Mahmud Abbas: Ya zafer ya şehadet Gazze'ye gideceğim
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, TBMM’de Genel Kurul’a hitabında, "Önümüzde hiçbir çözüm yolu kalmadı, bu nedenle de ben ve tüm Filistin yönetimi üyeleri Gazze'ye gitme kararı aldık, bunu yaparız" dedi.
Ankara tarihi güne ev sahipliği yapıyor...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Türkiye'ye gelen Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ı Beştepe'de ağırladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile dün Beştepe'de görüşen Filistin lideri Mahmud Abbas, TBMM Genel Kurulu'ndaki Filistin özel oturumunda konuştu.
HENİYYE'NİN FOTOĞRAFI YER ALDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın locadan izlediği Genel Kurul'da AK Parti Grup sıralarında İran'ın başkenti Tahran'da suikasta uğrayan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin fotoğrafı yer aldı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un açılış konuşmasıyla başlayan toplantıyı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ile Tulay Hatımoğlulları Oruç, İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, bazı ülkelerin büyükelçileri, Sayıştay Başkanı Metin Yener, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da izledi.
AYAKTA ALKIŞLANDI
Filistin Devlet Başkanı Abbas'ın TBMM Genel Kurulunda 46 dakika süren konuşması, Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekilleri ve davetliler tarafından ayakta alkışlandı.
"TÜRKİYE'NİN DURUŞUNU TAKDİR EDİYORUZ"
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Genel Kurul’a hitabında, "Dimdik durmaya devam edeceğiz ve topraklarımızdan ayrılmayacağız. Halkımız ne olursa olsun oradaki gaspçıları defedecektir. Filistin'in birliği için çalışıyoruz, zaferin en doğru yolu da birliğimizden geçiyor. İşgalci yok olmaya mahkumdur. Filistin özgür olacak. Türkiye başta olmak üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bize destek verenlere teşekkür ediyoruz" dedi.
Abbas, "" diye konuştu.
“GAZZE'YE GİTME KARARI ALDIM”
Filistin Devlet Başkanı Abbas, "Önümüzde hiçbir çözüm yolu kalmadı, bu nedenle de ben ve tüm Filistin yönetimi üyeleri Gazze'ye gitme kararı aldık, bunu yaparız. Bizim hayatımız Gazze Şeridi'ndeki hiçbir çocuğun hayatından daha değerli değildir." dedi.
"BÜTÜN GÜCÜMLE BUNU GERÇEKLEŞTİRECEĞİM"
Mahmud Abbas ayakta alkışlanan açıklamalarında şunları söyledi:
Gazze tümüyle bizimdir. batı Şeria ve Kudüs gibi onlar da bizimdir. biz topraklarımızı bir karşı dahi olsa parçalayan çözüme eyvallah demiyoruz. Bundan dolayı burada sizlerin huzurunuzda bir şeyi duyurmak istiyorum; önümüzde bir çözüm kalmadı. Ben, Filistin liderliğindeki kardeşlerimle Gazze'ye gitme kararı aldım, bunu yapacağım. Bütün gücümle bunu gerçekleştireceğim. Bunun bedeli hayatımız da olsa benim hayatım Gazze'deki bir çocuğun hayatından daha değerli değildir.
“YA ZAFER YA ŞEHADET”
Bizler İslam'ın hükmünü uyguluyoruz: Ya zafer ya şehadet... Burada bu makamda uluslararası bir platformda konuşuyorum. Bütün Arap ve İslam liderlerini, BM yetkililerini bu insani görevi birlikte yerine getirmeye çağırıyorum. Amaç barış işe bunu yapalım diyoruz. Güvenlik kuruluna da çağrıda bulunuyorum; uygulanmayan 80 kararı veren kurula sesleniyorum: Bizler Gazze'den sonra Kudüs-ü Şerif'e yöneleceğimizi söylemek istiyorum. Ebedi başkentimize gideceğim.
"BU BELANIN SON BULACAĞINA İNANMAKTAYIZ"
Filistin halkının özgürlük mücadelesini ve İsrail'in soykırımını tüm dünyaya Meclis kürsüsünden anlatan Abbas, şu ifadeleri kullandı:
Türkiye başkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Kurtulmuş, saygıdeğer vekiller, kıymetli misafirler, Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. Mübarek Filistin'den, Kudüs'ten geliyorum. Sizlere büyük acıyı yaşayan halkımın mesajı ile geldim. 48'den bu yana felaketi yaşayan halkımın mesajı ile geliyorum. halkım adaletten yoksun olarak milli haklarına sarılarak işgalci İsrail'e karşı mücadele yürütmekte. Allah'ın bu mücadelemizi zaferle taçlandıracağına ve bu belanın son bulacağına inanmaktayız. On binlerce şehidimize rahmetle söze başlamak istiyorum. İsrail saldırıları ve soykırımı nedeni ile Filistin'de şehit olanları anarak başlamak istiyorum. Bunların sonuncusu da Haniye'ye karşı işlenen suç olmuştur. Ve sizleri çok değerli kardeşlerim, Haniye'nin ve Şehitlerin ruhuna Fatiha okumaya davet ediyorum.
