Gündem
  • 29.4.2020 15:56

Kut'ül Amare Zaferi'nin tarihteki önemi

Büyük bir zafer olarak tarihteki yerini alan Kut’ül Amare Zaferi'nin önemi merak ediliyor. Peki Kut'ül Amare Zaferi nedir? Kut'ül Amare Zaferi'nin tarihteki yeri ve önemi nedir? İşte cevabı...

Kut’ül Amare Zaferi anlamı ve önemi gündem oldu. Peki Kut'ül Amare Zaferi nedir? Kut'ül Amare Zafer'nin önemi nedir? İşte yanıtları...

Kut'ül Amare zaferi, Çanakkale'nin ardından Birinci Dünya Savaşı'nın en büyük zaferi olma niteliği taşıyor.

Halil Paşa'nın, İngiliz birliklerini 29 Nisan 1916'da teslim almasının ardından, "Tarih bu olayı yazmak için kelime bulmakta müşkülata uğrayacaktır. İşte Osmanlı sebatının İngiliz inadını kırdığı birinci zaferi Çanakkale'de, ikinci zaferi burada görüyoruz." sözleriyle duyurduğu Kut'ül Amare Zaferi, 104'ncü yılında kutlanıyor.

Kut'ül Amare Zaferi nedir?

Kut’ül Amare’de İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri ile Osmanlı kuvvetleri 1.Dünya Savaşı sırasında karşı karşıya gelmişti.

Kut’ül Amare Zaferi, Osmanlı Ordusunun Irak’ın Kut bölgesinde İngilizlere karşı kazandığı büyük bir zafer olarak tarihe geçmiştir. Öyle ki İngilizlerin, Türk tarih kitaplarından bile sildirecek kadar unutmak istediği hafızalara kazınacak bir zafer olma özelliği göstermektedir.

İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri ile Osmanlı kuvvetleri arasında geçen I. Dünya Savaşı’nın temel muharebelerinden biri olarak tanımlanmaktadır. 1. Kut Muharebesi olarak da bilinir. Dicle Nehri kıyısında Kut’ül Amare şehri yakınlarında konuşlanmış İngiliz ve müttefiklerinin kuşatılmasıyla başlayan muharebe, kasabanın Osmanlı Ordusu tarafından ele geçirilmesi ve İngiliz birliklerinin tamamının esir alınması başarasıyla sona erdi.

Tümgeneral Charles Vere Ferrers Townshend komutasındaki İngiliz 6. Poona Tümeni (Hint Tümeni) Bağdat’a ilerlemeye çalışırken 22-23 Kasım 1915’te Selman-ı Pak Muharebesi’ni (Ctesiphon) kazanamayarak geri çekildi ve 3 Aralık’ta Kut’a sığındı.

Goltz Paşa’nın Bağdat’a gelişi ve Nurettin Bey birliklerinin ilerlemesi Yeni kurulan Osmanlı 6. Ordusu’nun komutanlığına atanarak 5 Aralık’ta Bağdat’a varan Mareşal Colmar Freiherr von der Goltz Paşa’nın emriyle Irak ve Havalisi Komutanı Miralay (Albay) ‘Sakallı’ Nurettin Bey’in birlikleri 27 Aralık’ta Kut’u kuşattı.

İngilizler Kut’u kurtarmak için General Aylmer komutasındaki Tigris (Dicle) Kolordusuyla hücuma geçtiyse de 6 Ocak 1916 tarihli Şeyh Saad Muharebesi’nde 4.000 askerini kaybederek geri çekildi. Bu muharebede geri çekilme emrini veren 9. Kolordu Komutanı Miralay (Albay) ‘Sakallı’ Nurettin Bey görevinden alındı ve yerine Enver Paşa’nın kendisinden bir yaş küçük amcası olan Mirliva Halil Paşa (Kut) getirildi.

İngiliz Ordusu, 13 Ocak 1916 tarihli Vadi Muharebesi’nde 1.600, 21 Ocak Hannah Muharebesi’nde 2.700 askeri kaybederek geri püskürtüldü. İngilizler Mart başında tekrar taarruza geçti. Ancak 8 Mart 1916’da Sabis (Dujaila) mevkiinde Miralay (Albay) Ali İhsan Bey (Sabis) komutasındaki 13. Kolordu’ya hücum ettiyse de 3.500 asker kaybederek geri çekildi. Bu yenilgiden dolayı General Aylmer azledilerek yerine General Gorringe getirildi.

104. yılı kutlanan Kut’ül Amare zaferiyle ilgili destansı bir kahramanlık ortaya çıktı. Bir Osmanlı askeri, İngiliz savaş uçağını tüfeğiyle düşürmeyi başardı. Kut’ül Amare Kuşatması’nda 13 bin İngiliz asker, 13 bin general ve 418 İngiliz subayı esir alındı. İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri, 23.000 ölü ve yaralı verdi.

İngiliz tarihçisi James Morris, Kut’un kaybını “Britanya (İngiltere) askeri tarihindeki en aşağılık şartlı teslimi” olarak tanımlamıştır. Bu yenilgi İngiliz basınında ve kamuoyunda çok büyük bir infial uyandırdı. Bunun üzerine General Lake ve General Gorringe İngiliz ordusunda görevlerinden alınmış ve yerlerine General Maude getirilmiştir.

Kut’ül Amare Zaferinin askeri tarih açısından bir başka önemi de, bilinen ilk havadan ikmal denemesini İngiliz ordusunun Kut’taki birliklerini ikmal için 26 gün boyunca Dicle’deki Ora Üssü’nden 3 adet Short 184 tipi 225 beygirlik deniz uçakları ile bu kuşatma sırasında gerçekleştirmiş olmalarıdır. Ancak bu çaba yeterli olmamış ve sonucu değiştirmemiştir. Halil Paşa Kut’ül Amare zaferine istinaden Kut soyadını almıştır.

Güncellenme Tarihi : 29.4.2020 14:57

İLGİLİ HABERLER