Gündem
  • 29.8.2013 00:14

İşte kritik gün!..

Dünyanın gözü Obama’nın Suriye konusunda vereceği kararda. Bugün (Perşembe) istihbarat raporunun Başkan’a sunulması, sonrasında da Suriye’ye hızlı ve sembolik bir saldırı gerçekleşmesi bekleniyor. Saldırının sahadaki dinamikleri değiştirmeyeceği ve Washington’da Suriye konusunda bir politika değişikliğine işaret etmeyeceği vurgulanıyor.

İNGİLTERE’nin girişimiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sunulan, 21 Ağustos’ta Şam yakınlarında gerçekleşen ve 1000’in üzerinde sivilin ölümüne neden olan kimyasal saldırıdan Suriye Rejimi’nin sorumlu tutulmasını öngören tasarının da Rusya’nın muhalefetine takılmasının ardından Washington’da tüm dikkatler ABD Başkan Barack Obama’nın vereceği karara kilitlendi. Hürriyet’e konuyla ilgili bilgi veren üst düzey bir Dışişleri yetkilisi, Savunma Bakanlığı’nın olasılık planlanlarını Beyaz Saray’a sunmasının ardından bugün de Amerikan istihbarat birimlerinin olayla ilgili hazırladıkları raporu Obama’ya iletmesinin beklendiğini, böylece Başkan’ın alacağı karar için tüm verilere kavuşacağını söyledi. Yetkili, Başkan Obama’nın bugün ya da yarın Suriye’de Esad Rejimi’ne yönelik sınırlı bir saldırı emri vermesinin beklendiğini söyledi.

RUSYA FIRSATI KAÇIRDI

Amerikan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf da, dünkü basın toplantısına BMGK’da Rusya’nın Suriye Rejimi’ni korumaya devam etmesinin kendilerini şaşırtmadığını ifade ederken, Güvenlik Konseyi’ni Suriye için bir karar almada artık uygun bir merci olarak değerlendirmediklerini söyledi. Daha önce Rusya’nın Suriye konusunda Konsey’e sunulan üç ayrı tasarıyı veto ettiğini hatırlatan Harf, “Rusya eline geçen fırsatı kullanamadı” dedi. ABD’nin müttefikleriyle Suriye konusunda istişareyi sürdürüp karar mekanizmalarını işleteceğini belirten Harf, konunun yasal boyut tartışmasına ise girmeyi reddetti. Harf, ABD’nin Suriye’de BM dışında bir karar alıp uygulamasının yasal olup olmayacağı sorusuna cevap vermedi.

İKİ TEMEL AMAÇ

Harf, Suriye konusunda Başkan Obama’nın henüz bir karar almadığını ama kimyasal silah saldırısı konusunda alınacak kararın iki temel amaç taşıyacağını vurguladı. Harf, “Bu kararla hem kimyasal silah saldırısının kabul edilemez olduğunu göstermek hem de bundan sonrasında benzer saldırılar engellemek istiyoruz” diye konuştu. Dışişleri Sözcüsü, halen sahada kimyasal silah kullanımına dair dellileri araştıran BM müfettişlerinin raporunun beklenip beklenmeyeceği konusunda ise “Kanıtları yok etmeye dönük bombardımanların ardından artık biz bu çalışmanın belirleyici olduğuna inanmıyoruz. Raporu beklememiz için bir sebep yok” dedi.

UÇAK YOK, FÜZE

Üç gündür basına verdikleri bilgilerle kamuoyunu Suriye’ye yapılacak bir askeri operasyona alıştıran Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise dün Obama’nın vereceği karar öncesi basına kapılarını kapattı. Ve resmi açıklamalar dışında gazetecilere bilgi akışını kesildi. Hürriyet’e konuyu değerlendiren Yönetim’e yakın üst düzey bir uzman ise ABD Kongresi’ne Çarşamba gecesi verilecek gizli bilgilendirmenin ardından Perşembe ya da Cuma kararın alıp uygulanmaya konulmasının beklendiğini söylerken, Suriye’de belirlenen 2 ya da 3 hedefe çok hızlı ama sembolik bir saldırı düzenleneceğini, yapılacak saldırının ise Suriye’deki savaşta var olan dinamikleri muhtemelen değiştirmeyeceğini belirtti. Yetkili, saldırıyla ilgili şu bilgileri verdi:

TÜRKİYE ETKİLENECEK

“Bu bir uçak saldırısı olmayacak. Çünkü Yönetim, hem Amerikan pilotlarının hayatını riske atmak istemiyor hem de bir hava saldırısının gerektirdiği lojistik ihtiyacıyla operasyonu komplike bir hale sokmak istemiyor. Onun yerine ABD ve İngiltere’nin sahibi olduğu Tomahawk’ların kullanılması söz konusu. Hedefi en fazla 2 metre şaşan bu füzelerin sivil kayıplarını da önleyeceği hesaplanıyor. Burada önemli olan, operasyonun çok hızlı olması. Böylece hem uluslararası bir tartışmanın alevlenmesi hem de petrol fiyatlarının bundan etkilenmesi önlenecek. Saldırı kapsam olarak da sembolik olacak. Bu anlamda Washington Yönetimi’nde bir politika değişikliğine işaret etmeyecek. Esad Rejimi’ne kimyasal silah kullanımı konusunda açık bir mesaj içerecek. Ve sahadaki çatışmalarda da psikilojik bir etki yaratacak. Ancak saldırı sonrası bundan en fazla iki ülke etkilenecek. Biri İsrail, diğeri de Türkiye. İki ülkenin misillemeyle karşılaşma ihtimali artacak.”

 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 12:26

İLGİLİ HABERLER