“TÜRK HALKINA TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Tüm vekilleri, halkımızın davasını savunduğu için selamlıyorum. Bu konu ilginizin odağında yer almaktadır. Filistin'e karşı işlenen savaş suçlarına ve soykırıma karşı Filistin'in yanında yer almaktasınız. Allah aşkına soruyorum, her gün İsrail işgal devletinin Gazze'de yerde bulunan, özellikle yüzden fazla şehidin verildiği okul da dahil olmak üzere sığınma kamplarına yaptığı katliama nasıl olur da uluslararası toplum sessiz kalıyor. Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin öncülüğünü takdirle karşılıyor kendisini kutluyoruz. İğrenç suçları kınayan Türkiye'nin tüm partilerini kutluyorum. Samimi duyguları ile Filistin halkını destekleyen kardeş Türk halkına teşekkür ediyorum.
“HALKIMIZ ORADAKİ İŞGALCİLERİ DEFEDECEKTİR”
Türkiye'nin Lahey'deki davaya müdahil olmasını kutluyorum. aynı şekilde İsrail ile ticareti durdurması, 10 milyar dolarlık ticareti Filistin halkına destek için durdurdu. Filistin davası Türkiye'de ana mesele haline gelmiştir bu da Türk halkının ahlakının göstergesidir. Sayın Cumhurbaşkanı, hanım efendiler beyefendiler Gazze'deki soykırımın amacı vatan topraklarımızdan Filistin varlığını söküp atmak ve halkımızı tehcir ettirmektir. Aynı trajediyi tekrar ettirmek istiyorlar ama bu olmayacaktır. Ne kadar uğraşırsa uğraşsınlar bu gerçekleşmeyecek. Halkımız kutsal toprağına bağlıdır ve oradaki işgalcileri defedecektir.
“BUNLAR ŞÜPHESİZ HESABA ÇEKİLECEK”
40 bin Filistinli kadın çocuk şehit edildi. 10 bin kayıp var. buna rağmen bizler dik durmaya devam edeceğiz. Bu bağlamda Mısır ve Ürdün'ün tutumunu takdir ile karşılıyoruz. bu tutumlar bizimle örtüşmekte. Tüm platformlarda da destekliyoruz. Geçmişte de söyledik, Gazze Filistin devletinin ayrılmaz asli bir parçasıdır. Gazze'de bir başka devlet kurulamaz. Gazze'siz bir Filistin devleti de olamaz. halkımız kırılmayacak ve teslim olmayacak. Biz Gazze'nin tekrar imarını gerçekleştireceğiz. Yüzde 70'inden fazlası yıkılsa da yapacağız. Ümmetin desteği ile başkenti doğu Kudüs olan devletimizi yapacağız. Bu ne pahasına olursa olsun. Ne kadar zaman alırsa alsın yapacağız. Katiller savaş suçlarından dolayı kurtulamayacak. Bu suçlar da böyle zaman aşımı ile düşmez. Bunlar şüphesiz hesaba çekilecek. Uluslararası kuruluşlarla devam edeceğiz.
“KUDÜS BİZLERE DİNİN VE TARİHİN EMANETİDİR”
BM Güvenlik Konseyi ile çalışmaya da devam edeceğiz. Halkımız destansı direnişi ile haklarını savunmakla kalmıyor bölgeye egemen olmak isteyen yayılmacı ve aç gözlü Siyonist harekete karşı Arapları savunmak adına ön saflarda yer almakta. Onlara müsaade etmeyeceğiz. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki sizlerin de kalbinde özel yere sahip. Bu konuda ödün vermemiz söz konusu değil. Kudüs'ün Türk halkının kalbindeki konumu biliyoruz. Kudüs ilk kıblemiz, Mescidi Aksa ilk kıblemiz. Sizin ve bizim için kırmızı çizgidir Kudüs. Filistin'in biz zerresini gözden çıkaran ne bizden ne de sizdendir. Burası bizlere dinin ve tarihin emanetidir.
“TÜRKİYE, GAZZE'YE ON BİNLERCE TON YARDIM GÖNDERDİ”
Bugün Yahudiler, ABD'deki Yahudiler, yüzde 40'ı İsrail'i suçlu görmektedir. İnsanlık düşmanlığa karşı dik duruş gösteriyor. Böyle bir durumda İsrail'in yaptığı işkencelere karşı, aç bırakma politikalarına kaşı uluslararası kuruluşlar sessiz kalamaz. Bir an önce durdurulmaları için reaksiyon göstermeliler. 10 bin kadın ve erkek İsrail'de tutsak tutulmakta. Bizler ülkemizin birliği için samimi şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Kendi aramızdaki görüşmeler devam ediyor. Uzlaşıyı ne kadar hızlı tesis edersek zafere de o kadar hızlı ulaşırız. Zafere ulaşmanın en güçlü yolu ulusal birliktir. Dostlarımıza teşekkür etmek istiyoruz, bu erdemli sonuca ulaşmak için. Bizler ulusal uzlaşıyı gerçekleştirmedikçe kafamızın rahat etmesi mümkün değil. Ne kadar güzel parlamento başkanı ve farklı partilerden yardımcısı var. Türkiye'ye teşekkür ediyorum, Gazze'ye on binlerce ton yardım gönderdi.
