Gündem
  • 28.7.2005 10:53

MEHMET DALMAZ OĞLUNU EVLATLIKTAN REDDEDİYOR

İSTANBUL 2’nci Aile Mahkemesi’nde boşanma davaları süren Mehmet Dalmaz, Hürriyet’in Kelebek ekinde 15 Temmuz’da, ‘Asker kaçağı oğul ayırdı’ başlığıyla yayınlanan haber üzerine yeni açıklamalar yaptı. Eşi ve iki çocuğuyla birlikte yaşadığı Maya Residence’in üçüncü katındaki evinden 13 ay önce ayrıldığını ve bir daha da eşi ve oğluyla görüşmediğini söyleyen Mehmet Dalmaz, ‘Onlar beni arayıp görüşmek istiyorlar, ancak kabul etmiyorum. Sadece kızım Duygu’yla görüşüyorum. Çünkü o daha vefalı. Ona verdiğim emekleri ve akıttığım paraları boşa çıkarmadı’ dedi. Ne oğlu Tutku’nun, ne de okumaması ve çalışmaması için ona destek veren eşi Gülay Dalmaz’ın bugüne kadar tek kuruş para kazanmadıklarını söyleyen Mehmet Dalmaz, ‘Onlara çok kırıldım ancak benim yerime onlar bana dava açıyor. Eşim mahkemeden 10 bin dolar nafaka istemişti ama sadece beş bin dolar alabildi. İstedikleri parayı alamayınca da kıyamet koptu. Olmadık iftiralar attılar. Neymiş, eşimi Etiler’deki bir kafede herkesin içinde dövmüşüm ve onu tabancayla tehdit etmişim. Herkes gidip sorabilir o mekánda böyle bir şey olmadı’ diye konuştu. Tutku’nun Mart ayından beri asker kaçağı olduğunu söyleyen Mehmet Dalmaz, oğlu için yaptıklarını şöyle sıralıyor: ‘Oğluma üç yıl önce dubleks bir ev aldım. Bir de adına kooperatif kurdum. Yurtdışında okumaya gönderdim. Ama sekiz yıl boyunca o şehir senin bu şehir benim üniversite değiştirdi ve okumadı. Neredeyse her ay otomobil değiştiriyor. Geçen yıl bir grafik ajansı kurdum. Hemen ertesi ay batırarak, beni 50 bin dolar zarara uğrattı. Akmerkez’de bir mağaza açalım dedim, ‘ben bu kadar küçük işler yapmam’ dedi.’ Üzüntüden şeker hastası olduğunu ve açık kalp ameliyatı geçirdiğini belirten Mehmet Dalmaz, kesinlikle Tutku’yu evlatlıktan reddedip milyon dolarlık mirasından mahrum bırakacağını söyledi. Altın kafesteki kuş gibiydim Avukatı Deniz Oral vasıtasıyla mahkemeye altı sayfalık dilekçe veren Gülay Dalmaz, şu iddialarda bulunmuştu: ‘Alkol kullanıp bana şiddet uyguluyordu. Bir keresinde Akmerkez’deki bir kafede, herkesin gözü önünde beni tartakladı ve ölümle tehdit etti. Özel yaşamıma ilişkin kısıtlamalarda bulundu. Emrinde olan onlarca çalışanı aracılığıyla her yaptığımı denetim altında tutmaya çalışarak, adeta altın kafes içinde tutsak etmiştir.’ (HÜRRİYET) Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:41

İLGİLİ HABERLER