
KILIÇDAROĞLU"KÜRT SORUNU ÇÖZÜLEBİLİR"
EBSO tarafından düzenlenen sanayici ve iş adamları ile buluşma randevusunda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu ABD merkezli başlayan ekonomik krizin kısa sürede dünyaya yayıldığını ve Türkiye'nin de bundan nasibini aldığı söyledi. Türkiye'de finans krizi değil de reel sektör krizi yaşandığını belirten Kılıçdaroğlu; " Bir kriz yaşadık ve tüm dünya bundan nasibin aldı. Ancak Türkiye dıyındaki diğer ülkelerde finans krizi vardı biz de ise reel sektör krizi var. Bülent Ecevit ve koalisyonu döneminde bu çok iyi yönetilmişti. Çıkmayan banka yasalır çıkmıştı. Eksiklikleri yok mu? Elbette var. Ama Türkiye'de kriz iyi yönetilmediği için biz de reel sektör krizi ortaya çıktı. 1 Milyon dolar Türkiye'ye sıcak para giriyor ve 56 bin dolar kar ediliyor. Hangi sanayicimiz dolar bazında aylık yüzde 5 oranında kar edebiliyor? Biz ülke olarak büyüyoruz ama işsizlik artıyor. Meclis Başkanımız geçenlerde Türkiye'nin ithalatta lojistik merkez olarak kullanıldığını söyledi. Türkiye eskiden ara ithalat yapardı. Bunun nedeni iktidardır" dedi.
"VERGİ DAİRELERİ KAPANSIN"
Kayıt dışı ekonominin sanayicinin önünde büyük bir engel teşkil ettiğini belirten Kılıçdaroğlu çözümünde kararlı ve tutarlı bir politika izlenmesi gerektiğini ancak böyle bir uygulamanın var olmadığını söyledi. Dünya savaşlarının çoğunluğunun enerji kaynakları yüzünden çıktığını belirten Kılıçradaroğlu geçen yıl 605 milyon dolar kullanılmayan doğal gaz parası ödendiğini ifade etti. Bir ülkenin gerçek anlamda demokrasi özünü benimsemesi için vergi hesabını yapması gerektiğini açıklayan Kılıçdaroğlu; " Akaryakıta yapılan zamlar konusunda vergi dairelerinin kapanmasını istedim. Enerji kaynaklarımıza sahip çıkmalıyız. Bizim iktidarlığımızda en azından asgari ücret üzerinden vergiyi yüzde 1 oranında düşüreceğiz. Yüzde 7 oranında büyüme hızını yakalamak için 3.5 milyon dolar enerji yatırımı yapılması lazım. Ayrıca Organize sanayi bölgelerine yatılı okullar yaparak buralara öğrenci alımı gerçekleştireceğiz. Öğrenciler böylelikle hem çalışacak hem de okuyacak." dedi. Türkiye'de var olan değerlerin özelleştirilme sonucunda yitirildiğini açıklayan Kılıçdaroğlu; "40 Milyar dolar değerinde özelleştirme yapıldı. Nereye gitti bu para? Birilerinin bunun hesabını sorması gerekiyor" diye konuştu.
"TÜRKİYE AB SÜRECİNDE KOLAY HAZMEDİLEBİLİR BİR ÜLKE DEĞİL"
CHP olarak iktidarın AB sürecinde hiçbir uyum yasasına karşı çıkmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu; " AB sürecinde parlamentoya gelen hangi yasayı geri çevirdik? Hepsine destek olduk. Yeter ki kanunlar AB uyum yasası çerçevesinde olsun. Ancak AB ile ilgisi olmayan yasalar karşımıza çıkarıyorlar. Biz buna müsaade edemeyiz. AB yetkililerine de Türkiye'ye uygulanan çifte standardı kabul edemeyeceğimiz söyledik. Türkiye AB sürecinde kolay hazmedilebilir bir ülke değil biliyoruz" dedi. Hükümetin ekonomik alanda yanlış politikalar izlediğini ileri süren Kılıçradaroğlu; " AF yasası parlamentoya geldi. Gecikmeli olarak çıktı. Denizli'de intihar eden sanayiciyi unutmamak lazım. Ancak sık sık af çıkartmak politikaların düzgün uygulanmadığının göstergesidir" ifadesinde bulundu.
KILIÇDAROĞLU'NDAN KÜRT SORUNU VE TÜRBAN YORUMU
Açıklamaların ardından sanayici ve iş adamlarının sorularını cevaplandıran Kılıçdaroğlu Kürt sorunu ve türbana ilişkin çözüm önerileri hakkında açıklama yaptı. Kılıçradoğlu şöyle konuştu: " Adına ne derseniz deyin. İster kürt sorunu ister güneydoğu sorunu. Bu konuda da çözüm önerisi hakkında raporu sunan biziz. Bir komisyon oluşturuldu. Çalışıyor. 30 -40 yıldır devam eden bir sorunun çalakalem çözülmesini kimse bizden beklemesin. Bölgelerdeki sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler ile yapılan işbirliği sonrasında batıdaki kanaat önderleri ile elimizdeki verileri masaya yatıracağız. Bu sorun tek boyutlu bir sorun değil. Başbakan çıkıp diyor ki; 'Asker ne istediyse verdik' Sorun çözülmüyorsa düşünmek lazım. Bunun ekonomik, siyasal, kültürel boyutları vardır. Bu sorun ancak bütüncül bir politika ile çözülebilir. ABD'de siyahlar ve beyazlar aynı mahallede oturamazken şimdi siyahi başkan ile yönetim biçim var. Onlar birleşti. Biz ise ayrıştık" dedi.Türban konusunda üniversitelerde serbestliğine karşı değiliz. Ancak devletin kamu kurumlarında belli kurallar var.İlköğretim okulları ve lise dengi okullarında buna karşıyız. Ayrıca bu sorunu nedense hep erkekler konuşuyor. Neden? Çünkü Başbakan Erdoğan türbanı siyasal malzeme yapıyor."