 10 bin kişiyle yüzleştirseler o kişiyi tanırım; çünkü beynime kazıdım.” diyor.
Kurşunlanınca bir metre uzağa fırladığını söyleyen Uzunoğlu, o an yaşadığı acıyı asla unutamayacağını belirtiyor. Bilinci açık olduğu halde getirildiği hastanede acılarının arttığı bir sırada babasına “Artık dayanamıyorum” diyen Haslet’e babası; “Dayan oğlum, iyileşeceksin” demiş. Haslet, babasından aldığı güçle ameliyata girdiğini dile getiriyor.
Haslet, yoğun bakımdan çıkarıldığından beri telefonları susmuyor. Anaokulundan üniversiteye tanıyan tanımayan pek çok kişi Haslet’e telefonla geçmiş olsun dileklerini iletmiş. Çocuklarının iyileşip bir an önce hayatına kaldığı yerden devam etmesini isteyen Uzunoğlu ailesi ise, çocuklarının yaşamasının bir mucize olduğunu söylüyor. Anne Ülker Uzunoğlu, “Oğlumun yoğun bakımda geçirdiği günler bana bir asır gibi geldi. Ama çok şükür, Allah onu bize bağışladı.” diyor.
