Kurtuluş Savaşı’nın simge isimlerinden Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir'in kızı Timsal Karabekir, doğudaki yüzlerce Türk ve Ermeni yetime bayramlık göndererek yüzlerini güldürdü. Karabekir, yardımlarının nedeni ve babasının kayıp günlükleriyle ilgili samimi açıklamalar yaptı.
İşte, Kurtuluş Savaşı'nın efsane isimlerinden Kazım Karabekir'in kızı Timsal Karabekir'le tarihe uzanan küçük söyleşi:
Kazım Karabekir Paşa'nın üç çocuğundan en küçüğü sizsiniz. Babanız öldüğünde 7 yaşındaydınız. Kazım Karabekir Paşa'ya birlikte geçirdiğiniz günleri hatırlıyor musunuz?
Babam vefat ettiği zaman 7 yaşındaydım. Babamla daha uzun süre birlikte olmayı inanın çok isterdim. Bazen durup babamı hatırlamaya çalışıyorum ve hep aynı gün aklıma geliyor. Bir bayram günüydü. Annem bayram için babama yeşil bir hırka almıştı. Hırka babamın gözlerinin rengindeydi. Babam da bayramda hırkayı giymişti. Güzel de yakışmıştı. Hepimiz evdeyken kapı çaldı. Gelen bir askerdi. Üstü başı yırtıktı. Zor durumda olduğu belliydi.
HIRKASINI ASKERE VERDİ
Asker babama döndü ve "Paşam açım, çıplağım" dedi. Babam hemen ayağa kalktı. Üzerinde hırkayı çıkarıp askere uzattı.. Kazım Karabekir Paşa ve bayram denildiğinde aklıma hep o yeşil hırka ve o asker gelir. Babam sadece bayramlarda değil her zaman insanlara yardım etmeye çalışırdı. Çocuklara hediyeler alırdı.
Doğu Anadolu denince sözde bir Ermeni soykırımı gündeme getirilir. Bu konuyu siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ermenilerin soykırım dedikleri olay bir göçtür. Düşman kuvvetleri, Doğu Anadolu'ya girerlerken, Ermenilerde bu kuvvetlerle beraber hareket etmiştir. O dönemde de Osmanlı Devleti çözüm olarak Ermenileri başka yere göndermiştir. Ermeni soykırımı denen olay, tamamen bir yer değiştirmedir. Fakat Osmanlı Devleti, göç sırasında Ermenilere soykırım yapmamıştır. Her kafilenin başına bir doktor ve her hamile kadın için de süt verilmiştir.
7 BİN YETİMİN BABASIYDI
Erzurum'a gittiğiniz zaman toplu mezarlar göreceksiniz. Mezarlarda, ay yıldızlar, Kuran-ı Kerim parçalarının olduğuna dair deliler var. Kazım Karabekir, ileride insanların bu olayları yanlış algılayacağını düşünerek her şeyi not almıştır. Ayrıca Ermenilere kötü davranılsaydı, babama Trabzon'daki Ermeni çocuklar emanet edilmezdi. Babam Ermeni yetimler başta olmak üzere 7 bin yetim çocuğa babalık yaptı. Ermenilere zulüm yapılmadığını Kazım Karabekir Vakfı'nı ziyarete gelen Ermenilerden de dinleyebilirsiniz.
Kazım Karabekir Paşa'nın özellikle yetim çocuklara yardım etmesinin bir nedeni olduğunu düşünüyor musunuz?
Babam için çocuklar çok önemliydi. İlk kalp krizini de babam, köprü altındaki çocuklara yardım edemediği için geçirmişti. Babam her fırsatta çocuklara yardım etmeye çalışırdı. Bize de ata geleneği olarak "İhtiyaç sahiplerine ve yetimlere kucak açın" derdi. Nedenini sorduğumuzda "ben de yetimdim. Yetimin çektiği acıyı bilirim" derdi. Babam Türk ve Ermeni çocuklar başta olmak üzere bir çok yetim çocuğa yardım etti. Meslek öğrenmelerine yardımcı oldu. Bir bakıma biz de babamı örnek alıyoruz. Elimizden geldiği kadar çocuklara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Kurban bayramı dolayısıyla doğudaki çocuklara ufak hediyeler hazırlıyoruz. Doğu'da vakfın uzantısı olan bir kültür merkezi açtık. Üniversitelerle birlikte işbirliği içindeyiz. Biz de babama yakışır evlatlar olmaya çalışıyoruz.
GÜNLÜKLER KAYIP MI?
Kazım Karabekir Paşa yıllarca günlük tutmuş. 2007 yılında günlüklerin yayınlanacağını duymuştuk. Paşa'nın günlüklerinin kayıp olduğu söyleniyor. Basılmamasının nedeni günlüklerin kaybolması mı? Babam İstiklal mahkemesi'nde yargılandıktan sonraki dönemde Erenköy'deki evimizde kitap yazmayı tercih etti. Çok fazla kitap yazdı. Yazdığı eserler yakın tarihimize ışık tutacak olan eserlerdir. Biz de babamın yazdıklarını bu aralar yayınlanması için uğraşıyoruz. Yapı Kredi Yayınları'na kitapları verdik. Fakat eski yazı olduğu için çözülmesi biraz zaman aldı. Ama en kısa zamanda bitecek.
‘ÇAĞIRIN HELALLEŞECEĞİM’
Paşa, İstiklal Mahkemeleri'nde yargılandıktan sonraki dönemde Atatürk ile görüşmediği söyleniyor. Kitaplarında bu konu ile ilgili bilgiye rastladınız mı? Kurtuluş Savaşı"nın bazı paşaları ile Atatürk arasında suikast hadisesi veya başka nedenlerden birtakım problemler olmuş. Babam da bu paşalardan birisiydi. Fakat Atatürk 1936"ta Dolmabahçe Sarayı" nda tertiplenen uluslararası bir Tarih ve Dil Kongresi"ne kendisini de çağırmış ve o da davete katılmıştır. Fakat anneme söz verdiği için kongreden erken ayrılmıştır. "Atatürk Dolmabahçe"de hasta yatarken "Çağırın Kazım"ı helalleşmek istiyorum" demiş. Babama onu bildirmemişler. Hatta ablamdan duyduğuma göre "Gider miydin babacığım?" dediği zaman "Tabii giderdim. O Mustafa Kemal"di" diyor." Kitaplar dilimize kazandırıldıktan sonra bir çok soruya cevap bulacağımıza inanıyorum.
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 15:02
