
Wall Street Journal'dan küstah çıkış: Erdoğan güç kullanırsa...
Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de askeri güç kullanması durumunda ABD ve AB'nin Türkiye'ye ortak bir tepki vermesi gerektiğini ileri sürdü.
Doğu Akdeniz'de meşru haklarını kararlılıkla koruyan ve yapılan planları bozan Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa'nın hedefi haline geldi.
Avrupa'nın farklı liderleri düzenli olarak Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan küstah açıklamalarda bulunmaya başladı.
Amerikan medyası da Başkan Erdoğan ve Türkiye düşmanlığı üzerine oturtulan kampanyanın vagonuna takıldı.
Amerikan Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, "Doğu Akdeniz'de hesaplaşma" başlığı ile yayınlanan başyazıda, Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin askeri güç kullanması halinde ABD ve Avrupa Birliği'nin (AB) ortak hareket ederek Türkiye'yi baskı altına almasını isteme cüretinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözü rahatsız etti!
Yazıda, Başkan Erdoğan'ın "Ya siyasetin, diplomasinin diliyle anlayacaklar ya da sahada yaşayacakları acı tecrübelerle anlayacaklar" ifadelerine dikkat çekildi.
"Erdoğan güç kullanırsa..."
Yazıda, geçmişte Avrupa ve ABD'nin bölgede tansiyonun idare edilmesi hususunda beraber hareket ettiği, bu defa Washington'un diyalog çağrısı yaptığı fakat meseleyi Avrupa Birliği'ne havale ettiği ifade edildi.
Yazıda, Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetimi altında, Türkiye'nin, Batı ile ilişkilerinin avantajını kullanırken, Rusya ile yakınlaşmaya başladığı bildirildi.
Türkiye'nin, başta Karadeniz olmak üzere stratejik açıdan mühim bir NATO üyesi olduğu kaydedilen yazıda, ilişkilerin kurtarılmaya değer olduğu vurgulandı.
Ancak bir başka müttefike bu şekilde gözdağı verilmesinin de bir karşılığının olması gerektiği şeklinde küstah bir iddiada bulunulan yazıda, Başkan Erdoğan'ın güç kullanması yahut mültecileri Avrupa'ya doğru serbest bırakmak ile tehdit etmesi halinde, Washington ve Brüksel'in ortak bir karşılık vermesi gerektiği ileri sürüldü.
İngiliz The Guardian ise, sözü 'Türkiye haklı'ya getirdi
İngiliz The Guardian gazetesi ise, "Akdeniz gazına hücum Yunanistan ve Türkiye'yi nasıl savaşa itiyor?" adlı bir yazı yayımladı.
Ankara ve Atina'nın bugüne kadar attığı adımları kaleme alan The Guardian, Türkiye'nin de Yunanistan'ın da haklı olduğu konular olduğunu yazdı.
Fransa ve Avrupa'nın şımarık çocuğu Yunanistan arasında artan diplomasiden de bahseden gazete, Akdeniz'deki krizin Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un dahil olmasından sonra derinleştiği bildirildi.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in, Türkiye ve Yunanistan teknik görüşmeler konusunda anlaştığı sözlerine de değinen İngiliz gazete, Yunanistan'ın NATO'nun uzlayışı çabasına itiraz ettiğini anımsattı.
Yunanistan yönetiminin yasa dışı kıta sahanlığı ısrarına deniz hukuku içtihatlarına atıflar yaparak yaklaşan gazete, bir adanın büyüklüğü, konumu, statüsü ve anakaraya olan uzaklığı gibi faktörlerin hesaba katılması gerektiğini, Meis Adası'nın Türk kıyılarından 2 kilometre, Yunan anakarasından ise 500 kilometre uzaklıkta olduğu ve Meis'in Türkiye'yi 400.000 km2 sudan mahrum bırakmasının pek olası olmadığı bildirildi.
El Pais'ten Macron iddiası
Ayrıca, İspanya'nın sol görüşlü El Pais gazetesi, Korsika'da yapılan AB üyesi Güney Avrupa Ülkeleri Zirvesinin sonuç bildirisinde Fransa'nın Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) tarafından istenilen Türkiye karşıtı sert ifadelerin, İspanya ve İtalya'nın girişimi ile yumuşatıldığını ileri sürdü.
O ülkelerin Erdoğan korkusu!
Haberde, Türkiye ile toprak geriliminde önemli bir artış yaşayan GKRY ve Yunanistan'ın, Ankara'ya sert mesaj verilmesi için baskı yaptığı, ama diplomatik kaynaklara göre İspanya ve İtalya'nın çok daha temkinli olduğu ve gerginliğin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aşırı bir karar verebileceği noktaya gelmesini önlemek istediği belirtildi.
İtalya ve İspanya'nın bu hususta Almanya'nın pozisyonlarına daha yakın, yani Berlin için kilit bir ülke olan Türkiye ile her zaman bir anlaşma arayışından yana olduğu ifade edilen haberde, Macron'un gerçek müzakerelerin yapılacağı 25 Eylül tarihindeki Avrupa Konseyi'ne taşımak istediği yaptırımları, sonuç bildirisine koymayı başaramadığı kaydedildi.
İspanya, Almanya ve İtalya gibi ülkeler bir müzakere yapılmasını savunurken Fransa Cumhurbaşkanı Macron ise açık bir şekilde gerilim yaşadığı Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a karşı güçlü bir mesaj göndermek istiyor.
Güncellenme Tarihi : 11.9.2020 17:12