TALABANİ'NİN YANINDAN PKK'YA 'SİLAH BIRAK' ÇAĞRISI!.
DEVLET ARIK-MUAMMER TAN
ANKARA - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, terör örgütü PKK'nın Türkiye ve Irak'ın ortak belası olduğuna vurgu yaparak, "Kimin elinde silah varsa, kim terör peşindeyse hiçbir devlet göz yummayacağı gibi Türk devleti de buna göz yummaz" dedi.
Cumhurbaşkanı Gül, terör örgütü PKK'ya 'silahı bırak' çağrısı da yaparak, "Hiçbir ülke kendi toprakları üzerinde veya komşusunda silahla gezen, kanunsuz şekilde silah taşıyan, teröre yeltenen ve terör yapan bir örgüte müsamaha etmez. O bakımdan her şeyden önce
kanunsuz bir şekilde silah taşıyan ve terör işleyen herkesin bunu bırakması gerekir" diye konuştu.
TALABANİ'NİN RAHATSIZLIĞI NEDENİYLE OTURARAK BASIN TOPLANTISI YAPTILAR
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. İki lider yaklaşık 1 saat 20 dakika baş başa görüşme yaparken, Gül ve Talabani başkanlığındaki heyetler arası görüşme sadece 20 dakika sürdü. Basın toplantısının yapıldığı salonda Talabani için yeni bir düzenleme de yapıldı. Geçirdiği rahatsızlık nedeniyle bastonla gezen ve ayakta durmakta zorluk çeken Talabani'nin oturarak basın toplantısı yapması için salona masa konuldu. İki lider, Talabani'nin rahatsızlığı nedeniyle oturarak konuşma yaptı. Talabani, salona gelişinde basın mensuplarını el sallayarak selamladı.
"KAPSAMLI, SAMİMİ VE ÖNEMLİ BİR GÖRÜŞME YAPTIK"
Gül yaptığı konuşmada, Türk-Irak ilişkilerinin müstesna ilişkiler olduğunu belirterek, iki ülke arasında komşuluğun ötesinde tarihten gelen ortak yanların çok olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin Irak halkıyla akrabalık ve kardeşlik ilişkilerinin olduğuna işaret eden Gül, Talabani ile 'kapsamlı, samimi ve önemli' görüşmeler yaptıklarını vurguladı. Gül, "Memnuniyetle ifade etmek isterim ki sayın cumhurbaşkanı ile bu görüşmemizde, gerek Türkiye-Irak ilişkileri gerek bölgemizin geleceği için ortak vizyona sahip olduğumuz gördük. Bu vizyon çerçevesinde önümüzdeki dönemde bakanlarımız karşılıklı ziyaretler gerçekleştirerek ele alınan konuları takip edeceklerdir" diye konuştu. Irak'ın son yıllarda büyük zorluklar ve sıkıntılarla karşı karşıya kaldığının altını çizen Gül, yeniden kurulma süreci içinde Irak'ta büyük terör olaylarının yaşandığını ve çok sayıda masum insanın hayatından olduğunu ifade etti. Türk halkının da, Irak halkının bütün acılarını paylaştığını belirten Gül, dün Bağdat'ta meydana gelen iki ayrı terör saldırısında hayatını kaybedenler için başsağlığı diledi.
"PKK, ORTAK BELAMIZ"
Türkiye'nin başından beri Irak'ın toprak bütünlüğüne, siyasi birliğine, egemenliğine, refah ve güvenliğine özen gösteren ülkelerin önünde yer aldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, Başbakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı sırasında da bu konudaki diplomatik, insani girişimleri Türkiye ve Türk hükümeti adına yaptığını hatırlattı. "Bizim vizyonumuz ulusal uzlaşısını tamamlamış komşularıyla barışık müreffeh ve kalkınmış bir Irak görmektir" diyen Gül, bu vizyonun hayata geçmesinde Türk-Irak işbirliğine büyük önem verdiklerini söyledi. Türkiye ile Irak halkı arasında büyük potansiyel harekete geçirildiğinde örnek bir komşuluk örneğinin ortaya çıkacağına dikkat çeken Gül, bunun tüm bölgedeki ekonomik istikrar ve işbirliğine de önemli katkı yapacağını bildirdi. Gül, terörle mücadele konusunda da, şu mesajı verdi:
"Terör acısını en iyi Irak bilmektedir. Dolayısıyla bizim terör ve terör örgütü PKK ile mücadelemizi en iyi onların anladığını düşünüyorum. Bunu müşterek bir bela olarak görüyoruz. Bu ziyaret bu bakımdan da önemli olmuştur."
Gül, ziyaretin Türkiye ve Irak halkları için kalıcı sonuçlar getireceğine inandığını da sözlerine ekledi.
PKK'YA 'SİLAHI BIRAK' ÇAĞRISI YAPTI
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Gül, Iraklı bir gazetecinin 'PKK ile çözüm konusunda demokratik çözümler söz konusu. Acaba bu çözümler nelerdir?' yönündeki sorusu üzerine, terör örgütü PKK'ya 'silahı bırak' çağrısı yaptı. Gül, "Hiçbir ülke kendi toprakları üzerinde veya komşusunda silahla gezen, kanunsuz şekilde silah taşıyan ve teröre yeltenen ve terör yapan bir örgüte müsamaha etmez. O bakımdan her şeyden önce kanunsuz bir şekilde silah taşıyan ve terör işleyen herkesin bunu bırakması gerekir. Türk demokrasisi Avrupa seviyesinde bir demokrasidir. Herkes görüşünü, fikrini açıkça söyler ve konuşur. Bunları ifade eder. Bunlar ayrı şeylerdir. Bunun için bir kez daha tekrarlıyorum. Kimin elinde silah varsa kim terör peşindeyse hiçbir devlet göz yummayacağı gibi Türk devleti de buna göz yummaz" diye konuştu.