KANAL D CEM UZAN''IN TELEFON GÖRÜŞMELERİNİ NEDEN YAYINLAMADI?
Cem Uzan’ın bantlarını yayınlamalı mıydık?
BAYRAMDAN birkaç gün önce Kanal D Haber Merkezi... Haber toplantısındayız. İstihbarat şefi Salih Selçuk elinde kasetlerle oturuyor.
‘Cem Uzan’ın babası ve kardeşiyle yaptığı telefon görüşmelerinin kayıtlarını ele geçirdik. Müthiş’ diyor.
Dinliyoruz. Hürriyet’te bir gün önce yazılanların ‘ses kayıtları’.
Gerçekten müthiş. Cem Uzan belli ki sarhoş. Sözler ağzında yayılıyor. Sürükleyici bir konuşma. Ama içeriği zaten basına yansımış. Hatta biz de Kanal D’de Hürriyet’ten alıntı yaparak konuşmanın önemli bölümlerini ‘metin’ olarak vermişiz.
Fakat ses kaydının yarattığı efekt bambaşka.
Haber toplantı masasında benim dışımdaki 10 arkadaşıma teker teker soruyorum:
‘Bu bantları yayınlamalı mıyız?’
10 net yanıt geliyor: ‘Evet yayınlamalıyız.’ Bantların yayınlanması mutlaka rating getirecek. Çünkü ilginç. Ama haber değeri yok. Çünkü içeriği zaten daha önce yayınlanmış. Yayınlanmasının kimseye faydası da yok. Çünkü bu kayıtlar zaten devletin elinde var. Mahkemeler delil olarak kullanacak. Biz bunları yayınlayarak kimseye ‘gerçek’ bir fayda sağlamayacağız.
Aynı 10 arkadaşıma soruyu başka bir şekilde tekrarlıyorum:
‘Arkadaşlar annenizle, babanızla, sevdiklerinizle yaptığınız konuşmaları, içeriği ne olursa olsun, bir televizyon kanalında canlı canlı duymak hoşunuza gider mi?’
10 ‘Hayır’ yanıtı alıyorum. Birkaçı ‘Ama abi bunlar suç işliyor’ diyor.
Uzun uzun tartışıyoruz.
Sonunda kararı ben veriyorum:
‘Salih bantları ele geçiren arkadaşımıza teşekkür ederim ama bunu yayınlamak benim vicdanımı rahatsız eder.’
Konu kapanıyor.
Çünkü ben legal veya illegal kayıt edilmiş ‘özel’ konuşmaların televizyonda yayınlanmasının ‘ne kadar büyük bir rezillik’ olduğunu biliyorum.
Bunun insanlıkla ne kadar bağdaşmadığını yakın çevremde yaşadım.
Bu yüzden de böyle bir ‘ayıbın’ altında imzamın olmasını istemiyorum.
Söz konusu kişi Cem Uzan bile olsa böyle bir muameleyi kimseye layık göremiyorum.
Haberci olarak, televizyoncu olarak doğru mu yaptım bilmiyorum.
Fatih Altaylı
Hürriyet
Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 10:56