ABD ajanı Suriye'de İran askeri danışmanını öldürdü

'ABD ajanı Suriye'de İran askeri danışmanını öldürdü': Üst düzey komutan

İran'ın Hatemül Enbiya Karargahı Komutan Yardımcısı Muhammed Cafer Esadi, İranlı askeri danışman Kiomars Purhaşimi'nin Suriye'de ABD adına hareket eden bir casus tarafındanöldürüldüğünü duyurdu.

Asadi,İran haber ajansına yaptığı açıklamada, "Halep'teki komutanımızın şehit olmasından bir Amerikan ajanı sorumluydu" dedi.

Cinayetin arkasında bir Suriyeli generalin olduğu iddialarını reddeden Trump, bunları "İran ile Suriye arasında anlaşmazlık çıkarmayı amaçlayan İsrail propagandası" olarak niteledi ve bu tür iddiaların Batı'dan kaynaklandığını vurguladı.

İran Devrim Muhafızları Ordusu'nda (IRGC) danışman olan Tuğgeneral Pourhashemi, 28 Kasım'da Halep'te öldürüldü. Başlangıçta, suikastına ilişkin ayrıntılar açıklanmadı.

Ancak Çin'in Ankara'daki CGTN televizyonunun bir muhabiri, Pazar günü, Pourhashemi'nin Halep'teki ortak operasyon odasında yapılan toplantı sırasında bir Suriye subayı tarafından vurulduğunu iddia etti; ancak bu iddia Tuğgeneral Asadi tarafından yalanlandı.

Suriye ordusunun karşı karşıya olduğu zorlukları daha da açıklayan Asadi, "Bütün dünya onlara karşı seferber olmuşken, yiyecek ve suya neredeyse hiç sahip değiller." dedi.

Ukrayna'da devam eden çatışma nedeniyle Rusya'nın Suriye'deki zorluklarına da değinen Putin, "Ruslar uzun süredir çıkmazda, NATO'nun dayattığı savaş nedeniyle pek bir şey yapamaz durumdalar." dedi.

Libya ile paralellik kuran Asadi, Suriye'de hesap verebilirliğin belirsizleştiğini öne sürerek, "Suriye'de artık hesap verebilirlik yok; her cinayetten herkesi sorumlu tutabilirsiniz" dedi.

General Kasım Süleymani tarafından Suriye'de kurulan "Ulusal Savunma Kuvvetleri" hakkında Asadi, "Bu güç, General Süleymani zamanında büyük zorluklarla oluşturuldu, ancak Suriye ordusu bunu sıcak karşılamadı. Esad'ın kendisi bile gönüllülerin neden silaha sarılması gerektiğini anlamadı." yorumunu yaptı.

Yoğun ikna çalışmaları sonucunda yaklaşık 120 bin kişinin bu birliğe katıldığını ve bu sayede o dönemde orduya önemli katkılarda bulunulduğunu aktardı.

Ancak Asadi, bu gücün gerilemesine hayıflanarak, "Militanlar Türkiye yakınlarındaki İdlib'de toplandığında, Amerikalılar ve İsrailliler onlara silah sağladı, Ulusal Savunma Güçleri ise devre dışı bırakıldı, sayıları 120.000'den 20.000'e düştü." dedi.

Direniş güçleri ile mevcut Suriye yöneticileri arasındaki olası gerginliklere değinen Asadi, her ülkede belirli bir etikete ihtiyaç duymayan vatanseverlerin bulunduğunu belirtti.

Asadi, "İsrail'in şu anda Suriye'ye dayattığı aşağılanma, Suriye'nin gururlu gençliğinin kesinlikle bir tepki vermesine yol açacaktır" dedi.

"Suriyeli vatanseverler bu rezalete ve saldırganlığa gelecekte mutlaka cevap vereceklerdir" dedi.