Gündem
  • 3.6.2008 14:45

PKK'YA İSTİHBARAT VERDİLER 13 MEHMETÇİK ŞEHİT DÜŞTÜ...

KÜRDİSTAN Demokrat Partisi'nin (KDP) istihbarat teşkilatı `Parastin'e, sınırda konuşlanan güvenlik güçleri ve yerleşim krokileri hakkında istihbarat verdikleri gerekçesiyle tutuklanan 2'si korucu 4 sanık hakkında `Askeri casusluk' suçundan 20'şer yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. İddianamede, KDP'nin sanıklardan temin ettiği istihbari bilgileri PKK'ya ilettiği, terör örgütünün de bu şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarına yönelik gerçekleştirdiği baskın, mayınlı saldırı gibi eylemleri daha kolay ve etkin şekilde gerçekleştirdiği belirtildi. İdianamede, Parastin'in PKK'ya verdiği istihbari bilgiler sonucu 25 Haziran 2007 günü keşif ve gözetleme yapan askeri birliklere yönelik PKK'lı teröristlerce mayınlı saldırıda bulunulduğu ve 1 askerin şehit olduğu, 18 Temmuz 2007 günü askeri araca uzaktan kumandayla saldırı yapılarak 2 askerin şehit olduğu 6 askerin yaralandığı, 7 Ekim 2007 günü Şırnak'ın Küpeli Dağı'nda intikal halindeki askeri birliğe yönelik saldırıda 13 askerin şehit edildiği, bu 3 eylemle ilgili istihbari bilgilerin Parastin tarafından PKK'ya sızdırıldığı öne sürüldü.

MİT'İN DE KATILDIĞI OPERASYONLA YAKALANDILAR

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile Diyarbakır ve Şırnak İl Jandarma Alay Komutanlıklarının ortak operasyonuyla Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde yakalanan ve Kuzey Irak'ta Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani liderliğindeki KDP istihbarat teşkilatı `Parastin'e ajanlık yaparak, sınırdaki konuşlu birliklere ait fotoğraf ve kroki gönderdikleri iddiasıyla tutuklanan K.E., H.T., Ş.E. ve H.E. hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma tamamlandı. 4 sanık hakkında TCK'nın 328/1 maddesi uyarınca `Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etmek' suçundan 20'şer yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı.

13 ASKERİN ŞEHİT EDİLMESİNE DE NEDEN OLMUŞLAR

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede şok bir gerçek de ortaya çıktı. Milli İstihbarat Teşkilatı'nın tespitlerine göre 7 Ekim 2007 tarihinde Şırnak'ın Gabar Dağı'nda 13 askerin şehit edilmesiyle ilgili istihbari bilgiyi KDP'nin istihbarat örgütü Parastin'in PKK'ya verdiği belirtildi. KDP'yle ilgili ayrıntılı bilgilere de yer verilen iddianamede, Irak'ın Kuveyt'e müdahalesi sonrasında ABD tarafından Irak'a askeri müdahalede bulunulması üzerine Irak'ta bölgesel güçler oluştuğu, Güneydoğu sınırına yakın yerlerde Mesut Barzani'nin başkanlığını yaptığı Kürdistan Demokrat Partisi'nin etkin bir güç olduktan sonra, merkezi Erbil yakınlarındaki Selahaddin Kenti'nde olan `Parastin' adında istihbarat örgütü kurduğu, başında da Barzani'nin oğlu Mansur Barzani'nin olduğu bildirildi.

İddianamede, MİT'in elde ettiği tespite göre, Guyan aşiretinin KDP çizgisinde gizli bir komiteyle Parastin adlı birimi oluşturduğu, Parastin'in bölge insanını para ve ikna yoluyla kendi bünyesine katmaya çalıştığı, bu birimin daha çok Güneydoğu'daki Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde görev yapan korucularla irtibat kurup, TSK personelinin operasyona gidiş saatleri, operasyona katılan kişiler, birliklerin tertiplenme düzeni, TSK'nın elindeki silah, teçhizat ve benzeri konularda fotoğraf ve video çekimleriyle bilgi edinmeye çalıştıkları, temin ettikleri bilgiler ışığında bölgesel askeri gücün savunma hazırlıklarını tertipledikleri kaydedildi.

