Ekim ayında TRT 1 ekranlarında yayınlanacak olan Keloğlan’ın çekimleri Kastamonu’da gerçekleştirildi. Keloğlan dizisinin senaryosunu yazan ve sanat yönetmenliğini üstlenen Erdoğan Kapusuzoğlu, “Keloğlan, yabancı kültürün hegemonyasında bulunan çocuklarımıza nefes aldıracaktır.” dedi.
TRT, çektiği ‘her yaştaki çocuklara’ yönelik 13 bölümlük Keloğlan dizisi ile ekranlardan çocukların psikolojik gelişimlerini olumsuz etkileyen çizgi filmlere alternatif olacak. Son dönemlerde ‘digimon, pokemon’ gibi çizgi filmlerin çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerini dikkate alarak Keloğlan dizisinin senaryosunu yazan ve sanat yönetmenliğini üstlenen Erdoğan Kapusuzoğlu, ‘tamamen bizden’ şeklinde nitelendirdiği Keloğlan karakteri ile çocukların ‘bulanmış zihinleri’nin temizleneceğini düşünüyor. “Çocuklarımızı yıllardır yabancı kültürlerin hegemonyasında büyütüyoruz. Küçük yaşta izledikleri çizgi filmlerle zihinlerine Türk kültüründen başka her şey yerleşiyor. Silah, savaş, öldürme gibi her türlü olumsuzluğu buralardan öğreniyorlar. Oysa, Nasreddin Hocamız, Keloğlan karakterimiz tamamen bizim öz kültürümüzü yansıtıyor. Dostluk, iyilik, yardımseverlik mesajlarını ileten bu karakterlerimizi çocuklara sevdirmeliyiz.” şeklinde konuşan Kapusuzoğlu, televizyon yapımcılarının Keloğlan dizisini örnek almalarını istiyor. TRT’nin bir devlet kurumu olmanın gereklerini yerine getirerek bu diziyi çektiğini ifade eden Kapusuzoğlu, özel televizyonların da aynı konuda hassas davranmasını istiyor. Batı ülkelerinin özellikle çocuklara yönelik programlarda seçici davrandığını belirten Kapusuzoğlu, Türkiye’nin de politika olarak bunu benimsemesini, yabancı kaynaklı çizgi filmleri bir süzgeçten geçirmesini istiyor. “Kendi masal dünyamızı, folklor dünyamızı çocuklarımıza tanıtmamız gerekiyor. Kendi çocuklarımızla sınırlı kalmayıp tüm dünya çocuklarına Keloğlan gibi temizlik, iyilik temsilcisi bir karakteri tanıtmamız gerekiyor.” şeklinde düşüncelerini dile getiren Kapusuzoğlu, çocukların saldırmayan, öldürmeyen, kötülük yapmayan kahramanlara ihtiyacı olduğunu düşünüyor. Çizgi filmlerle kültür savaşlarının verildiğini ifade eden Kapusuzoğlu, yerel kültürün korunmasının gerekliliğini savunuyor. Dizinin başarı kazanacağından emin olduğunu belirten Kapusuzoğlu, sonraki çocuk yapımlarına da bir altyapı oluşturacağına inanıyor.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:30