Köpekbalığı bacağımı kopartıp götürdü, su da çok kan vardı
Henüz 17 yaşındaydı. Çocukluğundan beri yüzdüğü sularda ağabeyi ve arkadaşlarıyla eğlenirken felaketi yaşadı. Köpek balığı saldırısı sonucu sağ bacağını kaybetti ama hayatını eskisinden de iyi bir biçimde sürdürmeyi başardı. Addison'ın köpek balığı saldırısından sağ kurtulmasını ve kısa sürede kendini toplamasını sağlayan şey neydi? İşte ilham verecek bir hikâye...
Addison Bethea, bir şeylerin bacağını çektiğini hissettiğinde, ağabeyi Rhett'in kendisine bir eşek şakası yaptığını zannetti.
Sıcak bir cumartesi öğleden sonrasıydı. Addison, Rhett ve arkadaşları deniz gözlüklerini ve şnorkellerini takmış, Florida açıklarında deniz tarağı arıyordu.
Bethea kardeşler Florida'da doğup büyüdüklerinden yüzdükleri sulara aşinaydılar. Ancak Rhett'in arkadaşlarından biri ilk kez bu kıyılarda denize giriyordu. Addison, "Onu korkutmak için köpek balıklarıyla ilgili şakalar yapıyorlardı" dedi.
Addison, sağ bacağının aşağı doğru çekildiğini hissettiğinde dört kişilik grup denize gireli 20 dakika olmuştu. Bacağını çeken şey o kadar kuvvetliydi ki genç kadın bir anda kendini suyun altında buldu. İki kardeş dakikalardır, deniz taraklarını koydukları torbayı birbirlerine atarak şakalaşıyordu. Dolayısıyla Addison'ın "Rhett yapmıştır" diye düşünmesi oldukça normaldi.
Ancak genç kız kafasını sudan çıkardığında, ağabeyinin arkasında değil önünde olduğunu gördü ve o anda başına ne geldiğini anladı: Bir anda yanında ortaya çıkan bir köpek balığı, Addison'ın sağ bacağını baldır kısmından ısırmıştı.
"ÇOK KAN VARDI"
Addison'ın aklına Rhett'ten yardım istemekten başka bir şey gelmedi. Rhett, kardeşine dönüp baktığı anda, köpek balığının Addison'a doğru bir hamle daha yaptığını ve genç kadının sağ bacağını kalçasının altından ısırdığını gördü. Hamlenin etkisiyle Addison bir kez daha suyun altında buldu kendini.
Addison ortadan kaybolunca, Rhett birkaç saniyeliğine donup kaldı. Kardeşi nereye gitmişti? Addison, "Sonra yüzeye çıktım ve olan biten her şeyi gördüm: Köpek balığının kuyruğunu, bacağımdan akan kanı. Çok kan vardı" ifadeleriyle anlattı o anları.
Şok nedeniyle olsa gerek, Addison saldırı sırasında köpek balığını görmemişti. Ama her şeyi hissetmişti. Yaşadığı şehirde bulunan akvaryumu ziyaret ettiğinde, köpek balıklarının derilerinin zımpara kâğıdı gibi pütürlü olduğunu öğrenmişti. Hissettiği tam olarak buydu. Bir de köpek balığının çok büyük olduğunu hissetmişti: "Kolumla gövdesini bile saramıyordum."
Sonradan Rhett, köpekbalığının boyunun 3 metre civarında olduğunu söyleyecekti. Muhtemelen insanlar için tehdit oluşturduğu bilinen birkaç türden biri olan ve Florida sahillerinde sık karşılaşılan bir boğa ya da kaplan köpek balığıydı.
"AVAZIM ÇIKTIĞI KADAR BAĞIRDIM VE BİRİLERİ BENİ DUYDU"
Köpek balığının "jilet kadar keskin" dişleri bacağına saplandığında, Addison acı hissetmemişti. Aksine kafası karışmıştı. Zira köpek balığı saldırısını ağır çekimde yaşıyor ya da rüyasında görüyor gibiydi. Addison, "Hani çığlık atmaya çalışırsınız da sesiniz çıkmaz ya, ben de öyle hissettim. Bu yüzden avazım çıktığı kadar bağırdım ve bu yüzden birileri beni duydu ve suyun içinde ölmedim" diye konuştu.
