Karatay: Lahmacun ve lavaş yiyin
Karatay: Lahmacun ve lavaş yiyin
Kalp ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Canan Karatay, SÖZCÜ’den Hale Zeyrek'e konuştu. Prof. Dr. Canan Karatay ne yer ne içer, spor yapar mı, lahmacun yer mi, hangi takımı tutuyor? İşte Karatay'a dair merak ettikleriniz...
Her sabah saat 5'te uyanırım İlk yaptığım iş bol bol su içmek 74 yaşındayım, hastalığım yok Günde 60 dakika yol yürürüm Tenis şampiyonluğum var. Futbol oynadım, dağcıyım.
Harputlu köklü bir ailenin kızı olarak 1943'te dünyaya gelen Canan Karatay, Üsküdar Amerikan Kız Lisesi'ni bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne girdi. Okurken 1965'ten 1972'ye kadar her yaz Anadolu köylerinde gönüllü olarak çalıştı. 1972'de iç hastalıkları uzmanı oldu. İngiltere'den burs aldı. 1974'te kardiolog olarak, tek başına, cerrahi yardım almadan Türkiye'de ilk kalp pili ameliyatını gerçekleştirdi.
Başarısı gazetelerde manşet oldu. 1976-78 arası dünyada ilk kalp nakli ameliyatını gerçekleştiren doktor Christian Barnard'ın ekibinde Cape Town'da çalıştı. 1978'de doçentlik imtihanları için Türkiye'ye döndü. Şimdi 74 yaşında olan Karatay, sağlıklı yaşamla ilgili verdiği tavsiyelerle Türkiye'nin gündeminde. Peki kendisi nasıl yaşıyor? Neler yapıyor? Hangi sporlarla ilgileniyor? İşte Canan Hoca'nın yaşamı ve olmazsa olmazları:
HER SABAH ERKENDEN ÇALIŞMAYA BAŞLARIM
– Canan Hoca'nın rutini neler? Bir günü nasıl geçiyor?
Ben sizlere göre çok erken yatarım. 22.00, 22.30 gibi yatarım. Sabah da 05.00 ya da 05.30 gibi kalkarım. İlk iş su içerim. Çayı ocağa koyarım. Hemen çalışmaya başlarım. Ben her sabah 3-4 saat çalışmadan evden dışarı çıkmam. Senelerdir bu böyle. Mesleğimle ilgili dünyada neler olup biter tüm bilgiler yayınlar bana gelir okurum araştırırım. Okuyamadığımı da eğer hastam yoksa odamda okurum.
– Kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeğinde ne yersiniz, ne içersiniz?
Sabah, doğal soğuk sıkım zeytinyağı içiyoruz bir Türk kahvesi fincanı kadar. Kahvaltıda yumurta varsa peynir ile güzel bir omlet yaparım. Yanında 20-30 zeytin yerim. Şimdi kış ayı olduğu için turp yerim ve yetiyor zaten. Çayı da istediğim kadar şekersiz içerim. Su içerim bol bol. Hastaneye geldikten sonra şekersiz Türk kahvemi içerim. Bütün gün bol bol su ve Türk kahvesi tüketirim. Eve 18.00 gibi gidince de akşam yemeğimi yerim.
– İki öğün yani öğlen yok mu?
Tabii ki yok. Ben dışarıda yemek yemem. Çok mecbur kalırsam yiyebilirim o da bildiğim bir lokantada sevdiğim bir şey olabilir. Balık, et gibi.
BANA KALORİ HESABINI SORMA DELLENİYORUM
– Günlük kaç kalori alıyorsunuz?
Kalori hesabı yapmam sorma ne olur soranlara delleniyorum!
– Akşam eve gittiğinizde ne yiyorsunuz?
Allah ne verdiyse onu yiyorum. Bugün mesela kıymalı karnabahar var. Yanına turp havuç salatası yaparım. Salatama bol zeytin, zeytinyağı, limon, içine biraz da peynir koyuyorum yiyoruz. Yanına da yoğurt. Başka bir şeye ihtiyacım yok. Bizler sağlıklı insanlarız. Ama siz bunla doyamıyorsanız bilin ki bir bozukluk var.
– Spor yapıyor musunuz?