“FİLİSTİN HALKI EVSIZ YURTSUZ BIRAKILMIŞTIR”
Türkiye hastanelerinde Filistinlileri kabul etti. Her alanda varlık göstererek Filistin'in hakkını savundular. Dezenformasyona karşı durdular. Özellikle Netanyahu'nun kongredeki yalanı ne ilk olacak ne son olacak. Vicdan sahibi tüm dostlarıma teşekkür ediyorum tekrar. İsrail'in yalanlarına aklı başında olan kimse inanmaz. BM'nin ilgili kuruluşları, son olarak İsrail'i suçlu bulmuştur ve 150 binden fazla şehidin verildiği saldırılardan dolayı İsrail'i suçlu bulmuştur. Filistin halkı evsiz yurtsuz bırakılmıştır. Buna rağmen ABD, veto hakkını kullanmıştır. Tam 3 kez. İsrail'in düşmanca saldırılarına tüm dünyanın dur dediği yerde ABD rahatça veto hakkını kullanıyor. Karşılığında 14 ülke savaş dursun diyor.
“KUDÜS-Ü ŞERİF FİLİSTİN'İN EBEDİ BAŞKENTİDİR”
İsrail Gazze şeridini Filistin kurtuluş örgütünden uzaklaştırmaya çalışıyor. Kudüs-ü Şerif Filistin'in ebedi başkentidir. Filistin halkının tüm kesimleriyle İsrail'in işgalinin bir karış toprakta dahi Gazze'de varlık göstermesini kabul edemez. bizim önceliğimiz bugün İsrail saldırganlığının hangi yöntemle olursa olsun durdurulması, İsrail'in topraklarımızdan uzaklaştırılması. Ve yine 48 ve 67'deki Filistinlilerin topraklarından edilmesine karşıyız. İşgal güçlerinin faaliyetlerinin durdurulması gerek. 80 tane karar var şimdiye kadar alınan ama ABD'nin tutumundan dolayı 1 tanesi bile uygulanamadı. Askeri yöntemler sonuç getirmeyecektir. Filistin'in meşru hakkına dayalı yöntemler barışı getirebilir. İsrail'in kısmi çözümlere yönelmesi doğru değildir.
“BU BİZİM HAKKIMIZ”
Bizler, gece gündüz Filistin'in daha fazla tanınması için çalışıyoruz. 149 devlet bizi tanıdı. Onları ise 50 devlet tanıdı. Biz bunu devam ettireceğiz. En sonuncusu Ermenistan'dı. Bu tür tanımaların devam etmesi için çalışmaya devam edeceğiz. BM'de tam üyeliği elde etmek istiyoruz. 14 milyon nüfusa sahibiz biz. 2012 yılında bizler gözlemci üye sıfatını Genel Kurul'da çıkarmayı başardık. O sırada bile ABD, bunu gerçekleştirmemek için elinden geleni yapmıştı ama başarısız olmuştu. Bizler 120'den fazla anlaşmaya taraf olmayı başardık. Diğerlerine de katılacağız, bu bizim hakkımız. Bizler barışçıl halk hareketinden geliyoruz. İşgal bitene kadar yolumuza devam edeceğiz. Uluslararası Divan'a gitmek için 2 yıl çalıştık ve Genel Kurul'un kararını elde edebildik. bu karar ile İsrail'in Filisin halkının hakkını ihlal etmesi, işgali, Kudüs'ün kimliğinin değiştirilmesi, ırkçılık ve İsrail'in diğer uygulamaları, suçlarının hukuki karşılığı soruldu.
“NE OLURSA OLSUN İŞGAL SONA ERECEKTİR”
15 yargıçlı bir mahkeme. Bu mahkeme İsrail'den 8 maddelik tavsiyeyi yerine getirmesini istemiştir. Farklı platformlarda çalışmaya devam etmeliyiz. Artık dünya adaletin, zulmün ne anlama geldiğini anlıyor. İnşallah bizler ABD'yi, Filistin'i tanımaya mecbur bırakana kadar devam edeceğiz. Bağımsızlık ve özgürlüğümüzü er ya da geç gerçekleştireceğiz. Ne olursa olsun işgal sona erecektir, Filistin özgür kalacaktır. Ebediyet masum şehitlerimizindir. Hep birlikte hürriyete, büyük Kudüs'e doğru. Yaşasın Filistin Türkiye kardeşliği. teşekkürler Türkiye teşekkürler kardeş halkı teşekkürler sayın cumhurbaşkanı. Sayın Erdoğan bizlere destek verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Allah'ın selamı üzerinize olsun.
Güncellenme Tarihi : 15.8.2024 21:08