Medya
  • 28.9.2004 11:32

İŞTE O AN BENİM BİTTİĞİM ANDIR SEDAT ABİ...

Ersan Özer/ AKŞAM İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi Arkadaşlarla yemek yiyecektik. Lokantaya gittiğimde henüz kimse yoktu. Bir süre sonra kalabalık bir grup halinde geldiler. Öpme faslında o sırada sipariş almak üzere bekleyen garsonu da öpmüştüm! Tabii kahkaha tufanı kopmuştu. İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Gece otobüsle İstanbul'dan İzmir'e gidiyordum. Yanımda oturan da benim gibi iri kıyım olunca komple vücut teması oldu. Gecenin ilerleyen saatlerinde, ikimiz de uyumuşken, yanımdaki yolcu birden sıçradı. Karımdan alışık olduğum için, 'Geçti bitanem. Ben yanındayım, yok bir şey' deyiverdim! Adam gözlerini aralayıp dehşetle bana bakmıştı. İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. 6 yaşındayken komşu ablaya izlediğim çizgi filmi anlatıyordum. Babası da yanımızda oturuyordu. Çocuk salaklığıyla, gorilleri anlatırken, 'Böyle böyle göğüslerine vuruyorlardı abla. Hem de göğüsleri seninkilerden daha büyüktü' demiştim! Yıllar sonra bizi ziyarete geldiklerinde adam bunu hatırlattı. İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Dünyanın parasını verip aldığım yırtık model jean pantolonumu giymiş sevgilimle dolaşıyorduk. Babamla karşılaştık. Bacaklarıma doğru aşağılayıcı bir şekilde bakıp, 'Hayrola, mahallenin köpekleri kovaladı galiba' demişti! İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Üniversite yıllarım. Kulak rahatsızlığımdan dolayı hastaneye gitmiştim. Doktor muayene esnasında rahat olmam için benimle sohbete başladı. 'Öğrenci misin?' 'Evet.' 'Hangi üniversite?' 'Uludağ.' 'Ben de oradan mezun oldum. Hangi bölümde okuyorsun?' 'İşletme' dedim ve bombayı patlattım: 'Siz hangi bölümden mezun oldunuz?' 'Sence?' İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Sabah ofiste telefonla konuşuyordum. Telefonu omuzumla başımın arasına sıkıştırmıştım. Elimin birinde cep telefonu, diğerinde poğaça vardı. Cep telefonumu şarj etmek isterken şarj aletinin ucunu birden poğaçaya soktum! Gören oldu mu diye kafamı çevirince de müdürümle göz göze geldim. Sırıtıyordu. İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Lise 1. sınıftaydım. Kimya dersinde ''ısınan maddeler genleşir'' konusunu anlatan hocamız, 'Örneğin pirinç' deyince atladım: 'Haklısınız hocam yaa! 2 bardak pirinci ısıtınca koca bir tencere pirinç pilavı oluyor.' Hoca, 'Oğlum bu yemeklik pirinç değil, metal olan pirinç' deyince bütün sınıf gülmekten yerlere yatmıştı. İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Yirmili yaşlarım. Çok romantik bir sahneydi. Sevgilim kucağıma başını koymuş, ben de saçlarını okşuyordum. Birden başını kaldırdı, 'Pantolonunun yıkanma zamanı gelmiş' dedi! İşte o an benim bittiğim andır Sedat Abi. Eve gitmek üzere Bakırköy dolmuşu bekliyordum. Sigaramın kalmadığı aklıma gelince önünde durduğum Tekel bayiine girecekken minibüs geldi. Apar topar bindim. Şoföre parayı uzatıp, 'Bir Monte Carlo' dedim! Adam birkaç saniye yüzüme bakıp, 'Abi bu Bakırköy'e gider' diye cevap verdi! İşte o an benim ve şoförün bittiği andır Sedat Abi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:59

İLGİLİ HABERLER