Amerika'da 50 yaş grubunda, teniste tekler, çiftler ve karışık çiftlerde şampiyonluğum olduğunu bilmenizi isterim. Yatılı okulda okuduğum için, 12 yaşından itibaren tenis oynadım. Lise yıllarında okulun voleybol ve basketbol takımlarında oynadım. İstanbul Üniversitesi Kız Voleybol takımı olarak üniversiteler arası voleybol turnuvasında şampiyonluk kupasını havaya kaldırdım. Senelerce kayak yaptım. 1997 yılında, 53 yaşında, Amerika Syracuse'da gece buzda kayarken kaza geçirdim ve sol dizim parçalandı. O zamandan beri uzun yürüyüşler yapmaya ve saatlerce yüzmeye çalışıyorum. Eski bir dağcıyım. 1972'den bu yana Güney Afrika, Cape Town, Masa Dağı, Togenburg Dağları, Toroslar'da Ala Dağlar'a kadar tırmanışlarım var. Fotoğrafçılığım da var. Uluslararası fotoğraf ödüllerim de var. Futbol da oynadım, doktorlar takımında.
36 YAŞINDA EVLENDİM HER ŞEYE ZAMAN BULDUM
– Nasıl zaman buldunuz bunca şeyi yapmaya peki?
İstenirse her şey için zaman bulunur. 36 yaşına kadar evlenmezsin bütün bunları yaparsın.
– Canan Hoca'nın hiçbir hastalığı yok mu? Turp gibi misiniz?
İlaç kullanmıyorum hiç bir şeyim yok. 74 yaşındayım. Akşam işten çıkınca çok yorulmamışsam Kızıltoprak'taki hastaneden Moda'daki evime her gün 60 dakika yürüyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü'nden kestirme gidersem 45 dakika sürüyor. Ben koyu bir Fenerbahçeliyim.
– O zaman Fenerbahçe'nin bu sene ligdeki şansını da soralım…
Bak onu bilemem işte. Ama Fenerbahçe'nin ne yapacağı pek belli olmaz.
ASLINDA KÜÇÜKKEN HEP MİMAR OLMAK İSTERDİM
– Peki Canan Karatay doktor olmaya nasıl karar verdi?
Aslında önceleri mimar olacağım diye tutturmuştum. Yatılı okulda biz hafta sonu da çıkamadığımız için daimi yatılılar olan bizi yetimhanelere götürürlerdi. Çocuklarla oynardık. Başkasına yardım etmek küçük yaşta başladı. Kardeşlerimiz vardı orada. Zeynep Kamil'e giderdik ve hasta çocuklara hikayeler okurduk. Gönlümde doktorluğa karşı kıpırdamalar başlamıştı. Sonra babam hastalandı, hastaneye yattı, çıktı derken ben tıp okumaya karar verdim.
KARACİĞERİNİZ YAĞLI DEĞİLSE LAHMACUN VE LAVAŞ YİYİN
– Canan Hoca'nın çok sevip de sağlıksız diye uzak durduğu bir besin var mı? Hiç mi kaçamağı yok?
Ben bütün sağlıklıları severim. Öyle alışmışız biz. Benim babam şeker hastasıydı. Annem insülin iğnesini yapardı. Annem fizik hocası, babam avukat ve müftü idi. 4 kardeşiz, annem bize hiçbir zaman şeker vermedi. Alışmadık. 40 yılda bir bayramdan bayrama tabii ki bir dilim baklava yerim. Ben sağlıklı ve doğal olan her şeyi yerim. Bizim evde pilav, makarna pişmez, ekmek alınmaz. Lahmacun yerim. Sağlıklıdır. Karatay Mutfağı kitabında lahmacunun tarifi bile var.
– Lahmacun yiyebiliyorsak lavaş ve bazlama da yiyebilir miyiz?
Sizin de eğer karaciğeriniz yağlı değilse benim gibi lahmacun yiyebilirsiniz. Lavaş da yenebilir. Ama yağlıysa yiyemezsiniz. Ben lahmacunu herkes yiyebilir demedim. Ama oturup yarım ekmek, iki ekmek yiyenler var, buna karşı çıkıyorum. Lahmacun ekmek değildir bunu da belirteyim, ayrıca.
– Hep söylüyorsunuz yoğurdu evde yapın. Peki, yoğurdu yaparken hangi sütü alalım. Sokakta satılan mı, pastörize mi?
Markette satılan ya da sütçüde satılan fark etmez. Ama günlük süt olacak. Söyleye söyleye artık bizlerin sayesinde İstanbul'a her gün tonlarca günlük süt girmeye başladı.
– Yumurta mutlaka yiyin diyorsunuz. Yumurtanın da sağlıksız olanları var… Biz kime güvenelim?
Köylüye güveneceğiz. Gideceksin köylüye bana yumurta ver diyeceksin. Kahverengi beyaz hiç fark etmez.
– Şehirde yaşayanlar ne yapacak?
Ben de şehirde yaşıyorum ama senelerdir buluyorum…