ATA'DAN MÜTHİŞ SAHNE ANILARI...

10 yıldır sahnede stand-up yapan Ata Demirer, herkesin şovmen olamayacağını düşünüyor. Demirer'in imalı sözleri ve sahnede yaşadığı birbirinden ilginç anılara çok şaşıracaksınız. İşte o anılar...
Herkes şovmen olamaz
Ata Demirer, herkesin şovmen olamayacağını söyleyerek sahnedeki birbirinden ilginç anılarını anlattı.
10 yıldır sahnede stand-up yapan Ata Demirer, süreç içerisinde bir çok kişinin bu tarz gösterileri denemesine karşın ancak birkaç ismin başarılı olabilmesini NTV'deki 'Gece Gündüz' programında şöyle değerlendirdi:
"..İşin içinde para var ya, 'Cem Yılmaz çok para kazandı, stand-up'ta bir nefes aldı, bu işe gönül veren vermeyen, ben de yapabilirim, ben aslında arkadaşlar arasında çok komiğim' diyenler kendilerini buraya attılar. Ama burası çok korkunç bir yerdir. Eğer hazırlıksız yakalanırsan, esler başlarsa ve anlattığın sadece sana komik geliyorsa, eğer gerçekten komik bir fikrin var ama anlatmayı bilmiyorsan, seyirciye geçiremiyorsan ve her şeyden önemlisi kalbinle ve gözünle bunu yapamıyorsan ve bir üç kağıt olduğunu hissederse seyirci hayatta girmez. Bunun için yaratılmış olmak lazım. Bu yetenekler başka yetenekler."
SAHNEDEKİ KOMİK ANILAR
Uzun yıllardır bir çok gösteri gerçekleştiren Ata Demirer, şovmen olabilmenin ince detaylarından birinin de sahnede başa gelebilecek ani olaylar karşısında kişinin nasıl durduğu olduğunun altını çizdi.
Bu duruma örnek olarak yaşadığı bazı olayları izleyenlerle paylaşan Ata Demirer'in başına bakın sahnede neler gelmiş:
"-Bir keresinde bir reklamla ilgili bir şaka yaptım. O reklamda oynayan adam da salondaymış. 'Bakın anlattığınız gibi değilim' diye reklamda oynayan karakter sahneye çıktı. Bir diş hekimi şakasıydı ve o diş hekimini oynayan kişi sahneye geldi. Buz gibi oldu salon. Bostancı'daki 2500 kişilik salonda oldu bu.
-Bir kadın fenalaştı bir keresinde. O kadar çok şey oldu ki hepsini hatırlamıyorum.
-Mesela biriyle ilgili bir şaka yaptım, meğerse salondaymış. Etrafı buz gibi oldu.
-İnanılmaz şeyler gelir başınıza sahnede. Bir keresinde polis bastı bir yerde oynarken. Bir gece kulübü gibi bir yerdi. Polis, rutin kontrollerini yapıyordu. Bir anda ışıklar yandı ve o an benim başımda bir takke vardı. Ben donmayı tercih ettim ve polis gidene kadar öyle kaldım ben. Işık kapandı ve ben tekrar oyuna gidince de bir alkış geldi. Bunlara hazırlıklı olacaksınız"
SEYİRCİYE KAPRİS YAPMA ŞANSIN YOK!
Demirer, yıllar içerisinde edindiği tecrübesini de izleyenlerle paylaştı:
"Anadolu'da 'Ben bu şehre bir daha gelmeyeyim' dediğim bir iki şehir oldu ama sonra anladım ki bu işin cilvesi bu. Aynı şehre ikinciye gittiğimde çok daha komik ve daha önce hiç yapmamışız gibi geceler de oldu. Bu işin cilvesi bu. Ben şuna inanmam, 'ben elektrik alamadım, gülmediler, ben onları güldürmek zorunda mıyım?' böyle bir kapris şansınız yok. Bilet almışlar gelmişler. İsterlerse mum gibi dururlar 100 dakika. Sen burada kan ağlasan da o gösteriyi sonuna kadar yapmak zorundasın. Elektrik alamazsan da oynayacaksın. O zaman yıkılmaz oluyorsun."
Televizyon Gazetesi