UĞUR ALICI
ANKARA- Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, ''Eğitim Reformu'' konusunda önerilerinin ve görüşlerinin bulunduğu iki raporu tamamladı. Türk-Eğitim-Sen, hazırladığı raporda, YÖK, üniversitelerin ve Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatının yeniden yapılandırılmasına yönelik çalışmaların yanısıra ÖSYM'nin yanısıra tüm sınavların yapılacağı bir merkez olarak ''Devlet Sınav Merkezi''nin kurulmasına önerdi.
Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Türk Eğitim-Sen) Genel Başkanı Şuayip Özcan, Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu'nun tartışmaya açtığı eğitim reformu konusunda iki rapor hazırladı. Özcan, 1990'lı yıllardan itibaren gelişmiş ülkelerde hızla yaygılaşan ''Yaşam Boyu Öğrenme'' yaklaşımında ilk adımın, eğitimde devletin, ailenin, bireyin, sivil toplum kuruluşlarının rollerinin yeniden tamamlanması olduğunu bildirdi. Özcan eğitim politikaları konusunda bazı baskı gruplarının etkisiyle şekillendirilmesinden kendilerinin ciddi şekilde rahatsızlık duyduğunu belirtti. Özcan bu durumun toplum ve okullar arasına oluşan surların temel nedenini bu olduğuna dikkat çekti. Özcan bu doğrultuda şekillenen bir analayış çerçevesinde ülke kalkınmasında eğitimden beklenen faydanın sağlanmasının mümkün olmayacağını ifade etti. Türk Milletinin yeni bir vizyona ihtiyaç duyduğu anlatan Özcan, bu vizyonun üç eksenden şekillenmesi gerektiği üzerinde durdu. Özcan, bunlardan birincisi olarak eğitim politikalarının öğrenciye, insana saygı ve onun ihtiyaçlarını karşılamada odaklanması gerektiği, eğitime ayrılmış kamu kaynaklarının toplumun her kesiminden demokratik katılımıyla oluşturulmuş temel politikalar doğrultusunda kullanılmasını ve Türk Milli Eğitimin diğer ülkelerin insanlarına da hizmet sunacak yapı ve işleyişe kavuşturulması sonucunda eğitimin ülkeye döviz kazandıran bir sektör özelliği kazanacağının altını çizdi. Özcan geçmiş dönemlerde Milli Eğitim Bakanlığı'nın büyüyen hantal yapılanmasını önlemek için çeşitli çalışmaların yapıldığını ancak bu doğrultuda yapılan çalışmaların yerini giderek yeni birimler oluşturulduğu, teşkilatı genişlettiklerinin bilinen bir gerçek olduğunu da sözlerine ekledi.
TÜRK EĞİTİM-SEN RAPORU
- Temsilciler, grubu oluşturan her bir fakülteye fırsat vermek amacıyla dönüşümlü olarak, o grubun öğretim üyeleri tarafından dört yıllığına seçilir. Rektörlük Heyeti'ne seçilen temsilci arka rakaya iki dönem seçilemez.
-Temsilciler, üç yıl rektör yardımıcılığı yapar ardından dördüncü yıldan itibaren rektörlük görevini üstlenir.
- Rektörlük görevi bir yıldır.
- Devlet üniversitelerinde Rektör, üniversitelerde görev yapan doktoralı profösör akademik unvanına sahip kişiler arasından rektörlük heyetine seçilen dört kişinin kendi arasında belirlediği sıraya göre seçilir ve normal usulle atanır.
YÜKSEK ÖĞRETİM KURULU
Bakanlar kurulunca üniversitelerarası kurul üyesi olmayan ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmet yapmış doktoralı profosörlere öncelik vermek suretiyle devlet hizmetinde başarılı olmuş kişilerden seçilen 6 , Genelkurmay Başkanlığı'nca seçilen 1, üniversitelerarası kurulca kurul üyesi olmayan doktoralı profosör öğretim üyelerinden seçilen 5 ve üniversitelerden yetki almış eğitim sendikasınca mesleğinde başarılı olmuş kişilerden seçilen 1 kişiden oluşur. Yükseköğretim Kurulu, başkan dahil 13 kişiden oluşur. Üyeler dört yıllığına seçilir. Başkanı üyeler seçer. Seçilen Başkan Cumhurbaşkanınca onaylanır. Kurul ayrıca 2 başkan vekili seçer. Milli Eğitim Bakanı gerekli gördüğünde kurula katılır başkanlık eder.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın merkez yapısının yeniden yapılandırılması konusunda da halen 16 olan daire başkanlığını 7'ye indirilmesini öneriyor. Bağımsız daire başkanlıkları sayısını da 12'den 4'e indirilmesi görüşünü dile getirdi. Özcan ayrıca bakanlığın merkez teşkilatının yanısıra taşra teşkilatının da yeniden yapılandırılması gerektiğini belirtti.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:13
