Ekonomi
  • 2.2.2006 10:56

TMSF BAŞKANI ERTÜRK: 'UZANLAR, HUKUKU MANÜPLE EDİYOR'

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, "Uzanlar geçmişte Türkiye'de başvurdukları yolları şimdi de uluslararası hukuka başvurarak hukuku manüple etmeye çalışıyorlar. Bizi en fazla uğraştıran grup Uzanlar" dedi.
Milliyet'e açıklamalarda bulunan TMSF Başkanı Ertürk, özellikle Uzanlar'ın, yurtiçi ve yurtdışında, muvazaalı anlaşmalara dayalı birçok dava açarak, kurumu uğraştırmayı denediğini söyledi. Ertürk, "Elbette herkes yargıya gitme hakkını kulanacak. Sadece bu grup değil bunları izleyen başka gruplar da var. Fakat bizi en fazla uğraştıran grup, Uzan Grubu" dedi.

'Grubun özelliği bu'
Cayman Adaları, Polonya, İngiltere, İsviçre, ABD ve Kazakistan'da çok sayıda dava yürüdüğünü belirten Ertürk, şöyle konuştu:
"Uzan Grubu'nun özelliği bu. Geçmişte Türkiye'de başvurdukları yolları şimdi de uluslararası hukuka başvurarak hukuku manüple etmeye çalışıyorlar. Yatlarla ilgili girişimleri de bu. 'Bu yatlar bizim değil' diyorlar. Onlara ait olduğunu cümle alem biliyor. Muvazaalı bir işlemle kendilerini Ürdünlü birine borçlu gösterdiler. O Ürdünlü de yatlara ipotek koydurdu. Uluslararası sularda işletilebilmesi için bu itilafın kaldırılması gerekiyor. Davayı kazanarak yatları daha yüksek fiyata satmak istiyoruz."

'Sürekli devir yapıyorlar'
Ertürk, Uzanlar'ın Polonya'daki benzer girişimleri için de şunları söyledi:
"Kendilerine ait Krakow'daki Cementownia Nowahuto isimli çimento şirketini yine muvazaalı işlemle başkalarına devretmişler. Ortakları, payları sürekli değişiyor. Bize tazminat davaları açtı. Mesaimizin büyük bir bölümünü alıyor."
Bilindiği gibi Uzanlar, ÇEAŞ ve Kepez'i de Kıbrıs Rum Kesimi merkezli Libananco isimli bir şirkete devir edilmiş göstermişler, şirket de Türkiye aleyhine tazminat davası süreci başlatmıştı.

'Hesap sormuyoruz, bürokrasiye yeni anlayış getirdik'
TMSF'nin 'bir dönemin hesabını soran bir mevkide olmadığını' belirten Ertürk, "Sadece kamu alacağı var, onu tahsil ediyoruz. Onun peşindeyiz. Biz bir politik hesaplaşmaya ya da bir toplumsal yeniden temizlik mücadelesi misyonuna sahip değiliz. Birileri bize bunu yüklüyor olabilir ama biz işimizi yapıyoruz. Belki bugün dikkat çeken şey, geleneksel kamu bürokrasisinin reflekslerinden uzak durmamız" dedi.

'Ankara bürokratı değiliz'
Merkezi bürokrasinin sorumluluk üstlenmekten kaçınma, durumu idare etme tavrı olduğunu belirten Ertürk, "Biz bunlardan uzağız. Durumu idare etmiyoruz. Bizim daha proaktif bir tutumumuz var. Toplum da gerçekten bizim bu tarafımızı takdir ediyor. Yaptığımız bazı cesur girişimlerle önemli iş yükünü üzerimizden attık" diye konuştu.
TMSF'nin topluma bırakacağı mirasın, 'yeni bir kamu görevi anlayışı' olacağını ifade eden Ertürk, bunun kurumun misyonu olduğunu belirtti.
Parlamento denetiminin 'belli gruplara bilgi servisi için kullanıldığını' belirten Ertürk, "Özel - kamu ilişkileri tek taraflı ilişkiler değildir. Gayri ahlaki davranışlar iki taraflı cereyan etmektedir. Diğer ayağının aynı şekilde kendini daha ahlaki davranmakla yükümlü görmesi gerekir. Bu da Türkiye'de ihmal edilen bir şey. Kötü örnek varsa bu kamuda var, politikada var. Pekiyi, kötü örnekleri besleyen ilişkiler ağı nerede? Ona ne diyeceğiz? Benim eleştiri yönelttiğim alan bu alandır" dedi

