15 Temmuz sonrası terörle mücadelede neler yapıldı?

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarınca düzenlenen 15 Temmuz hain darbe girişimi Türk halkının cesareti ve kararlılığı sonucu bastırılmıştı. Darbe girişiminin ardından terörle mücadelede önemli gelişmeler yaşandı. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı Harekatı ve Kandil operasyonlarıyla terör örgütlerine ağır darbeler vuruldu.

15 Temmuz hain darbe girişiminin halkın destanı ile püskürtülmesinin ardından Türkiye terörle mücadelede bambaşka bir aşamaya geçti. Önce Fırat Kalkanı Operasyonu, ardından Zeytin Dalı Harekatı ve Kandil operasyonları ile teröristlerin inlerine girildi.

AK Parti Konya Milletvekili Dr. Leyla Şahin Usta, 15 Temmuz'dan sonra terörle mücadelede yaşanan gelişmeler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Şahin'e göre terörle mücadeledeki ivmelenmenin ana nedeni TSK'nın FETÖ'den temizlenmiş olmasıydı.

İşte Leyla Şahin'in açıklamalarından satırbaşları;

15 TEMMUZ'DA DARBECİLER BAŞARILI OLSAYDI NELER OLURDU?

"15 Temmuz darbe girişiminin başarılı olması durumunda Türkiye, Suriye'den beter bir durumda olurdu. Darbecilerin planı bu ülkeyi bölüp parçalamak ve savaş ülkesi haline getirmekti. Türkiye diye bir şey kalmazdı aslında. Sınır anlamında koprunurdu fakat içerde bölünmüş, parçalanmış, terör örgütlerine yuva haline getirilmiş ve iç savaşın hakim olduğu bir ülke haline gelirdik."

Leyla Şahin, FETÖ'cülerin TSK'yı zaafa uğratmaya çabaladığını açıkladı ve yapılan temizlik ile terörle mücadelenin ivme kazandığını ifade etti.

TSK'YA ZARAR VEREN FETÖ'CÜLER BİR BİR TEMİZLENDİ

"15 Temmuz'dan sonra terörle mücadele konusunda ivmelenmenin en büyük nedeni asker ve polis içerisindeki FETÖ yapılanmalarının çökertilmiş olmasıdır. Bakın darbe girişiminden hemen sonra Fırat Kalkanı Harekatı yapıldı, Ardından Afrin'e Zeytin Dalı Harekatı ve sonunda Kandil Operasyonu... Daha öncesinde harekatlar ve operasyonlar yapılırken demek ki bu yapılanmalar operasyonlara zarar veriyordu. FETÖ'nün asker ve polis içerisindeki yapılanmaları terör örgütlerini koruyan ve kollayan tarzda hareket etmişlerdi.

TSK, bu yapılanmaların yüzünden hem zaman kaybetti, hem emek kaybetti hem de ekonomik anlamda ciddi zararlara uğradı. 15 Temmuz'da bu milletin darbeyi püskürtmesiyle birlikte öncelikle bu hainler TSK'dan ve diğer kurumlardan temizlendi. Bu temizlik yapılan operasyonlara bir ivme getirdi. Bugün yaptığımız sınır ötesi operasyonlarda terör örgütlerine karşı ciddi bir zafer elde ettik. FETÖ'cüler TSK'yı zaafa uğratıyordu; onlardan kurtulmak TSK'yı daha etkin ve güçlü bir hale getirdi. FETÖ'cü hainler Türkiye için çalışan insanlar değildi. Başka ülkelere ve istihbarat örgütlerine bağlı insanlardı."

15 TEMMUZ'DAN SONRA SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİ...

"Sistem değişikliği ile ilgili ilk işareti biz halkımızla 16 Temmuz'da vermiştik. Darbecilerin yakalanması ve mahkemelere sevk edilmesiyle birlikte Türkiye'de yeni bir döneme girildiği ortadaydı. İçerdeki hainler görünür vaziyette değildi. 15 Temmuz ile birlikte görünür hale geldiler. Bunların kimseye bir haksızlık yapılmadan temizlenmesi süreci zor bir süreçti. Ama bu noktada gerçekten ciddi çalışmalar yaparak bir noktaya geldik. Hala kripto olabilecek isimler olabilir. Yapılan ihraçlar da zaten bu terör örgütüne mensup olanların gözünün yaşına bakılnmadığını gösterdi."

"SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİ ZOR OLMADI"

"Sistem değişikliği özellikle teröle yapılan ciddi mücadele sonucunda zor olmadı. Hainlerin temizlenmesi sistem değişikliğinde zor bir süreç yaşamamamıza neden oldu. Vatandaşımız da 16 Nisan'da yapılan referandumda ciddi bir destek verdi. Bizi güçlü kılan ise halkın iradesi ile sistem değişikliğinde aynı noktada olmamızdı. Bu ülkede halkın gücü ve iradesi arkanızda yoksa hiçbir şeyi değiştiremezsiniz. Biz 15 Temmuz'da bunu yaşadık. Halk, 16 Temmuz sabahı "Biz sizin yanınızda değiliz darbeciler" dedi. Halk, kendi iradesini kimseye vermedi ve doğru yerde Cumhurbaşkanı'nın yanında yer aldı ve arkasında durdu. Sistem değişikliğinde zorlandığımızı söyleyemem..."