Sağlık
  • 22.6.2012 16:01

Mısır şurubuyla yapılan gıdalar bağımlılık yapıyor!

Mısır şurubu şerbetinin yanında; soya, suni tatlandırıcılar ve Çin tuzları da kalp için zararlı maddeler arasında yer alıyor. Bunun için dışarıda hazır satılan tatlılar değil, evde şeker pancarından üretilen çay şekeri ile yapılan tatlılar tercih edilmeli.

Memorial Şişli Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, kalp sağlığını tehdit eden beslenme şekilleri hakkında bilgi verdi.

Mısır şurubundan elde edilen şeker, kalp ve damar sağlığını önemli ölçüde tehdit eden bir besin maddesidir. Dışarıda yapılan hamur işi tatlıların büyük bir kısmı bu şeker türü ile üretilmektedir. Mısır şurubu; ticari açıdan daha ağır kıvamlı olduğu ve daha fazla tatlandırıcı özelliği bulunduğu için tercih edilmektedir. Kalp hastası olanların ve olmayanların dikkat etmesi gereken en önemli nokta, dışarıdan ticari olarak tatlandırılmış hamur işi tatlıları kesinlikle tüketmemeleridir. Eğer dışarıdan tatlı alınıyorsa, mısır şurubu kullanılıp kullanılmadığı mutlaka sorulmalıdır.

ABD'de yüzde 2.5 bizde 30!

Mısır şurubu için Amerika'da kullanılan kota % 2.5 -3'ken, Türkiye'de bu oran % 30'a çıkarılmıştır. Evde yapılan tatlıların mümkünse pancar şekeri kullanılarak yapılması gerekir.

Açlık duygusunu körüklüyor

Şeker pancarından elde edilen çay şekeri (sakaroz) bir molekül glukoz ve bir molekül früktozdan oluşur (glukoz/froktoz oranı yarı yarıya yani %50 / %50'dir). Mısır şurubunda bu oran fruktoz lehine artarak %80'i bulur. Fruktoz glukoza göre daha kuvvetli bir tatlandırıcıdır. Ancak emilerek karaciğere gelen fruktoz metabolize edilmek için insüline gerek duymaz ve çok azı kullanılan fruktoz hızla trigliseride dönüşerek depo yağ haline gelir. Fazla fruktoz kullanılan hayvan modellerinde obezite, diyabet, kan yağları yüksekliği, karaciğer yağlanması, yüksek tansiyon ve koroner kalp hastalıkları görülmüştür.

Obezite salgınını nedeni

Son 30 yılda şeker pancarından elde edilen şeker yerine mısır şurubu şerbeti kullanılması, obezite ve buna bağlı olan hastalıkların salgın şeklinde ortaya çıkmasına neden olmuştur. Obezite sonucu oluşan insülin direnci nedeni ile serbest kalan ve kullanılmayan insülin kan yağlarını şekere çevirip kullanmak yerine kan şekerine düşürerek reaktif hipoglisemi ve açlık duygusuna neden olmakta ve sürekli yemek yiyen ve doymayan şişmanlar yaratmaktadır

Çin tuzları iştah artırarak şişmanlatıyor!

Çin lokantalarında lezzet ve iştahı arttırmak için kullanılan Mono Sodyum Glutamat (MSG) adlı tuzun özel bir tadı ve kukusu yoktur. Tatlı, tuzlu, ekşi her türlü gıdaya ilave edilmekte, iştah ve doyma merkezi etkilenerek yenilen maddeden daha çok yenmesi sağlanmaktadır. Hazır köfte, et suyu tabletleri, cipsler, hazır çorbalar, bisküvi, kraker, salsam, sosis, sucuk gibi sayılamayacak kadar çok yiyeceğin içine konulmaktadır.

