Medya
  • 16.12.2003 11:53

SERDAR TURGUT, FATİH TERİM'İN 'DURUMUNU' ANALİZ ETTİ...

Serdar Turgut'un Akşam Gazetesi'ndeki yazısı: Biraz futbol konuşalım Aman yazının başlığına bakıp da 'bir sen eksiktin' diye tepki göstermeyin. Futbol uzmanı değilim, olamayacağım da. Maçı eğlenmek için seyrederim ben. Seyrettiğimden keyif alamıyorsam, içim coşkuyla dolamıyorsa o zaman tuttuğum takım da olsa söz konusu olan yarıda keserim izlemeyi. Açıkça söylemek gerekirse son yıllarda futbol stres, kızgınlık ve düşmanlık dolu bir spor dalı haline geldi. Benim gibi keyif izleyicileri açısından taşınamayacak bir yük olmaya başladı her maç. Her maça savaşa gider gibi gidilince, maçtan sonra da günlerce işin hesaplaşması yapılınca keyif, eğlenme unsuru bence artık ortada kalmadı... * * * Ben sıkı bir Galatasaray taraftarıyım. Statta ilk seyrettiğim futbol maçı Ankara 19 Mayıs'ta PTT-Galatasaray arasındaydı. Turgay Şeren, Metin Oktay'lı Galatasaray'dan bahsediyorum yani anlayacağınız hayli eski, deneyimli bir seyirciyim aslında ben. O sezon Galatasaray Ankara'ya bir kez daha geldiğinde babam beni futbolcuların kalmakta olduğu otele götürmüştü. Metin Oktay'la el sıkışıp sohbet edince de ömür boyu sürecek bir taraftarlığın temeli atılmış oldu. Son yıllarda düzenli bir izleyici olamıyorum ama taraftarlığım sürüyor gayet tabii ki. Dolayısıyla bu sezon Galatasaray'ın başına gelenler hayli üzücü benim için. Yani öyle son zamanların ateşli taraftarları gibi durmadan ölüp bittiğim yok gayet tabii ki bu konuda ama neden bu duruma gelindiği üzerinde arada bir elimde olmadan düşünüyorum. * * * Galatasaray'ın Avrupa'daki başarıları Fatih Terim'i dünyada üzerinde konuşulan bir teknik adam konumuna sokmuştu. Ve bunu gayet tabii ki hak ediyordu o. Onu tanıyanlar futbol oyunu üzerinde nasıl kafa yorduğunu, işinin üzerinde nasıl titizlikle çalışan bir kişi olduğunu söylüyorlar. Ancak şimdi ortada bir sorun var ve gayet tabii ki başarı geldiğinde nasıl o ön plana çıkıyorsa haklı olarak bugünlerde de yine kendisinin tartışmaya açılması doğal. Ben sevgili Fatih Terim'in meslek yaşamının bir aşamasında bugün yaşamakta olduğu türde bir kriz yaşamak zorunda kalacağını tahmin ediyordum. Çünkü o da bizim meslekte bazı insanlarda çok sık görülen bir yanlışı yaptı. Benim çok sevdiğim İngilizce bir tabir var, 'Illusions of Grandeur' yani insanın kendisini en büyük, en yenilmez, en güçlüymüş gibi görme hastalığı da diyebiliriz buna. Fatih Terim birkaç yıl önceden başlayarak bütün davranışları, tavırları, konuşmaları ve mimikleriyle bu sosyal hastalığın en tipik taşıyıcılarından olduğunu ortaya koymaya başladı. Ben sorunu ilk kez onun konuşmacı olarak davet edildiği bir toplantıda fark ettim. İşadamları onu 'liderlik' üzerine konuşması için davet etmişlerdi ve o liderlik, yönetme konularında onca insana ders verdiği gün ben 'eyvah iş vahim hale geliyor' diye düşünmeye başladığımı çok net hatırlıyorum. * * * Yanlış anlamayın gayet tabii ki o başarıları kazanmış bir kişi olarak kendisini önemseyecek, büyük görecek de. Kontrol mekanizmaları da gerekiyor insana. Daha önce de dedim ya bizim meslekte de 'Büyüklük hastalığı'na yakalanmış insanlara sıkça rastlanır. Onlar kendi başarılarının sadece kendilerinden menkul olduğuna inanırlar. Örneğin bir yazar kendi yazı gücünün yan sıra kendi kurumunun gücünün ve hatta bazen şansın da başarısında rol oynamakta olduğunu unutur çoğu kez. Hayatta biraz mütevazı olmanın hiçbir zararı yoktur ve ne kadar başarılı olursanız olun yaptığınız işte bir gün bir anda kendi dışınızdaki nedenlerden dolayı tamamen yıkılabileceğinizi de hep aklınızda tutmanın yararı büyüktür. Her insanda olması mutlaka gereken bu tür kontrol mekanizmalarını hayat bazen zorla da kazandırır insana. Örneğin ben hayatımda iki kez ciddi bir şekilde işsiz kaldım ve ikincisinde de ciddi bir aç kalma ihtimali söz konusu olmaya başlamıştı. Son yıllarda ne olursa olsun, hangi konuma gelirsem geleyim, o günleri hep hatırlarım ben ve kendime göre başarılı olduğumu sandığım şu mesleğimde sadece kendi bilek gücümün değil çalışmış olduğum, içinde bulunduğum kurumların ve şansımın da katkısı olduğunu hep kendi kendime tekrarlarım. Fatih Terim son yıllarda bu kontrol mekanizmalarını tamamen kaybetmiş gibi davranıyordu. Son gelen başarısızlıklar umarım ona kendisi ve tavırları hakkında yeniden bir düşünme fırsatını açar. Çünkü bunu yaptığı ve biraz ince ayara gittiği takdirde içindeki teknik deha daha da ortaya çıkacak ve onu önümüzdeki yıllarda tutmak daha da zor olacaktır. Buna inanıyorum ve böyle bir gelişmenin hem kendisi hem Galatasaray hem de kendim açımdan çok hayırlı olacağını da biliyorum. Çünkü Terim'in yönetiminde başarıdan başarıya koşan bir Galatasaray'ı seyretmenin keyfine doyum olamaz ki! Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:15

İLGİLİ HABERLER