ZAFER ÇAKMAK
ANKARA- Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Johannes Linn, Türkiye'nin son bir yıl içinde yaşadığı süreç bakımından yapısal reformların gecikmesinin şaşırtıcı olmadığını belirterek, hükümetin ekonomik ve sosyal programlara odaklanmış durumda olduğunu söyledi.
Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Linn, Dünya Bankası Ankara Temsilciliği'nde düzenlediği basın toplantısının sonunda basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir soru üzerine ülke yardım stratejisi kapsamında Türkiye'ye verilecek yardımın miktarının Dünya Bankası Yönetim Kurulu'nda karara bağlanacağını belirten Linn, ayrıntılı gözden geçirme şartıyla Türkiye'ye verilecek yardımın 4.5 milyar Dolar'a kadar çıkabileceğini ifade etti.
Yatırımcı Zirvesi'nen ne zaman toplanacağı sorusu üzerine hükümetin göreve yeni başlaması ve Irak savaşı nedeniyle zirvenin ileri bir tarihe ertelenmesi konusunda Hükümet'le birlikte bir karar aldıklarını belirten Linn, zirvenin tarihi konusunda ilgili taraflarla görüşmelerin sürdüğünü söyledi.
Kamu İhale Kanunu'nda değişiklik yapılması yönündeki çalışmalara ilişkin bir soru üzerine Linn, Hükümet'in ve Dünya Bankası'nın, yasanın uygulanmasını takip edeceğini ve bu çerçevede gerekli değişikliklerin hayata geçirileceğini belirtti. Şu anda bazı maddelerin değişmesinin gündemde olduğunu kaydeden Linn, spesifik iyileşmeler gündeme geldiğinde Dünya Bankası'nın bu konuyla ilgili görüş ve tavsiyelerinin alınacağını bildirdi.
Linn, doğrudan gelir desteğiyle ilgili bir soru üzerine Dünya Bankası'nın yapılan ödemelerden memnun olduğunu, yapacakları doğrudan gelir desteği kapsamındaki ödemelerin, Hükümet'in bu konuyla ilgili taahhütlerine uymasına bağlı olduğunu ifade etti. Dünya Bankası Başkan Yardımcısı, Hükümet'le Dünya Bankası arasında doğrudan gelir desteği kapsamında ödenmesi öngörülen rakam konusunda bir anlayış birliği bulunduğunu anlattı.
Yapısal reformların gecikmesine ilişkin bir soruya ise Linn şu karşılığı verdi: ''Türkiye'de son bir yıl içinde seçim sürecinin yaşanması, iki Hükümet değişmesi ve Irak'ta yaşanan savaş nedeniyle reform programında bazı gecikmelerin ortaya çıkması çok şaşırtıcı değil. Yaptığım görüşmelerde edindiği izlenime göre Hükümet ekonomik ve sosyal programlara odaklanmış durumda. Hükümet'in acil eylem planında yer alan ve bizim de ana hatlarıyla desteklediğimiz konular bunlar.''
Ankara'daki temasları sırasında üzerinde durulan konuların başında ekonomik yardım çerçevesinde şu ana kadar ödenmemiş olan 375 milyon Dolar ile ikinci yapısal uyum kredisinden kalan 900 milyon Dolarlık kısmın nasıl ödeneceği konularının bulundouğunu belirten Linn, Hükümet'in öngörülen yapısal reformlarda kaydedeceği ilerlemelerin, Türkiye'ye verilecek krediler için kriter olacağını vurguladı.
Linn, Hükümet'in hangi alanlarda hızlı hareket etmesi gerektiği yönündeki soruya, ''Üçüncü yapısal uyum kredisi için süren çalışmaların kapsamında bankacılık sektörü reformu, BDDK'nın bağımsızlığı, Vakıfbank, Halkbank ve Ziraat Bankası'nın özelleştirilmesi, doğrudan gelir desteği sistemi, Kamu İhale Kanunu'nun hayata geçirilmesi ve uygulanması ve TBMM'den geçmesi beklenen sosyal güvenlik sektörüyle ilgili bazı yasalar var'' karşılığını verdi. Elektrik sektörüyle ilgili gündemde bulunan üretim ve dağıtım şirketlerinin özelleştirme kapsamına alınması konusunun netleştirilmesi ve Türk Telekom ile ilgili bir planın hazırlanması gerektiğini dile getiren Linn, bu alanlarda önümüzdeki haftalarda hükümetle yoğun bir görüşme trafiği içine girerek ilerleme sağlamayı umduklarını söyledi.
Vakıfbank ve Ziraat Bankası'nın birleştirilerek özelleştirilmesi yönündeki çalışmaların hatırlatılması üzerine Linn, esas olanın banka yönetiminin ilkelere bağlı olarak şekillenmesi ve özelleştirme sürecinin bu bağlamda devam etmesi olduğunu kaydetti. Vakıfbank'ın özelleştirilmesiyle ilgili çeşitli alternatiflerin tartışıldığını hatırlatan Linn, bu konuyla ilgili görüş alışverişinin bundan sonraki günlerde de süreceğini ifade etti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:04