Rhett kardeşinin saldırıya uğradığını anlar anlamaz o tarafa doğru yüzdü ve Addison'a sarıldı. Bu sırada köpek balığı saldırmaya devam ediyordu. Addison, "Köpek balığına vurmaya tam da o zaman başladım" dedi. Daha önce pek çok köpek balığı belgeseli izlemişti ve bir saldırı anında hayvanın burnuna vurması gerektiği bilgisi aklında kalmıştı.
Bir yandan Rhett kardeşini teknelerine doğru çekiyor bir yandan da Addison köpek balığıyla mücadele etmeye çalışıyordu. Dövüşürken hayvanın solungaçlarının içine ve gözlerine ellerini sokan Addison, "Göz küresi bir tenis topu kadar vardı; çok büyük, vıcık vıcık, iğrenç bir şeydi. O sırada bile tiksindiğimi hatırlıyorum" diye konuştu.
Araya elini sokarak köpek balığının dişlerinin arasından bacağını çıkarmaya çalıştığını, bu esnada parmaklarının kesildiğini söyleyen Addison, "Köpek balığı bir an beni bıraktı ama hemen sonra geri döndü" dedi.
Köpek balıklarının insan etinin tadını sevmediği ve insanları yanlışlıkla ısırdığı yönündeki iddialara da karşı çıkan Addison, "Ömrünüz boyunca bu açıklamayı duyuyorsunuz, sonra bir tane köpekbalığı gelip sizi ısırıyor" dedi.
GEÇMEK BİLMEYEN 20 SANİYE
Geçtiğimiz Haziran ayrında yaşanan bu saldırı muhtemelen sadece 20 saniye sürdü. (Addison'a göre 20 saniye bile çok uzundu.) Tüm bu süre boyunca Rhett'in arkadaşları 1,5 metre derinliğindeki suda hemen yanlarındaydı. Addison, "Ne olup bittiğini anlayamamışlardı" dedi.
Ancak Addison'ın çığlıkları Keaton Plajı'ndaki diğer tatilcilerin dikkatini çekti. Sürat teknesi olan bir adam yardım etmek için yanlarına geldi. Rhett, Addison'ı tekneye bindirdi, adam da bacağına turnike uygulayarak Addison'ın kanamasını durdurmaya çalıştı. Addison'ın dizinin 10 santimetre üzerinden kalçasına kadar olan her şey "gitmişti".
Addison, kendisinden 6 yaş büyük olan ağabeyi Rhett'in bir itfaiyeci olarak çok zor durumlara şahit olduğunu hatırlatarak, "Bacağımın durumunu görünce şoke olmuş, donup kalmıştı" dedi. Bilinci gidip gelen Addison, teknenin ayak boşluğuna yatırıldı ve son hızla kıyıya götürüldü. O sırada teknenin telsizini kullanan Rhett, acil durum görevlilerinden kendilerini kıyıdan almak üzere bir helikopter göndermelerini talep ediyordu.
"SANIRIM ŞOKA GİRMİŞTİM"
Diğer yandan Addison gittikçe huysuzlanıyor, yattığı yerde kıpırdanıp duruyor ve soğuk su istediğini haykırıyordu. "Anlattıklarına göre Rhett'e küfrediyormuşum. Sanırım şoka girmiştim çünkü böyle bir şey yaptığımı hatırlamıyorum. Hayatım boyunca hiçbir zaman Rhett'e küfretmedim" dedi Addison.
Ancak dua etmekte olduğunu hatırladığını söyledi ve şöyle devam etti: "Saldırıya uğradığım anlarda Tanrı'ya beni korusun diye dua ediyordum. Sonra teknedeyken yine dua ettim. Bunu atlatayım ya da ben ölürsem geride kalanlar atlatabilsin diyordum. Bu bana kendimi iyi hissettirdi."
Nihayet sürat teknesi Keaton Plajı'ndaki acil durum iskelesine yanaştı. Addison önce ambulansa, 5 dakikalık bir yolculuğun ardından da kurtarma helikopterine bindirildi. Helikopterdeki mürettebat Addison'ın konuşabiliyor olmasına çok şaşırmıştı. Sağlık görevlisinin kendisine, "Aptalca bir soru olacak, farkındayım, ama canın yanıyor mu?" diye sorduğunu belirterek, "'Evet' dedim, sonrasını hatırlamıyorum" diye konuştu.