
TÜRK'TEN GÜLEN'E MESAJ: BİZİM MİSYONERE İHTİYACIMIZ YOK!..
Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan, bu defa İmralı'dan avukatları aracılığıyla Gülen cemaatine işbirliği mesajı gönderdi. Cemaat sessiz kaldı, hükümet de açıklamalara tepki göstermedi. Ama konu diğer partilerin gündemindeydi. BDP'den yükselen iki farklı ses dikkat çekti. Eşbaşkan Selahattin Demirtaş ılımlı mesaj verdi, ama Ahmet Türk ise "Kimse bize misyonerlik yapmasın" dedi.
Terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan'ın mesajı bu defa okyanus ötesineydi. Öcalan, İmralı'dan yine avukatları aracılığıyla açıklama yaptı; "Gülen'in Kürt sorununun çözüm sürecinde önemli bir aktör olduğunu" savundu. Öcalan, "Türkiye'nin hatta Ortadoğu'nun demokratikleşmesinde rol alabilirler. kendilerini bir tarikat cemaat olarak görmüyorum. Biraz sivil toplum örgütü hatta bir siyasi parti işlevine sahip olduğunu düşünüyorum. Rolü önemlidir" dedi. Öcalan'ın işbirliği çağrısı olarak yorumlandı bu sözler, ama o çağrının muhatabından Gülen cemaatinden tepki gelmedi. Hükümet de sessiz kaldı. Muhalefet ise birkaç cümlelik açıklamalarla yetindi. MHP lideri Devlet Bahçeli, "Sanırım bunu Gülen cemaatine sormak lazım"; CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise, "İnanç temelli birliktelikse itirazımz yok. Siyasi amaçlı birliktelik olacaksa bu doğru değil. İnancın siyasete alet edilmemesi lazım" dedi. BDP kanadından ise iki farklı tepki vardı. Eşbaşkan Selahattin Demirtaş, "Tüm kesimlerle iletişime hazırız" dedi. Eski genel başkan Ahmet Türk ise, Gülen cemaatine mesafeli olduğu mesajını verdi; "Kimse bize misyonerlik yapmasın" dedi. Ahmet Türk, yanlış izlenenpolitikalardan dolayı Araplar ile bir köprü oluşturamadıklarını belirtti. Savunma gücü konusunun farklı algılandığını belirten Türk, şöyle devam etti: "Halk güvenliği dediğimiz zaman halkı tehlikelerden kurtarmaya yönelik çalışmalar olarak değerlendirmek lazım. Onun için halkın güvenliğini sağladığımız zaman birileri bunu, asker polis gücü kurarak bunu değerlendiriyor. Biz sivil birkurumuz. Böyle bir mantık yok. Yani güvenli bir toplum yaratmaya yönelik; eğiterek, travmaları ortadan kaldırarak, psikolojik rehabilitasyonlar yaparak,yine ihtilafları demokratik yöntemlerle çözmeye yönelik çalışmalar yaparak, halkın sivil bir bütünlüğünü sağlamaya yönelik bir çalışma yapıyoruz. Bizim farklı gündemimiz yok. Bizim gündemimiz neyse, yarınla ilgili neyi düşünüyorsak çok açık bir şekilde kamuoyuyla paylaşıyoruz. Demokratik Özerklik projemiz birayrışma projesi değildir. Bir adalet eşitlik, bir hukuk projesidir. Zaten biz hep hukukun üzerinde duruyoruz. Bizim de söylediğimiz çok açıktır. Bugün Türkiye'de demokratik bir anayasa istiyorsak bu demokratik anayasa tüm Türkiye içindir. Budemokratik anayasa içinde çözüm arıyorsak birilerinin söylediklerimizi fazla bir yere çekmesine gerek yok."
Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 00:47