
YASAK AŞK, 'EŞEK' VE ŞANTAJ!
İlişkisini ailesine söylemekle tehdit ederek para isteyen çeteye önce 5 bin, sonra da 7 bin YTL veren S.G., çete lideri Rifat Oğur ve Derya Eren'i kol kola görünce oyuna getirildiğini anlayarak şikayetçi oldu. Oğur liderliğindeki çetenin küçük yaştaki kızları, ‘eşek’ olarak adlandırdıkları varlıklı kişilerle tanıştırıp, şantaj ve tehditle para sızdırdıkları da ortaya çıktı. Çete üyesi 7 kişi tutuklandı.
Cumhuriyet Savcısı'nın hazırladığı iddanameye göre olay şöyle gelişti: İzzet Baysal Caddesi üzerinde mağazası bulunan evli ve 1 çocuk annesi S.G., 12 Kasım 1999'daki Düzce depreminin ardından kalıcı konutların yapımı için Ankara'dan Bolu'ya gelen müteahhit Derya Eren'le tanıştı. İddiaya göre S.G., bir akrabasının kalıcı konutlardan hak sahibi olması nedeniyle tanıştığı Derya Eren'le 4 yıl boyunca aşk yaşadı. Daha sonra S.G., Derya Eren'den ayrılmak istedi. Ancak Derya Eren, S.G.'nin eşinden boşanarak kendisiyle evlenmesini istedi. S.G.'nin teklifini kabul etmemesi üzerine Derya Eren, yaşadıkları ilişkiye S.G.'nin eşine ve ailesine söyleyeceğini belirtip, arkadaş olarak çektirdikleri fotoğraflarla şantaj yapmaya başladı. Derya Eren, şantajına boyun eğmeyen S.G.'yi 2 defa zorla ormanlık bir alana götürerek, parasını ve cep telefonunu da gasp etti. S.G., bir türlü peşini bırakmayan Derya Eren'in baskısı nedeniyle psikolojik tedavi gördü.
ÇETE DEVREYE GİRDİ
2004 yazında Derya Eren, işyerinden aracıyla evine gitmek için çıkan S.G.'yi takip etti. Eren, İzzet Baysal Devlet Hastanesi yolunda S.G.'yi aracıyla sıkıştırarak durdurdu. Bu sırada S.G., kısa süre önce tanıştığı, kendisine ilgi duyan ve Derya Eren'den kurtulmasına yardımcı olacağını söyleyen bir fabrikanın genel müdürü Mustafa Benli'yi arayarak yardım istedi. Kısa süre içinde olay yerine gelen Mustafa Benli, S.G.'yi aracından idirmeye çalışan Derya Eren'in koluna girerek uzaklaştırıp sakinleştirdi. S.G.'nin evine gitmesinden sonra gelen Rifat Oğur ve birkaç adamı ise Derya Eren'i tartaklayarak, S.G.'nin peşini bırakmasını istedi.
ÇETE ŞANTAJA BAŞLADI
Daha sonra Rifat Oğur ve yardımcısı Bülent Akkuş, bu olay karşılığında S.G.’den önce 5 bin, sonra da 7 bin YTL para istedi. Derya Eren’i dövmelerini istemediğini belirterek parayı vermek istemeyen S.G, bu sefer de çete tarafından tehdit edilmeye başlandı. Derya Eren ile yaşadığı ilişkiyi ailesine anlatacaklarını söyleyerek şantaj yapan, hatta ailesini de zarar vermekle tehdit eden çetenin baskısına dayanamayan S.G. önce 5, sonra da 7 bin YTL'yi çete lideri Rifat Oğur'a teslim etti.
KOL KOLA GÖRDÜ, SAVCILIĞA BAŞVURDU
2007 yılı başında Derya Eren'i çete lideri Rifat Oğur'un işyerinde Oğur ile samimi bir şekilde sohbet ederken, kendisine yardım edeceğini söyleyen Mustafa Benli'yi de yine Rifat Oğur ve yardımcısı Bülent Akkuş ile birlikte caddede samimi bir şekilde gezerken görünce kendisine oyun yapıldığını anlayan S.G., Derya Eren ve çetenin baskısının devam etmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurdu. Savcılığın talimatıyla harekete geçen Bolu Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Mart 2007'den itibaren Rifat Oğur ve Bülent Akkuş'un telefonlarını dinlemeye aldı.
