Gündem
  • 11.11.2005 17:50

REHN: TÜRKİYE''YE RET, RADİKALLERİ GÜÇLENDİRİRDİ

Rehn, Alman Handelsblatt gazetesine verdiği röportajda, yavaşlayan reformlardan dolayı Türkiye ile üyelik müzakerelerine başlanması kararının şüphesiz doğru bir olduğunu söyledi. Bundan hiçbir şeklide pişmanlık duymadığını belirten Rehn, ''''Türkiye''nin yüzüne ekim ayında kapıyı çarpsaydık, bu sadece ülkedeki eski komünistleri ve eski aşırı dincileri güçlendirmeye yarayacaktı. Bu sayede Türkiye''de Avrupa için çaba harcayan çevreleri güçlendiriyoruz'''' diye konuştu. İşkence olaylarına son verilmesinin AB''nin kısa vadeli öncelikleri arasında yer aldığına işaret eden Rehn, ''''bu alanda ciddi ilerlemeler görmediğimiz takdirde, müzakereler bu şekilde süremez. Büyük ve sürekli bir şekilde insan hakları ihlalleri gördüğümüz takdirde frene basarak müzakerelere ara vermekte tereddüt etmeyeceğiz'''' dedi. Rehn, Almanya''da koalisyon ortaklarının Türkiye konusunda imtiyazlı ilişki kararı alması konusunda, ''''önce hükümet programını bir bekleyelim. AB''nin hedefi tam üyeliktir'''' dedi. Yazar Orhan Pamuk''un yargılanması ile ilgili olarak da Olli Rehn, ''''Pamuk benim arkadaşım ve davasını yakından izliyorum. Eğer 16 aralıkta yargılanacak olursa bu gerçekten de bir kışkırtıcılık anlamına gelecektir'''' dedi. AB belgeleri 9 kasımda yayımlandı Avrupa Birliği Komisyonu, 9 kasımda Türkiye''nin İlerleme Raporu ve Katılım Ortaklığı belgelerini değiştirmeden onayladı. Belgeleri açıklayan AB Komisyonu''nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, son yıllarda cesur ve önemli reformlar gerçekleştiren Türkiye''nin, değişim hızında bu yıl içinde bir yavaşlamaya girdiğini söyledi. Olli Rehn, Kıbrıs Rum kesimine limanların açılmasıyla ilgili olarak, ''''AB sözünü tuttu ve müzakereleri başlattı. Şimdi Türkiye''nin taahhütlerini yerine getirmesi ve limanlarını Kıbrıs Rum gemilerine açması gerekiyor. Bu bir taahhüt'''' dedi. İlerleme Raporu ve KOB: Türkiye’nin reform çabalarını hızlandırması ve insan haklarını tam olarak uygulaması isteniyor. Yargıdaki reformlara rağmen ifade ve düşünce özgürlüğü önünde önemli engeller bulunduğu belirtiliyor. Orhan Pamuk davası ve Hrant Dink’in mahkumiyeti hatırlatılıyor. Alevilere yönelik uygulamalar da eleştirilen konular arasında. Devlet okullarında anadilde eğitim imkanının sağlanması gerektiğini savunuluyor. Askerlerin açıklamalarının, askeri konularla sınırlı kalması isteniyor. Yunanistan’ın karasularını 12 mile çıkarmasının, savaş nedeni sayılması eleştiriliyor. Türkiye’nin Ek Protokolü, tüm üye ülkelere uygulaması şartı yer alıyor. Ankara’nın limanlarını Rum gemilere açması gereği hatırlatılıyor. Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılmadığı, Vakıflar Yasası''nın hala hayata geçirilmediği ve dini azınlıkların haklarının teminat altına alınmadığı bilgisi de raporda yer alıyor. AB Komisyonu''nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Rehn''in basın toplantısında belirttiği kısa ve orta vadeli öncelikler ise şöyle: Türkiye''nin Avrupa sözleşmeleri doğrultusunda işkence ve kötü muameleye karşı sıfır hoşgörü göstermesi. Basın özgürlüğünü de kapsayan ifade özgürlüğü konusunda ilerleme sağlaması. Vakıflar Yasası''nın gayrimüslümleri de kapsayacak şekilde Avrupa standartlarına getirilmesi. Kadın hakları ve ailenin korunması noktasında yeni düzenlemeler yapılması. Çalışma koşulları konusunda, Türkiye''nin tam olarak sendika haklarına saygı duyması, toplantı, grev ve toplu sözleşme haklarını uygulaması. (cnntürk) Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:41

İLGİLİ HABERLER