Milli haltercilerden Sibel Şimşek, Aylin Daşdelen ve Ş.Ş., Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'ne verdikleri şikayet dilekçelerinde antrenör Mehmet Üstündağ'ı böyle suçluyor.. İşte spor dünyasını karıştıracak skandal
09/09/2004
Halter milli takımının eski antrenörlerinden, bugün Mamak Spor Kulübünde çok sayıda halterciyi çalıştıran Mehmet Üstündağ hakkındaki şikayet dilekçeleri Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay'a iletildi. 20 yaşındaki Sibel Şimşek ve 22 yaşındaki Aylin Daşdelen, antrenörleri Mehmet Üstündağ'ın kendilerini hem maddi olarak sömürdüğünü hem de psikolojik açıdan ''işkenceye maruz bıraktığını'' öne sürdü. 26 yaşındaki Ş.Ş. ise yaşadıklarına ve taciz vakalarına ilişkin sarsıcı ayrıntılar verdi. Ş.Ş. Mehmet Üstündağ'ın ''asansörde bile tacizde bulunduğunu'' söyleyerek, ''psikolojik dengem bozuldu, üç kez intihara teşebbüs ettim'' dedi.
İşte, halterci üç genç kızın Mehmet Üstündağ hakkındaki tüyler ürperten iddiaları:
Tüyler ürperten suçlamalar
Sporcu genç kızları taciz ediyor, birlikte olmaya zorluyordu.
Tacize direnenleri dövüyordu.
Ödül törenlerinden sonra para ve altınlarımızı alıyordu. Ailelerimizi de bir miktar para vererek kandırıyordu.
Yurt dışına çıktığımızda bile, yol harcırahlarımızı ''size vitamin alıyorum, bana borcunuz var'' diyerek kesiyordu.
İsteklerine karşı çıkan kızları ''spor hayatını bitirmekle'' tehdit ediyordu.
Bize bilmediğimiz ilaçlar veriyordu. O ilaçları alınca yorgunluk nedir bilmiyorduk.
Yetkililer doping testi için geldiğinde bizleri salona kilitliyordu.
Dünya şampiyonu halterci arkadaşımız Esma Can, 1998 yılında, onun taciz ve dayaklarına dayanamadığı için intihar etti.
Halterci genç kızların dilekçelerinin savcılığa intikal edip etmeyeceği kesinleşmedi. Ancak, 20 yaşındaki Sibel Şimşek, olayın yargıya intikal etmesi halinde ''mahkemede her şeyi anlatacağını'' söyledi.
Sibel Şimşek: Arkadaşımı döverek beraber olduğuna şahidim
Spor hayatıma 1994 yılında Mamak Ortaokulu'nda Mehmet Üstündağ adındaki kişinin yanında başladım. 13-14 yaşlarında bir gruptuk. Dediği her şeyi yapıyorduk çünkü hocamızdı. Biz başarılı oldukça onun aç gözlülüğü ortaya çıktı, kazandığımız ödülleri elimizden almaya başladı. Sadece ödüllerimizle yetinmeyip yanında çalışan kızlara saldırmaya, zorla sapıkça ilişkiler kurmaya başladı. Bu isteklerine karşı gelen kızları takımdan atmakla ve spor hayatını bitirmekle tehdit ediyordu. Ondan korkan, namusunu korumak isteyen kızların çoğu sporu bıraktı. Bırakmayıp, yanından ayrılan kişiler de oldu. Bunlardan biri benim. Yanından ayrıldığımda benim spor hayatımı bitirmekle, sakat bırakmakla tehdit etti. Aynı şeyleri birkaç arkadaşıma da yaptı. Daha sonra ben başarılı oldukça, çevremdeki insanlara zarar vermeye başladı. Kızların isteyerek onunla beraber olduğunu, onları hiç zorlamadığını söylüyor. Bunların hepsi yalan. Salona içkili gelip bizi salondan çıkarıp içeriye kitlediği arkadaşımla döverek beraber olduğuna şahit oldum. Aynı şekilde hepimize saldırdı, dövdü ama yaşımız küçük olduğu için kimseye söyleyemedik. O zaman şimdi olduğu gibi bize destek olan insanlar olsaydı onun sapıklıklarına, dayaklarına hiçbirimiz katlanmazdık. Esma Can adındaki kız arkadaşımın da ölümünden Mehmet Üstündağ suçludur. Kıskançlık krizlerine girip Esma Can'ı öldüresiye dövmüş. Komşuları da şahittir. Üstündağ'ın yaptıklarına dayanamadığı için hayatma son verdi. Yaşımızın küçük olmasından faydalandı. Hâlâ aramızda masum biri gibi elini kolunu sallayarak dolaşıyor. Bu insanın öğretmenlik yaptığını ve küçük çocukların arasında dolaştığını düşündükçe kahroluyorum. Buna izin vermeyeceğim ve gerekirse bildiğim her şeyi mahkemede anlatacağım.
Ş.Ş: Onun yüzünden üç kez intihara kalkıştım, hayatım mahvoldu...
