ANKARA Esenboğa Havalimanı içindeki TASİŞ deposunu Amerikan filmlerindeki gibi bir yöntemle soyan silahlı ve telsizli iki soyguncunun, özel timci polisler olabileceği gündeme geldi. 4 bin 500 özel harekat polisinin dosyası incelenmeye başlandı.
Kendilerini 'polis' olarak tanıtarak TASİŞ'in kaçak eşya deposunu soyan silahlı iki zanlının robot resimleri de çizildi. Depo bekçisi ile havalimanı girişinde görev yapan polis memuruna, başta özel harekatçı polisler olmak üzere Ankara Emniyeti'nde görev yapan 15 bine yakın polisin fotoğrafları tek tek gösterilerek teşhis yaptırılmaya çalışılıyor.
Bekçinin ağzına pinpon topu
Film gibi soygun, 14 Ocak akşamı saat 21:30 sıralarında Esenboğa Havalimanı içindeki TASİŞ'e ait kaçak eşya deposunda yaşanmıştı. Üzerinde polis araçlarının kullandığı 'tepe' lambası olan lacivert renkli Ford Focus marka araba, havalimanına girdi. Kapıda görevli polis, tepe lambasından şüphelenerek içinde iki kişi bulunan bu aracı çevirdi. Araçta bulunan iki kişi, 'Özel Harekat Daire Başkan Yardımcımız geliyor, onu karşılamaya geldik' diyerek, görevli polis olduklarını söyleyip, kimlik gösterdiler. Doğruca gümrüklü saha içindeki TASİŞ'e ait kaçak mallar deposuna gittiler. Kendilerini polis olarak tanıtan silahlı iki kişi, 'Bir ihbar var' diyerek, kilitli kapıyı bekçiye açtırıp, içeri girdi. Depo bekçisi Erhan Çil'e silah çeken soyguncular, ellerini arkadan kelepçeleyip, yardım çağıramasın diye de ağzına pinpon topu soktular.
Bir valiz arabaya sığmadı
Silahlı iki soyguncu, 11 Temmuz 2002 tarihinde Uzakdoğu'dan getirilen iki işadamına ait 3 bin 300 cep telefonunun bulunduğu bölüme gitti. 7 valiz dolusu cep telefonunu güvenlik kameralarının kaydetmediği noktaya park ettikleri araçlarına yüklediler. Ancak, yer olmadığı için bir valizi kapı girişinde bırakmak zorunda kaldılar. Uyanık soyguncular, ileride 'iz' bırakmamak için çaldıkları 2 bin 631 adet cep telefonunun e-mail numaralarını da almayı ihmal etmedi.
Bekçiye ne dediler?
30-35 yaşlarında 1.80 boylarında ve sarı saçlı olan silahlı soyguncu, soygun sonrası bekçiye, '2 saat hareket etme. Tüm hareketlerini telsizden takip edeceğiz. 2 saat sonra polise git (Beni silahlı iki kişi gasp etti. Biri 1.80 boylarında sarı saçlıydı) dersin' deyip gittiler. 1 saat 10 dakika süren soygun sonrası, piyasa değeri 500 milyar lira olan 6 valiz dolusu 2 bin 631 cep telefonunu çalarak kaçtılar. Bekçinin 3 saat sonra kurtulmayı başarması üzerine soygun ortaya çıktı.
MİT'çi süsü de vermişler
Soygundan yaklaşık 1 ay önce yine akşam saatlerinde TASİŞ'e ait depoya gelen ve kendisini MİT görevlisi olarak tanıtarak Başbakanlık kimliğini gösteren bir kişinin de depoda inceleme yaptığı belirlendi. Polis, soyguncuların kullandığı lacivert renkli Ford Focus araçlar üzerinde araştırma başlattı. Ankara Emniyeti'ne kayıtlı 200 adet mavi ve lacivert renkli Ford Focus araç belirlendi. Bu kişilerin içerden destek görebileceği düşünülerek, TASİŞ'te görevli 17 personelin de ifadesi alındı.
Robot resimleri çizildi
Bekçi ile havalimanı kapısında görevli polisin verdiği bilgiler doğrultusunda iki soyguncunun robot resimleri çizildi. Profosyonel olan bu kişilerin 'özel timci' olabileceği yönünde kuşkular arttı. Özel Harekat Daire Başkanlığı'ndan 4 bin 500 özel timcinin dosyaları istetildi. Bekçi ve polise, tüm özel timcilerin fotoğrafları gösterilerek teşhise çalışılıyor. Bu arada, Ankara Emniyeti'nde görevli 14 bini aşkın polisin de fotoğrafları incelemeye alındı. Öte yandan, Ürdün ve Uzakdoğu'dan getirdikleri 3 bin 200 adet cep telefonuna 'gümrüksüz' diyerek el konan biri Gaziantep, diğeri İstanbullu iki işadamı da sorguya alındı.
star
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:13