KDP DE PKK'YA İLETMİŞ

Temin edilen istihbari bilgilerin KDP kanalıyla PKK'ya iletildiği, PKK'nın bu şekilde TSK unsurlarına yönelik gerçekleştirdiği baskın, mayınlı saldırı gibi eylemleriN daha kolaylaşıp etkin olduğu, Parastin'in PKK'ya verdiği istihbari bilgilerle 25 Haziran 2007 günü keşif ve gözetleme yapan askeri birliklere yönelik PKK'lılarca mayınlı saldırıda bulunulduğu 1 askerin şehit olduğu, 18 Temmuz 2007 günü askeri araca uzaktan kumandayla saldırı yapılarak 2 askerin şehit olduğu, 6 askerin yaralandığı, 7 Ekim 2007 günü Şırnak'ın Küpeli Dağı'nda intikal halindeki askeri birliğe yönelik saldırıda 13 askerin şehit edildiği, bu 3 eylemlerin, Parastin tarafından PKK'ya sızdırılan istihbari bilgilerle gerçekleştiği kaydedildi.

BAŞBUĞ'UN GEZİSİNİ DE AKTARMIŞ

İdianamede, sanık K.E.'nin 1995 yılına kadar Irak'ta yaşadığı, ardından Şırnak'ın Uludere İlçesi Ortasu Köyü'ndeki akrabalarının yanına yerleştiği, MİT tarafından Parastin elemanı olduğu tespit edilen Abdurrezzak adlı kişiye bağlı çalıştığı, bu kişinin kendisine `Desdi' kod adını verdiği ve telefonda bu kod ile görüştükleri belirtilerek şöyle denildi:

"Sanığın askeri birliklerin fotoğraflarını çekip asker kişilerle ilgili bilgi toplayıp cep telefonu hafıza kartına yükleyip gönderdiği, karşılığında kendisine 750 YTL ve erzak gönderildiği, sanığın belirli tarihlerde Parastin elemanlarıyla yaptığı telefon görüşmelerinde, 16 otobüsteki askeri personelin gidiş istikameti ile tabur ve bölükler hakkında bilgi verdiği anlaşıldı. Sanığın Parastin elemanlarıyla görüşmesinde, askeri personelden rütbesi teğmenin üzerinde olan herkesle ilgili bilgi vereceği, konuşmasında `baston' ve `teneke' gibi şifreler kullandığı, Parastin elemanının bir başka sorusuna ise, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un bölgede bulunduğunu, gideceği yer ve katılacağı toplantılarla ilgili bilgi topladığını söylediği belirlenmiştir. Parastin elemanlarının ise sanıktan topladığı bilgileri 4 gün içinde Habur Sınır Kapısı'ndan geçerek elden kendilerine teslim etmesini, ayrıca dağ başlarındaki karakollara ait fotoğrafları çekmesini istedikleri, sanığın ise hafıza kartında çok sayıda resim bulunduğunu söylediği, ayrıca gözaltına alınanlar ve Alay Komutanıyla ilgili bilgi verdiği saptanmıştır."

TANKA `BORU' OBÜS'E `BÜYÜK BORU'

Sanığın görüşmelerinde tank ve zırhlı personelden `boru', Obüs toplarından ise `büyük boru' diye söz ettiği belirtilen iddianamede, bölgede askeri operasyonların olduğu ancak hafif silah ve mühimmat ile bir tabur komandonun alana götürüldüğünü, yakalanan kaçakçılar ve top atışı yapılan noktalar hakkında bilgi verdiği, çatışma çıktığı 2 askerin şehit olduğu ve isimlerinden söz ettiği, tüm bu dökümlerin ise delil olarak dosyaya konulduğu, sanığın üzerinde ele geçen simkart hafızasında ise Hilal Jandarma Karakolu'nun değişik açılardan çekilen fotoğraflarının ele geçirildiği belirtildi.