Spor yaşantıma 1993'te Mamak Ortaokulu'nda başladım. Mehmet Üstündağ hocamızdı. Daha sonra bizleri Tarım Kredi Spor Kulübü'ne geçirdi. Bizler başarılı oldukça yükseliyordu.
Kazandığımız parayı istemeye başladı. Bizlerden aldığı parayla beyaz KIA marka araba aldı, ev aldı. Daha sonra arkası geldi. O zamanlar kazandığımızın hesabını bilmiyorduk. Hem yaşımız küçüktü hem de kırsal bir bölgeden gelmiştik. Ne kadar kazandığımızın farkında değildik. Ailelerimizin eline bir miktar para verip onları da kandırıyordu. Çünkü onlar da cahildi. Bu insan bizlere bilmediğimiz ilaçlar vermeye başladı. Yorgunluk nedir bilmiyorduk. Derecelerimiz yükselmeye başladı. Ta ki salona doping testi geldiği ana kadar. O gün testen kaçırmak için bizi salona kilitledi. Bizler anlamını bilmediğimiz şey yüzünden 6 ay ceza aldık ve yarışmalara gidemedik. Fatma Kabadayı ve Yeşim Çelikkaya arkadaşlarımız doping yüzünden 2 yıl Avrupa Şampiyonası'nda ceza aldı. Daha sonra Nurcan Taylan ömürboyu ceza aldı. Çıkan aftan faydalanıp yarışmalara katıldı ve halen aynı kişiyle çalışıyor. Sürekli ona borçlu olduğumuzu, ilaç ve vitamin aldığını söylüyordu. Zaten hiç borcumuz bitmedi.. Artık spor yapmıyor işkenceye maruz kalıyorduk. Onun söylediği şeyleri yapmadığımız takdirde dövüyor, maçlardan kesip başkalarını götürüyordu. Ruhsal dengemiz tamamen bozuldu.. 3 kez intihar ettim ve 2 sene tedavi gördüm. Sporcuları taciz edip onunla olmaya zorluyordu. Çoğu arkadaşıma aynı şeyi yapıyordu. Nerde yalnız bulsa taciz ediyordu, asansörde bile faydalanmaya çalışıyordu. Bundan dolayı bütün erkeklerden nefret ediyordum. Yaşantım mahvoldu. Arkadaşım Esma Can'ı da dövüyordu, sonunda intihar etti. Onun gibi ölmek istemiyordum ve yanından ayrıldım. Spor yapmayı bırakıp Kastamonu'da okuluma gittim. Daha sonra arkadaşım Nur Cihan Gönül beni tekrar spor yapmaya başlattı.. Bu şahsı, halter camiasında görmek istemiyorum.
Aylin Daşdelen: Ödül töreninden sonra altınlarımızı alıyordu
Spor hayatıma 1994 yılında Mamak Ortaokulu'nda Mehmet Üstündağ'ın yanında başladım. Tarım Kredi Spor Kulübü'ne geçtik. Takımda 13-14 yaşlarında arkadaşlarım ve aynı zamanda bizden büyük ablalarımız vardı. Üstündağ paralarımızı aldığı yetmiyormuş gibi sporcularına tacizde bulunuyordu. Kazandığımız paralarla kendine ev ve araba aldı. O zamanlar yaşımız küçüktü ve bizleri kandırıyordu. Ödül törenlerinden geldikten sonra altınlarımızın hepsini alıyordu ve kendine pahalı eşyalar alıyordu. Ailelerimize az miktarda para verip ödül bu kadar deyip onları da kandırıyordu. Sadece para değil, bizlere bilmediğimiz ilaçlar verip sağlığımızla oynuyordu. Biz bunların ne işe yaradığını bile bilmiyorduk. Ardından doping testi için geldiklerinde bizleri salona kapatıp üzerimizden kapıyı kilitliyordu. Bu olay yüzünden hepimiz 6 ay ceza aldık. Tarım Kredi Kulübü'ndeyken maaş alıyorduk ve maaşlarımızı da alıyordu. Yurt dışına çıktığımızda yol harcırahlarımızı size vitamin alacağım diye kesiyordu. Ona borçlu olduğumuzu söylüyordu, bizden aldığı paralara rağmen.
Artık spor yapmıyor işkence çekiyorduk. Para vermediğimiz zaman bizleri dövüyordu. Onun yüzünden psikolojik tedavi görmeye başladım. Esma Can'ı da dövüyordu. Onunla birlikte olması için zorluyordu ve ardından Esma Can intihar etti. Bu olaydan sonra antreman yaptığımız salona gidemiyordum. Aynı şeyleri bana yapmasmdan korkuyor, onun gibi ölmek istemiyorduk. Esma'nın intiharının ardından 1998'de Üstündağ'ın yanında spor hayatıma son verdim. 2000 yılında Şule ablam ve Nurcihan Gönül'ün yanında tekrar spora başladım. Şu anda İzmit B.Ş.B'de hizmet veriyorum. 3 Avrupa Şampiyonluğu, 2 dünya ikinciliği, bir dünya üçüncülüğü elde ettim. Bizlere bu kadar zarar veren insanın hak ettiği cezayı almasını istiyorum.
VATAN
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:53