S.G.'YE OYUN OYNAMIŞLAR
Polisin yaptığı çalışmada Oğur ve Akkuş'un sürekli birbirleriyle görüştükleri, bu görüşmelere çete üyesi Orhan Altınkaynak'ın da katıldığı, ayrıca Rifat Oğur'un Derya Eren'le de görüştüğünün tespit edilmesi üzerine soruşturma derinleştirildi. Yapılan araştırmada Derya Eren'in, Rifat Oğur ve adamları tarafından dövülme olayının, S.G.'den para almak için düzenlenen bir senaryo olduğu ve dayak olayının yaşanmadığı halde yaşanmış gibi S.G.'ye anlatıldığı belirlendi.
‘ORPAŞ’ İLE PARA TOPLADILAR
Polisin örgüte yönelik yaklaşık 4.5 ay süren takibi sonucunda, ‘Papaz, Saddam, Hacı, Laz ve Ankaralı’ gibi kod adlarını kullanan çete üyelerinin ‘eşek’ olarak adlandırdıkları varlıklı kişilerden para koparmak için kendi çevrelerinde tanıdıkları ve ‘Orpaş’ (O....u Pazarlama A.Ş.) adını verdikleri organizasyonla, küçük yaştaki kızları kullandıkları ortaya çıkarıldı. Bu yolla bir çok kişiden para koparan çetenin E.A. adlı kadın muhasebiciden tehdit yoluyla haraç aldığı, N.S. ve E.K. adlı kişilerden baskı, tehdit ve şantajla para kopardıkları da belirlendi. Çetenin bir çok eylem planını ise gerçekleştiremediği belirlendi.
‘PKK İTİRAFÇISIYIM’ DEMİŞ
Çete lideri Rifat Oğur'un 20 yıl önce Diyarbakır'dan Bolu'ya geldiği ve kendisini itirafçı olarak lanse ederek toplumda yer edinmeye çalıştığı ve bu sayede sempati kazandığı, kamu kurum ve kuluşlardaki üst düzey yöneticilere her ortamda PKK terör örgütüne karşı itirafçı olarak Diyarbakır'ı terk etmek zorunda kaldığını aktararak statü kazanmaya çalıştığı tespit edildi.
Rifat Oğur ve Bülent Akkuş'un, Bolu'da kendilerini Sedat Peker'in adamları gibi gösteren Orhan Altınkaynak ve Zafer Öksüz'ü çeteye kazandırdığı ve bu kişilerin uzun cezaevi geçmişleri nedeniyle halk üzerinde baskı ve korku yaratmaya çalıştıkları tespit edildi.
12 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Çeteye yönelik 4 ay önce yapılan eş zamanlı operasyonla çete lideri Rifat Oğur, yardımcısı Bülent Akkuş, çete üyeleri Derya Eren, Orhan Altınkaynak, Zafer Öksüz, Münevver Kaya, Şeref Ünlü, Zeki Yüksel, İlhami Kaya, Mustafa Benli, Müdür Şahin ve Feryat Sömer gözaltına alındı. Çete üyelerinin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda 3 tabanca, 5 av tüfeği, 1 dürbün, 38 fişek, 1 kılıç, 1 cop, 1 sopa, 4 şarjör ele geçirildi. Yapılan aramalarda çetenin eylemlerinde kullandığı bilgisayar, cd ve kasetlere de el konuldu.
7 KİŞİ TUTUKLANDI
‘Haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla silahlı örgüt kurmak, yönetmek, üye olmak, yağma, tehdit, hakaret, şantaj, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve 616 sayılı yasaya muhalefet’ suçlarından adliyeye sevk edilen örgüt üyelerinden Rifat Oğur, Bülent Akkuş, Mustafa Benli, Derya Eren, Orhan Altınkaynak, Müdür Şahin ve Şeref Ünlü tutuklanırken, diğerleri tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Çete üyelerinin önümüzdeki ay Ankara 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmalarına başlanacak.