Gündem
  • 9.7.2010 14:01

OBAMA'DAN TÜRKİYE UYARISI!

ABD Savunma Bakanı Robert Gates'ten sonra Obama da, Türkiye ile üyelik müzakerelerinde ayak sürüyen Avrupa Birliği'ni eleştirdi.

ABD Başkanı Barack Obama, Corriere Della Sera’nın “Türkiye AB’ye tam üye olmalı” başlığıyla manşetten verdiği röportajda Batı’nın Türkiye’yi kaybetme riskinden bahsederek, Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi tam üye olarak almak konusundaki isteksizliğinin Türk halkını “başka yerlere bakmaya” itebileceği uyarısını yaptı

ABD Başkanı Barack Obama, İtalya’nın saygın gazetesi Corriere Della Sera’ya geniş bir röportaj verdi. Gazetenin Washington Temsilcisi Paolo Valentino imzasıyla manşetten verilen röportaj için Obama’nın “Türkiye, AB’ye tam üye olmalı” sözleri kullanıldı. Söyleşinin geniş bir bölümü ABD Başkanı’nın Türkiye’nin son dönemdeki politikası konusundaki görüşlerine ayrıldı. İtalyan gazeteci Obama’ya “Batı Türkiye’yi kaybediyor”, “Türkiye yüzünü doğuya dönüyor” şeklindeki tartışmaları da hatırlatarak, “Türkiye’yi Batı’ya bağlamak için ne yapmak gerekir?” diye sordu. Obama, geçtiğimiz ay “Avrupa’nın Türkiye ile bağı güçlendirmede çekingen davranması Ankara’yı Doğu’ya itti” açıklamasını yapan ABD Savunma Bakanı Robert Gates’e benzer bir yanıt verdi ve Türkiye’nin doğuya yönelmesinden Avrupa ülkelerini sorumlu tuttu. İşte röportajın Türkiye bölümünün tamamı ve Obama’nın açıklamaları:

Eksen kaymasını sordular

İran’a yaptırım konusunda BM’de “Hayır” oyu kullanması ve İsrail ile ilişkilerde yaşadığı gerilim gibi dış siyasi gelişmelerin ABD ve Avrupa’da endişe yarattığı Türkiye’yi konuşmak istiyorum. “Türkiye’yi kaybetmekten” bile söz edildi. AB’nin Ankara için tam üyelik vermeyi reddetmesi ya da bu konudaki isteksizliğinin etkisi var mı? ABD ve Avrupa, Türkiye’yi daha Batı yanlısı bir duruşa bağlamak için ne yapabilir?

Türkiye Batı ve Doğu’nun birleştiği yerde yer alan büyük stratejik öneme sahip bir ülke. Türkiye bir NATO müttefiki ve ekonomisi hızla büyüyor. Halkın çoğunluğu Müslüman olmakla birlikte demokratik bir ülke oluşu, Türkiye’yi bölgedeki diğer İslam ülkeleri için bir model haline getiriyor. Bu nedenle Ankara ile ilişkileri geliştirmeyi önemli buluyoruz. Ve yine aynı sebepten her ne kadar bizler AB üyesi olmasak da, öteden beri Türkiye’yi AB’ye kabul etmenin akıllıca olacağını savunduk.

İran konusu talihsizlik

Bunun Avrupa’da güçlü tepkilere yol açtığının farkındayım, süreçteki yavaşlamanın ya da Avrupa’daki isteksizliğin Türkiye’de yakın geçmişte gözlenen kimi yönelim değişikliklerinin kökenindeki baş faktör olduğunu da düşünmüyorum. Gördüğümüz şey, Türkiye’nin içindeki demokratik bir çatışma. Ancak bu, kaçınılmaz bir şekilde Türk halkının Avrupa’ya bakışını etkileyecek. Eğer kendilerini Avrupa ailesinin bir parçası gibi hissetmezlerse, o zaman elbette ki işbirliği ve dostluğu başka yerlerde arayacaklardır.

Nükleer konu üzerinde İran’la bir anlaşma için arabuluculuk yapma teşebbüsü gibi, bazı şeyler talihsizdi. Bunların arkasındaki motivasyonun, Türkiye’nin İran’la uzun bir sınıra sahip olması ve bölgede hiçbir çatışma istememesi olduğuna inanıyorum. Ayrıca kendisini yükselen güç olarak gören Brezilya ile birlikte bir güç gösterisi amaçlanmış da olabilir.

Yapabileceğimiz, bağı sürdürmek ve büyük Müslüman demokrasi olan Türkiye’nin özel doğasına karşı korkuyla hareket etmek yerine saygı göstererek Batı’yla entegrasyonun yararlarını ortaya koymaktır. Evrensel haklara ve devletin laikliğine saygı gösteren bir İslam’ı temsil etmeyi başarırlarsa ve İslam dünyasında pozitif bir etkiye sahip olabilirlerse, bu bizim için potansiyel olarak çok iyi olur.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 05:59

İLGİLİ HABERLER