'Politika düşünmüyorum'
"Bizim işimiz teknik ve hukuki bir iş, ama işimizi doğuran şartların fazlasıyla politik olduğunu kabul ediyorum. Dolayısıyla değerlendirmelerimizde, eleştirilerimizde politik alana girmemede kendimizi zor tutuyoruz" diyen Ertürk, politika düşünüp düşünmediği sorusuna şu yanıtı verdi:
"Benim kişisel olarak şu anda gündemimde böyle bir konu yok. Politika veya başka görevler gündemimizde yok. Benim görev sürem altı yıl. 2004'te başladım. 2010'da tamamlanıyor."

'Güniz Sokak'ın sembolik değeri ile ilgilenmiyoruz'
Telsim'de ihale sürecini geriye çevirecek bir gelişme beklemediklerini ifade eden Ertürk, "Bütün işlemler hukuk çerçevesinde yürüyor" dedi.
Ertürk diğer gruplarla ilgili gelişmeleri şöyle özetledi:
Yurtbank ve Egebank'la ilgili de girişimlerde bulunduk. Başka banka hâkim ortakları için de toplu olarak herhangi bir girişimimiz olmadı ama tek tek bulabildiğimiz mal varlıkları üzerine gittik ve el koyduk. EGS Bank ve Bank Ekspres'le ilgili de tek tek varlıklar üzerine gittik. EGS Bank, Bank Ekspres, Yurtbank ve Kentbank'la görüşmelerimiz sürüyor. Şu anda somut sonuç alıcı bir noktada değiliz. Kentbank'ın sahibi Süzer Grubu ile şu anda alacağımızın tahsili için görüşmelerimizi başlatmış bulunuyoruz. Demirbank'ta yapılan protokole uyuluyor. Interbank, Esbank, Toprakbank'la protokole uygun olarak tahsilatlar yapılıyor. Şevket Demirel'in şirketleri ile ilgili olarak önümüzde hukuki bir engel yok. Bizim çabamız Göltaş ve diğer Demirel Grubu şirketlerininin hâkim ortaklarının, aileye ait hisselerini satmak. Oradan alacaklarımızı tahsil etmek. Şu anda bununla uğraşıyoruz. Bu konuda biraz hızlı hareket edeceğiz. Değer tespitleri bitmek üzere. Çok yakında satış takvimlerini ilan edeceğiz. Güniz Sokak'ın parasal değeri, sembolik değeri bir tarafa ama parasal değeri bizim açımızdan çok önemli değil. Sembolik değeri de bizi ilgilendirmiyor. Yerli, yabancı bankalar, banka dışı kuruluşlar, Türkiye'de finans sektörüne girmek isteyen yabancılar veya bir banka birleşmesinin avantajlarından yararlanmak isteyen yerliler var.

'Tahsilatta agresifiz, sonuçlarını da alıyoruz'
El koydukları şirketlerin değerlerini artırmayı başardıklarını ancak bunun hem kendi performansları, hem de Türkiye ekonomisinin yatırımcılar için çok cazip hale gelmesinden kaynaklandığını belirten Ertürk, "Biz de bu konjonktürden yararlanma becerisi gösterdik. Ayrıca agresif bir tahsilat politikası yürüttük. Bunlar sayesinde tahsilat oranı yükseldi" dedi.

'İhtisas sahibi olduk'
TMSF'nin yaptığı ihaleler ile artık satışta ihtisas sahibi bir kuruluş haline geldiğini ifade eden Ertürk, uluslararası hukuk hizmetlerinin oldukça pahalı süreçler olduğunu belirtti. Ertürk, şöyle dedi:
"Maliyeti yüksek olan hizmetler. Burada şu hesabı yapıyoruz, eğer beklediğimiz getiri bu maliyetin çok üzerinde ise o işe giriyoruz. Ama tabii bunları yapmak durumundayız."
Ertürk, kurumun yeni satış gündemi ile ilgili olarak da şunları belirtti:
"Şu anda elimizde Uzan Grubu'nun İzmir'de bulunan varlıkları var. Ayrıca Gaziantep Çimento fabrikası var. İzmir'de bulunan Metaş ve Metaş'ın iştirakleri İmaş ve Aysan var. Antalya Limanı var. Egebank dolayısıyla el koyduğumuz Isparta'daki şirketler var. Adabank ve bazı leasing ve faktoring şirketleri var."

(MİLLİYET)


Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:06

İLGİLİ HABERLER