Gündem
  • 1.7.2025 22:00

Zafer Partisi'nde CHP depremi: Genel Başkan Yardımcısı istifa etti!

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın parti üyelerinin CHP'nin Saraçhane'deki mitingine katılmalarını yasaklamasının ardından, partide kriz patlak verdi.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, il ve ilçe teşkilatlarına gönderdiği yazıda, CHP'nin bugün Saraçhane'de yapacağı mitinge gidilmeyeceğini belirtti. Yazıda, "Bugün yapılacak CHP'nin Saraçhane'deki etkinliğine Zafer Partisi teşkilatlarından hiç kimse katılmayacaktır" ifadeleri yer aldı.

ÖZDAĞ'IN YASAK KARARININ ARDINDAN PARTİDEN İSTİFA ETTİ
Özdağ'ın yasak kararının ardından Zafer Partisi'nde istifa depremi yaşandı. Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bartu Soral sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yasak kararı nedeniyle istifa ettiğini söyledi.

Son Dakika... Zafer Partisi'nde 'Saraçhane' çatlağı: Genel Başkan Yardımcısı Bartu Soral istifa etti!

Soral, söz konusu kararını sosyal medya hesabından şu ifadelerle paylaştı:

"Anayasal ve yasal haklarımızın tamamen askıya alındığı, muhalif olanlara zenci muamelesi yapıldığı bir dönemde Sayın Ümit Özdağ’ı hukuksuzluğun pençesinden almak en önemli ve tek görevdi; bunun için hep beraber gayret gösterdik.

Türkiye’nin son 23 yılda AKP iktidarı ile karşılaştığı ekonomik, sosyal ve hukuki sıkıntıları ortada… bu tespitleri sürekli yapıyoruz.

Ancak tespit yapmak yetersiz; çözüm de bulmak ve milletin önüne koymak zorundayız. Bu yıkımı toparlayabilmek ve Atatürk devrimini tamamlayabilmek için “adeta 1923’teki gibi bir kurucu kadro” gerekiyor. 

Nitekim 21 Mayıs tarihli, altta alıntıladığım X mesajımda bu konuya şu sözlerle değinmiştim; 

“(…) ben, gerek toplumun Atatürkçü, aydın, entellektüel kadrolarına ulaşmak ve onları partiye katarak toplumsal sinerji yaratma noktasında gerekse ideolojik bakış ve davranış biçimi olarak partiye egemen olan eğilimin bugünün ihtiyaçlarına cevap vermede eksik kaldığını düşünüyorum.”

Ben, “kurucu kadro” diye tanımladığım kadro içinde, Türker Ertürk, Ümit Kocasakal, Adnan İslamoğulları, Ahmet Yavuz, Servet Avcı ve adını anamadığım kamuoyunda karşılığı olan, Atatürkçü, birikimli, tecrübeli isimlerin olması gerektiğine inanıyorum. 

Zafer Partisinin kurumsal ve ortak akılla yönetilen bir kadro partisine dönüşmesi gerektiğine inanıyorum. 

İktidarı hedefleyen, bugünkü bölgesel ve ülkesel kaos ile baş edebilecek bir parti için böyle donanımlı bir kadroyu ve ortak akılla yönetimi zorunlu görüyorum. 

Tabii bu isimler: “gel beraber siyaset yapalım” gibi bir çağrı ile değil, ortak akıl, ortak yönetim taahhüdü ile ikna edilebilir. 

Zaten kadro partisinin özünde bu temel olgu yatar.

Ancak Sayın Ümit Özdağ’ın genel başkan olarak bu konudaki yorumları ve tercihleri her zaman benimkinden farklı oldu. 

Hukuksuz tutukluluğu sonrasında da kadro, kurumsallaşma ve Atatürkçü cenaha açılma konusunda yine aynı noktada durduğunu görüyorum.

Tabii hukuksuz tutukluluğundaki zorlu süreçte siyaset yapış şeklini değiştirme kararı da almış olabilir.

Elbette tamamı kendi takdirleridir. Partinin genel başkanıdır, tercihlerine saygı duyacağız. 

Ancak, Atatürkçülük devrimciliktir. Üniter yapının korunmasıdır, milliyetçiliktir, devletçiliktir, halkçılıktır, liyakattır, bilimdir, hukuktur, mücadeledir. Türkiye Cumhuriyeti bu geçtiği süreçte Atatürkçülüğe adeta su gibi hava gibi ihtiyaç duymaktadır.

Maalesef söylemekle Atatürkçü olunamıyor… Eylemle olunuyor…

Güncellenme Tarihi : 1.7.2025 21:44

İLGİLİ HABERLER