Medya
  • 18.12.2003 13:34

ALBAYRAK'TAN OLAY SÖZLER : KANAL 7'NİN SHOW TV'DEN FARKI KALMADI

- Medyada güçlenmek mi istiyorsunuz? Yok. Ben hiçbir zaman medyayı güç olarak görmedim. Medya bir güç değildir. Eğer siz ahlaken, fikren, kafa ve fikir olarak güçlüyseniz, zaten güçlüsünüz. Televizyonla güçleniyorsanız, zaten acizsiniz. Zaten yakın tarihte baktığınızda medyanın güç olmadığı ortaya çıkmıştır. Niye televizyonculuk dedik? Gazetecilik yapıyoruz. Bazı şeyler kendiliğinden geliyor. Bir kadro kuruyorsunuz. Kadrolarınız sizi zorluyor. Belki bundan sonra dergicilik yapacaksınız. Belki ufukta başka şeyler görünecek. 100 binin üzerinde satan bir gazete var bugün. - Televizyonla ilgili planlarınız nedir? Ulusal kanal olacak. Haber ve eğitim ağırlıklı olacak. - Kanal 7 ile kıyaslarsak, onun çizgisinde mi olacak? Hayır. Kanal 7'nin bana kalırsa Show TV'den çok büyük bir farkı yok. Ben Türkiye'deki kanalların çizgilerini olumlu bulmuyorum. Kanal 7 diye ayırmak istemiyorum. İçlerinde en iyilerinden bir tanesi Kanal 7'dir. İnsanların eğitime ihtiyacı var. Paparazzi ağırlıklı kanalların insanların ahlaki yapılarını bozduğuna, ruhsal yapılarını bozduğuna inanıyorum. - Satın alma işlemleri bitti mi? Tabii. Sinop Radyo Televizyon diye bir kanaldı. Ulusal yayın için gerekli müracaatı yapıp, onun paralarını yatırdık. Şu anda ulusal bir kanalımız var. - Ne zaman yayına geçeceksiniz? 2004 yılının ortaları gibi. Çok acele etmeyi düşünmüyoruz. Türkiye'deki mevcut televizyonculuğun çok dışında bir televizyonculuk düşünüyoruz. Butik televizyonculuk dediğimiz bir konsept. Yapmadan, içine girmeden birtakım gerçekleri görmek mümkün değil. Zamanla birtakım şeyleri daha iyi göreceğiz. Sonuçta bu, ticari bir kuruluş. Reklam alacak, reklamla ayakta duracaksınız. Belki birtakım kararlarımızı esnetmek gerekecek. Mevcut televizyonculuk ortasında bir yere getireceğiz belki. Kime yakın derseniz? CNN ve NTV'ye yakın olacak. - Türk medyasında en çok kimi okursunuz? Ben Sabah, Hürriyet ve Yeni Şafak'ı sürekli takip ediyorum. Mehmet Barlas'ı çok yoğun takip ediyorum Altanları takip ediyorum. Gülay Göktürk çok sevdiğim bir yazar. - Ama Barlas ve Göktürk'ü kaybettiniz. Kaybetmedik. Önemli değil, ben okurum. Ben Mehmet Barlas'a şunu söyledim: "Ayrıldığının 15. günü bunu bize yapmaya hakkın yok" dedim. Mehmet Ağabey de üzüldü. O sandı ki bizden ayrıldığı için söylediğim. "Ağabey benim söylediğim, bizi Mehmet Barlas'sız bırakmaya hakkının olmadığıydı" dedim. "Yeni Şafak veya bir başka yer. Önemli olan senin yazman" dedim. Nerede yazdığı hiç önemli değil, önemli olan sevdiğim Mehmet Barlas'ın yazıyor olmasıdır, zevkle de okurum. Fatih Altaylı'yı zevkle okuyorum. Türkiye'de en büyük gelişmelerden birini aslında Fatih Altaylı yapmıştır. Gelişmiştir. - Neye göre gelişmek. Neyi kastediyorsunuz? Eski Fatih Altaylı değil, eski hırçınlığı yok. Yaşının verdiği bir olgunluk var. Eskiden Fatih Altaylı'yı izlerken rahatsız olurdum ama şimdi zevkle izliyorum. Mesela Milliyet gazetesinin bugünkü durumuna çok üzülüyorum. - Neden? Çünkü hak ettiği yerde değil. Bir markaydı Milliyet. Olmaması gereken bir yere geldi. Cumhuriyet'i bazen takip ederim ve itibar da ederim. İlkeleri vardır. Dünya gazetesini işimiz gereği takip ederiz. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:16

İLGİLİ HABERLER