KOMUTANLARIN TELSİZ KODLARI

İddianamede, 13 yıldan beri korucu olan sanık Ş.E.'nin ise bu görevinden dolayı bölgedeki askeri görevlilerle irtibat halinde olup, temin ettiği bilgi ve belgeleri Parastin istihbaratına aktardığı, telefonla kendisine `Zozan' kod adı verildiği kaydedildi. İddianamede, sanığın Hasan Paşa ile birlikte oldukları konuşmalardan söz ettiği, KDP komutanlarıyla görüşmeye gitmek için talepte bulunduğu, tanıdığı genarallerden söz ettiği, Parastin elemanının ise sanığı telefonda uyarıp, `İsim söyleme, TB dersen yeterlidir' dediği, sanığın Kırklareli'den gelen bir taburdan söz ederek yerleşim noktasını söylediği, ayrıca 2 binbaşının telsiz kodlarının `Otuz', ve `Zafer' olduğunu söylediği kaydedildi.

İddianamede sanık H.T.'nin Zaho'ya gidip MİT tarafından Parastin elemanı olduğu tespit edilen `Bavir' kod adlı kişi ile görüştükten sonra Uludere'ye bağlı Ortaköy'e gelip, bölge ile ilgili bilgileri telefonla aktardığı, sanığın Başbakanlık Türkiye İstatislik Kurumu tarafından yapılan form ile alakalı bilgi vererek formu göndereceği ve İçişleri Bakanlığı'na ait bir belge ve formdan, AKP il encümenlerinden bahsettiği, ayrıca bölgede özel bir kuvvetin oluşturulacağından söz ettiği, Parastin elemanının köy korucularını kastederek, `Uzun kulaklılar mıdır?' diye sorması üzerine sanığın `evet' yanıtını verdiği, ayrıca araziye operasyona çıkacak olan askerlerden ise `Keçiler yaylaya çıkarsa seni bilgilendiririm' dediği kaydedildi.

BORDO BERELİLER'E `KIRMIZI ŞAPKALILAR'

İddianamede sanık H.E.'nin eski korucu olduğu, MİT tarafından Parastin elemanı olduğu tespit edilen `Ubeydullah' kod adlı kişiye bağlı çalıştığı, telefon görüşmelerinde sivil 200 araçlık askeri birliğin yola çıktığı ve üst düzey bir askeri yetkilinin bölgeye geleceği, ardından Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un Şırnak'a gittiğini haber verdiği, Parastin elemanının `Y'mi' diye sorusuna sanığın `hayır Ş'ye gelecekler' diyerek Şırnak'a gideceği şeklinde bilgi verdiği belirtildi. İddianamede, ayrıca Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı bordo bereli subaylardan kırmızı şapkalılar şeklinde söz ettiği ve `Özel birliklere beyazları vermişler' diyerek kar kamuflaj elbiselerinden ve ayrıca `O havadaki şey 30 tane' diyerek bölgeye gönderilen helikopterlerden söz ettiği belirtildi.

BİRLİKLERİN SAYISI VE YERLERİNİ BİLDİRMİŞ

Sanık, H.E.'nin askerlerden `Koyunların durumu iyi. Hepsi yerinde otluyor' diyerek hareketlilik olmadığını bildirdiği kaydedilen iddianamede, ayrıca 350 askerden bahsedip başlarında 1 binbaşı, 4 üsteğmen, 6 başçavuş, 10 uzman çavuş olduğunu, ellerindeki silah ve teçhizat malzemesi hakkında bilgi verdiği belirtildi. İddianamede, askeri personelin 20 çadır kurup bilgisayar ile kontrol edilen küçük boyuttaki insansız hava keşif aracı kullandığını, piyade birliklerinin mıntıkaya dağıldığını, 3 teğmen, 7 uzman çavuş, 3 astsubayın isimlerini ve ellerindeki silahlarını, güvenlik güçlerinin sivil kıyafetle 10'ar kişi halinde Ballıbucağı ve Şahin köylerine geldiğini, Alay seviyesindeki birliğin Yemişli Köyü'ne geldiğini, bunların kara harekatı için Irak'a girebileceklerini Parastin elemanlarına bildirip, karşılıklı görüş alışverişinde bulundukları ifade edildi.

Sanığın ayrıca Şırnak valiliği tarafından şehit yakınları için organize edilen Ankara, Çanakkale ve Şanlıufra illerini kapsayan gezi programı hakkında da bilgi verdiği belirtilen iddianamede, bu nedenle sanıkların 20'şer yıl hapisle cezalandırılması istendi.

 

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 11:49

İLGİLİ HABERLER