Gündem
  • 1.1.2006 02:13

ÜNLÜ MANKENLER SIRDAŞLARINI DA PODYUMDAN SEÇİYOR

Her ne kadar aşksız, ilişkisiz yaşayamasak da bizi terk etmeyen, her daim hayatımızda olan sırdaşlarımızdır. Çünkü sırdaş demek dedikodu demek, kötü gün dostu demek, beraber eğlenmek demek... Elele Dergisi, son sayısında özel hayatları her zaman merak edilen ünlü mankenleri podyumlardan seçtikleri en yakın arkadaşlarıyla görüntüledi.

Dost dediğin sever de döver de

Tülin Şahin ve Nefise Karatay, tam yedi yıldır her şeylerini paylaşan iki yakın dost. Her şeylerini paylaşmaları bir kenara, birbirlerini gerektiğinde uyarmasını da bilen doğrucu arkadaşlar onlar. Biri hata yaptığında ya da yanlış bir seçim yaptığında diğeri onu uyarma görevini üstlenebiliyor; ona su atarak bile olsa! Birbirlerine bazı işlerde ‘Bak bu iş doğru değil, buna gitme!’ dedikleri çok olmuş. Aynı işlerde çalışmaktan keyif alıyorlar, çünkü birbirlerine olabildiğince pozitif enerji yüklüyorlarmış. En ufak bir sıkıntılarında bile hemen bir araya gelip dertleşmeyi de ihmal etmiyorlar tabii ki. Hatta insanların onları beraber yemek yerken görünce çok şaşırdıklarını da gizlemiyorlar. İki arkadaş, ‘Cadı kızlar, bunlar birbirlerini çekebiliyorlar mı?’ diye düşünenlere çok gülüyorlarmış.

Zor anlarda bile hep gülüyorlar


Özge Ulusoy ve Sedef Avcı’dan bizim için arkadaşlıklarını ifade eden bir fotoğraf çektirmelerini istediğimizde ikisi de, ‘Süper. İlerde çocuklarımıza göstereceğimiz çok güzel bir anı olacak’ diye konuşmuşlar aralarında. Arkadaşlıkları henüz beş senelik olmasına rağmen, ‘Ömür boyu süreceğinden hiç şüphemiz yok’ diyorlar. Mesela Sedef geçen yaz evlendiğinde, Özge çok duygulu anlar yaşamış. Bu duygu yoğunluğunu dağıtmak için düğünden önceki gece çok eğlenmişler. İki yakın arkadaşın unutamadıkları bir diğer anıları da geçen kış Amerika’ya giderken uçakta mahsur kalmalarıymış. Hava muhalefeti nedeniyle 12 saat sürecek New York yolculuğu çıkmış 19 saate. Uçak Boston’a zorunlu iniş yapınca, -16 derecelik havada tren garını bulup New York trenini beklemek zorunda kalmışlar. İki manken böyle zor anlarda bile gülmekten kırıldıklarını söylüyorlar.

En büyük keyifleri uzun sohbetler

Birbirlerinin gözlemlerine sekiz yıldır herkesten çok güvenen Ece Sükan ve Ahu Yağtu, bizim için fotoğraf makinesini aldılar ellerine ve sekiz yıldır yaşadıkları arkadaşlıklarını Elele için tekrar gözden geçirdiler. Arkadaşlıklarında en çok önem verdikleri şey objektif olmakmış. Yani birbirlerine iyi kötü her şeyi söyleyebilecek kadar açıklar! Giydikleri elbise hakkındaki fikirlerinden tutun da, ilişkilerine kadar pat pat her şeyi söylerlermiş birbirlerine. Farklı yönlerini ortaya çıkararak pekiştirdikleri arkadaşlıkları süresince, en çok uzun uzun konuşmaktan keyif alıyorlarmış. Ahu ne kadar iyi bir dinleyici olduğunu bize çıtlatıyor. Ece de saatlerce hayattan, işten ve sevgililerden konuştuklarını ekliyor. Ece ve Ahu beraber eğlenmekten, çılgınca doyasıya dans etmekten de büyük zevk aldıklarını anlatıyor.

Zıt kutuplar

Sekiz yıldır en acı anlarından en komik anlarına kadar hep beraber Deniz Akkaya ve Bilge Kara. Deniz, ‘Sen köpek beslersin, ben kedigillerdenim. Sen sebze düşkünüsün, ben ise mısır cipsine taparım. Sen sabır taşısın, bense doğuştan tez canlıyım. Sen gece kuşusun, ben ise sabah horozu. Sen dostluğumuzun büyük ablası rolünü kapmışken, ben evin hálá küçük yaramaz çocuğuyum. Podyum ışıklarından bana kalan yegane değerlim, seni seviyorum’ sözleriyle Bilge’ye olan bağllığını tüm açık yürekliliğiyle dile getiriyor.

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:20

İLGİLİ HABERLER