Sinan Ateş'le ilgili gündemi sarsacak gerçek: O ismi dövdürdü! Sonra tweet attı
Ayşe Ateş’in, eşi Sinan Ateş’in Ülkü Ocakları’nda genel başkan olduğu dönemde insanları dövdürdüğüne ilişkin sözleri gündemdeki yerini korurken şok bir gerçek ortaya çıktı.
X'ten Musa Uçan isimli bir kullanıcı, Sinan Ateş'in kendilerine eleştiride bulunan bazı şahısları torbacılar aracılığıyla dövdürdüğünü aktardı.
Musa Uçan, Aydın'ın Söke ilçesinde PKK'lılar teröristler tarafından tehdit edilen Abdullah Kadir'in Ülkü Ocaklarına isyan etmesi sonrası torbacılar tarafından dövüldüğünü ve Sinan Ateş'ten tehditle özür dilemek zorunda kaldığını söyledi. İşte Musa Uçan tarafından aktarılan o olay:
Ayşe Ateş'in, merhum eşi Sinan Ateş'in insanları dövdürmesi ile ilgili "genel merkezin talimatıyla yaptığını söyledi" sözleri doğru değil. 2020 Şubat ayında Abdullah Kadir'i okuduğu Söke'de, milliyetçi tweetleri sebebiyle PKK tehdit etmişti. Söke ufak yer tabi. Evini bulmuşlar.
Bir taşa, tehdit mektubu tutturup evin camından içeri attılar. "Faşist Abdullah seni Söke'de barındırmayacağız" gibi bir şeyler yazıyordu kağıtta. A. Kadir emniyete gidiyor, şikayette bulunuyor hemen ama bu tehdide rağmen Söke'de kalmaya da devam ediyor. Buraya kadar her şey normal. Esas anormallik sonra başlıyor.
Söke gibi bir yerde açıkça PKK tarafından tehdit edilince mensubu olduğu İP'e de, içinde yetiştiği ocaklara da "şehirlerde PKK ülkücü gençleri tehdit ediyor sahipsiz miyiz" diye isyan edince Ateş'in radarına giriyor! Bir kaç gün sonra, ev arkadaşıyla evinde otururken kapısı çalınıyor.
Kapıyı A. Kadir açıyor, içeriye hücum edenler torbacı. A. Kadir'i darp edip, Sinan Ateş'e yazdıkları için özür dilemesini söylüyorlar. O da bir hakaret veya saygısızlık olmadığını, özür dilemesini gerektiren bir durum olmadığını söyleyip direniyor. Bu sırada diğer ev arkadaşı başka bir odada kapalı, telefonuna erişimi yok, korkuyla bekliyor sadece.
Kadir özür dilememe konusunda direndikçe darpın şiddeti artıyor. Telefonu elinden alınıp zorla aşağıdaki özür tweeti attırılıyor ve Kadir'in psikolojisi bozulduğu için çok takipçili o hesap uzunca bir süre sessiz kalıyor, konu kapanmış gibi duruyordu...
Ateş'in alıntıdaki tweetinde "arkadaşlarım" dediği torbacılar, "Abdullah Kadir'e ulaşıp konuştular" dediği de evini basıp darp ettirme, "ŞAHSIMDAN ve Ülkü Ocaklarından özür diledi" dediği de ekteki zorla attırılan tweet!
Kadir'e sanırsam bir tek ben sahip çıktım o dönem İP'te. İzmir'e geldi. Bir süre burada kaldı. Yüzünde, kollarında, vücudunda çok ağır darp izleri vardı. Biz İP'te iken de beşeri ilişkimiz hiç kötü olmadı ne MHP ne Ocaklarla. İnsanlarla konuştuk doğal olarak, böyle bir şey nasıl olabilir diye soruşturduk. Duyan herkes kınadı, geçmiş olsun dedi...
MHP genel merkezi talimatıyla olmadığını kesin olarak anlaşıldı! Olayın genel merkez değil bizzat Ateş'in talimatıyla yapıldığından emin olunca, bizde gelenek olduğu üzere emniyete intikal ettirmedi Abdullah Kadir meseleyi zira neticede İP'e geçmiş de olsa, Ocaklarda yetişmiş biriydi ve Sinan Ateş'in yaptığı işin ocaklara veya MHP'ye mâl olmasını istemedi! Sinan Ateş'i, Allah'a havale etti sadece... Buna benzer daha bir çok vaka oldu. MHP genel merkezinin o dönem, Ateş'in bu tip eylemlerinin partiye mâl edilmesinden rahatsız olduğunu da bizzat biliyorum
Not: Ateş'in alıntı yaptığım tweetinde A. Kadir'in soyadı kasten "Çalışkan" diye yanlış yazılmış. İşi emniyete intikal ettirirse, "ben o Abdullah Kadir'i tanımam, ben Çalışkan soyadlı Abdullah Kadir diye biriyle ilgili yazdım" diye kendini savunmak için. MHP genel merkezi talimatı ile olsa işi kişiselleştirip böyle şeyler yapmaz hatta sadece dövdürüp, özür tweeti falan attırmaz, sessiz kalırdı.
YENİAKİT
Güncellenme Tarihi : 15.7.2024 10:43