Gündem
  • 4.9.2003 18:16

ÜST KURUL BAŞKANLARI TOPLANTISI SONA ERDİ...

BAYRAM KILINÇER ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Ömer Dinçer, Üst Kurulları düzenleyici ve denetleyici çerçeve metninin karar teşkil etmediğini söyledi. Çalışmalarında herkesin kabul edebileceği bir metnin ortaya çıkacağını ifade eden Dinçer, bütün kurullara aynı elbiseyi giydirme tavrı içerisinde olmayacaklarını kaydetti. Başbakan Başdanışmanı Ömer Dinçer'in Başkanlığı'nda saat 10.00'da biraraya gelen Üst Kurul Başkanları toplantısı sona erdi. Milli Piyango İdaresi Sosyal Tesisleri'nde yaklaşık 5 saat süren toplantıya, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hasan Basri Aktan, EPDK Başkanı Yusuf Günay, KİK Başkanı Şener Akkaynak, RTÜK Başkanı Fatih Karaca, SPK Başkanı Doğan Cansızlar, Şeker Kurulu Başkanı Abdurrahman Özenbaş, Telekomünikasyon Kurulu Başkanı Ömer Arasıl, TAPDK Başkanı Niyazi Adalı, Rekabet Kurulu Başkanı Mustafa Parlak ve BDDK 2. Başkanı Ahmet Şirin ile diğer kurulların temsilcileri katıldı. KONULAR AYRINTILI GÖRÜŞÜLDÜ Toplantı sonrası bir açıklama yapan Dinçer, kamu yönetimini yeniden düzenleme çalışmaları sürecinde düzenleyici ve denetleyici kurumlarının yanısıra tüm kurum ve kuruluşların gözden geçirilmesine ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Yeni kamu yönetimi anlayışında, katılımcılık, hesap verilebilirlilik denetleme ve saydamlık gibi hususların yer aldığını hatırlatan Dinçer, bugün yapılan toplantıda konuların ayrıntılarının ve ortada bulunan tartışma metninin görüşüldüğünü ve düzenleyi ile denetleyici kurulların özerk, etkin ve verimli bir yapıya oturtmak için çalışmaların devam edeceğini belirtti. Bir gazetecinin kurulların özerliğinin nasıl olacağı yönündeki soruyu cevaplandıran Dinçer, tartışma metni üzerinde kurul başkanlarının görüşlerinin alındığını ve ayrıntılar üzerinde görüştüklerini ifade etti. Bu konunun bir tek toplantı ile bitecek bir süreç olarak düşünülmemesi gerektiğine işaret eden Dinçer, ''Kurulların karşılaştığı sorunları çözmek, çalışmaların etkin ve verimli bir konuma oturtmak noktasında karar verdik. Bu tartışma metni hiçbir kararı ifade etmiyor. Bunu açıklık ve rahatlıkla söylemek mümkün. Bu metin, kendi aramızda tartışmak, zihni disiplini sağlamak için hangi konular üzerinde durmamız gerektiğini gösteriyor. Herhangi bir kararı taşımıyor. Vardığımız nokta bu düzenlemenin ne bir kişinin tasarrufu, ne belirli kişilerin tasarrufu, ne de bir parti yada kurulların tasarrufları olarak görmüyoruz. Sorunu ülkenin sorunu olarak görüyoruz. Bunu hükümetin önüne bir teklif olarak götürüyoruz. Hiçbir hususun karar olarak değerlendirilmesi mümkün değil'' dedi. RTÜK, ÇALIŞMAYA DAHİL Metinde, Başbakan'ın veto yetkisine ilişkin bir düzenleme bulunduğu yönündeki soru üzerine Dinçer, ifadenin metinde parantez içerisinde belirtildiğini, başka ülkelerde benzer düzenlemeler bulunduğunu, bir alternatifi ortaya koyduklarını ve konuşulup, tartışıldığını söyledi. Dinçer, ''RTÜK'ün bu çalışmanın dışında tutulması yönünde bir talepleri bulunuyor mu?'' şeklindeki soruya, ''İçeride öyle bir talep gelmedi. Biz birçok standartlı, bütün kurullara aynı elbiseyi giydirme tavrı içerisinde değiliz. Bu mekanizmaya düzen getirmek onların kendi özel şartları içerisinde bir darboğaza sokmamak için verdiğimiz karar. RTÜK'ün böyle bir talebi yok'' şeklinde cevap verdi. Çalışma ile tartışma süreci sonrasında bir teklif metninin ortaya çıkacağını ve bunun bir taslak olmadığını vurgulayan Dinçer, kurul üyelerinin 7 ile sınırlandırılmasıyla ilgili olarak ise, ''Kesinleşmiş bir durum yok. Gerçekten bu konuda görüşler geliyor. Niye 9 değil de 7 gibi benzeri hususlar. Sürecin sonunda herkesin kabul edeceği bir taslak ortaya çıkacaktır. Çalışmamızı ise TBMM'nin açılışına kadar tamamlamak istiyoruz'' dedi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:37

İLGİLİ HABERLER