"Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ihanet içinde"
TBMM'deki AK Parti Grup Toplantısı'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisinin 2012 yılında yüzde 2.2 oranında büyüdüğünü hatırlatarak, ''Yüzde 2.2'lik büyüme oranı beklentilerimizin altında dahi olsa, gelişmiş ülkeler ve Avrupa ülkelerine göre Türkiye başarılı bir performans sergilemiştir'' dedi.
Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Standard and Poor's'un (S&P), Türkiye'nin kredi notunu artırmasına ilişkin Erdoğan, şunları söyledi:
''Ama bu yeterli değil onu söyleyeyim. İflas eden bir ülkeyle ilgili 6 kat birden artış yaparken, Türkiye ile ilgili böyle bir artışı ortaya koymaları, ne bilimseldir ne adildir. Biz bilimsel, adil yaklaşım istiyoruz. İdeolojik yaklaşım istemiyoruz. Bunun düzeltilmesi lazım.''
Çözüm süreci
Çözüm sürecine, barış sürecine, milli birlik sürecine bir ihanet süreci denmesini anlamanın mümkün olmadığını belirten Erdoğan, ''Eğer bu ülkede bu anlamda bir ihanet varsa, bu ihanetin içerisinde olan Bahçeli'dir, Kılıçdaroğlu'dur. Çünkü hiçbir zaman 'bu işi nasıl çözelim' diye bir araya gelmeye asla yanaşmamışlardır'' dedi.
Başbakan Erdoğan, ''Çözüm süreci adını verdiğimiz bu yeni süreç, daha güçlü, daha özgür, daha demokratik, daha huzurlu bir Türkiye hedefinin ileri bir adımıdır. Kimse bunu provoke etmeye gayret etmesin. Bunu ne Kılıçdaroğlu ne Bahçeli provoke edebilir. Yeter ki milletim desteğini bizden esirgemesin'' diye konuştu.
Üniversitede okuyan gençlere seslenen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bu çatışmaların içerisinde yer alanlar bilsinler ki kendileri kazanmıyor. Tam aksine onlar bu vatana ihanet etmenin içerisindedirler. Böyle bir gayretin içerisindedirler. Ben bu genç evlatlarıma söylüyorum. Biz 1980 öncesinde bunun belalarını çok ağır ödedik. Aynı belayı siz de ödemeyin. Aynı faturayı siz de ödemeyin. Bu yanlış yollardan vazgeçin.''
Erdoğan, ''Herkes ama herkes gönlünü ferah tutsun. Hiç kimse tedirgin olmasın, yersiz endişelere kapılmasın. Çatışma kültüründen beslenen siyasi partilerin yaydığı korkulara aldanmasın. Öyle bir Türkiye yükseliyor ki bu Türkiye'de acılar bitecek ve inşallah gözyaşları dinecek'' dedi.
Başbakan Erdoğan, çözüm sürecinde kendilerine destek verenlerle yola devam edeceklerini belirterek, ''Birileri bağcıyı dövmeye gayret edecek. O dövülen bağcı bizsek, bir yere kadar sabrederiz. Ondan sonra da biz, 'Bir yanağına vur, öbür yanağına uzat', o anlayışta değiliz. Bizim bir yanağımıza vuran karşılığını bulur'' diye konuştu.
Akil insanları tespit ettik
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Akil insanları tespit ettik. Bir havuz oluşturduk. 7 ayrı coğrafi bölgeye göre planlama yaptık. Kısa süre içinde bu isimleri kamuoyuna duyuracağız. Bu heyetle büyük ihtimalle Perşembe akşamı bir araya gelerek, istişarelerimizi yapacağız''dedi.
BİZ SENİ TANIYORUZ SAYIN BAHÇELİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Sayın Bahçeli’nin bu süreçle ilgili olarak ‘bir ihanet süreci’ ifadesini aynen kendisine iade ediyorum” diyerek cevap verdi.
TBMM’de AK Parti Grup Toplantısı’ndaki konuşmasında özellikle MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi eleştiren Başbakan Erdoğan, “Onlar bu güne kadar hep bu ihanetlerle bu ülkeyi küçülttüler, hep bu ihanetlerle bu ülkedeki emperyalist yapılara maalesef altyapı oluşturdular. Bizden önce 3.5 yıl bu ülkede iktidar oldular. Bu 3.5 yıllık iktidarlarında devletin bankalarını malum şebekelere peşkeş çektiler. Faizi bir gecede yüzde 7 bin 500’lere çıkartan bu şebekeydi. Onlara yataklık yapanda intihar ve bu ülkenin maalesef adeta ihaneti içinde olan başta Sayın Bahçeliydi. Bunlar bunu yaptılar. Bütün bu adımları atarken şimdi sıkılmadan bu ülkede ciddi bir sıçramayı meydana getirelim, güven, istikrar, yatırım, üretim ortamını artıralım derken onların bu çözüm sürecine, barış sürecine, milli birlik sürecine bir ihanet süreci demelerini anlamak mümkün değil. Eğer bu ülkede bu anlamda bir ihanet varsa, bu ihanetin içinde olan Bahçeli’dir Kılıçdaroğlu’dur. Çünkü hiçbir zaman ‘bu işi nasıl çözelim’ diye asla bir araya gelmeye yanaşmadılar” diye konuştu.
Üniversitelerde karşıt gruptan öğrencilerin kavgalarına değinen Erdoğan, “İşte bakın okullar karışmaya başladı, üniversiteler karışmaya başladı. Niye? bunların iki dili var, birde görünmeyen dilleri var üç. Bu iki dil, ‘biz ülkücüleri sokağa dökmeyeceğiz.’ Bursa’da ‘vur de vuralım, öl de ölelim’ dedikleri zaman ‘onunda zamanı gelecek, onunda zamanı geldiğinde talimatı vereceğim’ diyen kim? Bahçeli’nin kendisi. Bu açıklamadan sonra şimdi Bahçeli’nin gençleri Erciyes Üniversitesi’nde ellerinde ‘vur de vuralım, öl de ölelim’ pankartları ile Muğla Üniversitesi’nde karşıt görüşlü gençlerle vuruşmaya başladılar. O karşıt görüşlü gençlerde malum, onlar da zaten bu güne kadar böyle bir zemini arayan aşırı solcular. Bunların derdi ilim değil, bunların derdi terör. Bunların milliyetçiliğinin tanımında da bu var. Zaman zaman bize de bu meydanları okumadı mı bu Bahçeli? Gördüğün zaman, böyle ikili olduğunda melek yüzlü zannedersin ama arkasında başka şeyler var. Biz seni tanıyoruz Sayın Bahçeli. Sen bizden önceki iktidarın borçlusu durumundasın. Siz bu ülkeyi bir çöküşe götürdünüz. Bu ülkeyi adeta bitiriyordunuz ama milletimiz bunun farkına vardı, sizi parlamentonun dışına attı ve bizi de getirdi tek başımıza iktidar yaptı” şeklinde konuştu.