Alzheimer'a da sebep oluyor

Yüzde ve boyunda yanma, gerilme ve karıncalanma, baş ağrısı, bulantı, çarpıntı uyuklama, halsizlik gibi masum belirtiler yanında obezite yüksek tansiyon nedeni olarak kalp sağlığını tehdit etmektedir. Hemen her yiyecekte bulunduğu için "azı karar çoğu zarar" düz mantığı geçerli değildir.

Gün içinde üst üste alınan MSG miktarının toplamını kontrol etmek mümkün değildir. MSG kalp sağlığı dışında da birçok hastalığa da (Alzheimer, parkinson, epilepsi, görme bozukluklarına neden olmaktadır.

Mısır şurubu koladan gofrete tüm hazır yiyeceklerde şuursuzca kullanılıyor

Hazır satın alınan; bisküvi, kolalı içecekler, şekerlemeler, çikolata, gofret, ucuz hamur işi tatlılar, hazır pasta ve keklerde şuursuzca mısır şurubu şerbeti kullanılmakta ve bilgi olarak sadece "Nişasta Bazlı Sıvı Şeker" ifadesinin baş harfleri, "NBSŞ" hatta sadece "NBŞ" ibaresi bulunmaktadır.

Hazır yiyeceklerdeki aspartam bağımlılık yapıyor

Kimyasal tatlandırıcılardan aspartam ve sakarin market raflarında bulunan birçok yiyecekte (diyet kola, meyve suları, hamur işi tatlılar, şekerlemeler, dondurma, reçel, jöle, marmelat, reçel, helva, sütlü tatlılar vb) kullanılmaktadır. Dünyada yaklaşık 6000 hazır yiyeceğin içinde aspartam bulunmaktadır. Yaklaşık 4000 hazır yiyecekte de diğer tatlandırıcılar (asesülfam K, sakarin,  sükraloz, tautamin vb) kullanılmaktadır. Sadece ilaç sektöründe kullanılmak için hazırlanan aspartamın bugün  %95'i gıda sektöründe kullanılmaktadır. Aspartam şekerden 200 kat daha fazla tat vermektedir. Diğer tatlandırıcılarda bu 300, 600, 2500 kat olabilmektedir.

Aspartamlı yiyecekler hipoglisemiyi tetikliyor

Vücuda alınan aspartam insülin salgılatmasına rağmen kanda bulunan insülin muhatap olacak şeker bulamadığı için hipoglisemi oluşmakta ve meydana gelen açlık duygusu daha çok yemek yemeye neden olmaktadır. Garip bir şekilde zayıflamak için yola çıkılan bir kimyasal, farkında olmadan daha çok yedirerek şişmanlamaya neden olmaktadır.

Çocuklar ev yemeği yedirin

Evde yapılan her türlü yiyecek, sokaktaki ürünlerden çok farklıdır. Evde yapılan patates kızartması bir ya da iki kez aynı yağda kızartıldığı halde dışarıda bu sayı 10'a kadar çıkabilmektedir. Evde yapılan tatlıların ki, bunlar yalnızca sütlü tatlılar değil, şerbetli hamur tatlıları da olabilir, dışarıda yapılanlara göre çok daha sağlıklıdır. Çünkü evdeki tatlılar pancar şekeri, sokaktaki ürünler ise kalp ve damar sağlığı için son derece tehlikeli olan mısır şurubu şerbeti ile yapılmaktadır. Evdeki pizza ile restoranda yenen pizza arasında da sağlık yönünden çok farklar var. Dışarıda sağlık yönünden tehdit oluşturan en önemli yiyeceklerden biri de köfte. Evdeki köfte et ve biraz da ekmekle yapıldığı halde dışarıda % 40'ı soyadan oluşan köfteler tüketilmektedir. Bu nedenle annelerin özellikle çocukları için hangi yiyecekleri pişirirse pişirsin, evde yapmalarını öneriyoruz.

Hazırlayan: Serda KIVILCIM/ BUGÜN GAZETESİ
 

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 17:11

İLGİLİ HABERLER