Medya
  • 25.7.2005 11:39

AVRUPA BASININDA BUGÜN

LONDRA (İHA) - Avrupa basınında bugün; Londra''da polis tarafından öldürülen Brezilyalı gençle ilgili değerlendirmeler, Irak''ın işgalinde oynadığı rolün İngiltere''yi daha büyük bir hedef durumuna getirip getirmediği tartışması ve Afganistan''da yasal afyon üretimi planları öne çıkıyor. Tüm gazetelerde öne çıkan başlıca konu, İngiltere''de polisin terörle mücadele taktikleri. Tartışmaları alevlendiren konu ise, Londra''daki saldırılarla ilgisi olduğu şüphesiyle Brezilyalı bir gencin Cuma sabahı polis tarafından öldürülmesi ve ardından bu kişinin masum olduğunun ortaya çıkması. Daily Telegraph, ''''Başka masumlar da vurulabilir'''' başlığı altında, Londra Emniyet Müdürü''nün yaptığı açıklamalara atıfla, ''''Bombacı avı yoğunlaşırken başka trajediler de yaşanabilir'''' diyor. Independent, öldürülen Brezilyalı genç Jean Charles de Menezes''in büyük bir fotoğrafının yanına ''''Yanlış zamanda, yanlış yerde'''' başlığını atıyor. Financial Times bu sabah, ''''Terörle mücadele taktikleri konusunda baskı artıyor'''' diye yazıyor ve polise verilen ''''öldürmek için ateş et'''' talimatıyla ilgili tartışmalara dikkat çekiyor. Guardian gazetesi ise, Menezes''in yaşamının son dakikalarını aktardığı kapak haberine, ''''Kısa bir yürüyüş, 2 numaralı otobüse biniş: Ölüme sıradan bir yolculuk'''' başlığını atıyor. Gazete, sivil polislerin Menezes''i öldürmesiyle sonuçlanan Cuma sabahıyla ilgili yanıtlanmamış sorular bulunduğunu yazıyor. ''''Polise intihar bombacılarını durdurmak için verilen ''öldürmek için ateş et'' talimatının ilk sonucunun masum, genç bir adamın ölümü olması tam bir felaket. Elbette tetiği kimin ya da kimlerin çektiği sorusu sorulacaktır; ama daha önemlisi, Jean Charles de Menezes''i ''şüpheliler'' listesine alarak izlemeye başlamaya kimin, neden karar verdiği.'''' Guardian, Cuma sabahı yaşananlarla ilgili henüz yanıtlanmamış başlıca beş soruyu şöyle sıralıyor: ''''Polisin Menezes''ten şüphelenmesinin sebebi neydi? Neden o sabah evden çıktığında yakalanmadı? Neden bir otobüse binmesine, oradan da tren istasyonuna girmesine izin verildi? Eğer varsa, ''ateş etme'' emrini kim verdi? Ve polis, Menezes''i vurmadan önce tam olarak nasıl bir uyarıda bulundu?'''' ''''LONDRA POLİSİ HAKETTİĞİ LİDERLER TARAFINDAN MI YÖNETİLİYOR?'''' Guardian gibi Daily Telegraph da başyazısında, yanıt aranan soruları tartışıyor. Ancak gazetenin soruları sadece Menezes''in öldürülmesiyle ilgili değil. Daily Telegraph, Londra''ya düzenlenen ilk saldırılarla ilgili de açıklığa kavuşmamış konular olduğu görüşünde. ''''Menezes''in ölümüyle ilgili ayrıntılar net değil; ama polisin, şüphelendiği kişinin bir tren vagonuna girmesine izin vermesi oldukça garip. Ardından akıllara gelen soru, Londra Emniyet Müdürü Sir Ian Blair''in, Menezes''in öldürülmesinden altı saat sonra, neden bu kişinin yürütülen soruşturmayla ''doğrudan bağlantılı'' olduğunu açıkladığı.'''' Gazeteye göre bu, Londra Emniyeti''nin, 7 Temmuz saldırılarından bu yana yaptığı çelişkili açıklamaların son halkası. ''''7 Temmuz saldırılarıyla ilgili olarak polisin verdiği ilk bilgiler, patlamaların farklı zamanlarda olduğuydu. Daha sonra bu açıklama değiştirildi'''' diye yazan Daily Telegraph, 7 Temmuz''un dördüncü bombacısının kimliğinin, ilk önce FBI tarafından bir Amerikan gazetesine sızdırıldığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor: ''''Evet; Londra polisi diğer üç bombacıyı çabuk belirledi, ama bu kişiler kendilerini gizlemek için bir çaba göstermiyorlardı. Arkalarında doğum belgelerini bile bırakmışlardı. İkinci saldırılarda ise, dört saldırgan, 7 Temmuz sonrasında alarmda olması gereken bir ulaşım sisteminden koşarak kaçmayı başardı. Bu kişilerin, uzun yıllardır radikal grupları izleyen ve inceleyen polisin kayıtlarında bir yerlerde bulunduğunu düşünmek yanlış olmaz. ''Acaba polis, hakettiği liderler tarafından mı yönetiliyor?'' sorusu aklımızda. Daily Telegraph olarak, polis teşkilatının demokratik bir kontrol mekanizması içine girmesi konusunda çağrılar yapıyorduk. Bu, artık bir zorunluluk.'''' IRAK''IN İŞGALİ, İNGİLTERE''Yİ HEDEF DURUMUNA GETİRDİ Mİ? Londra saldırılarıyla gündeme gelen bir diğer tartışma, Irak''ın işgalinde oynadığı rolün İngiltere''yi daha büyük bir hedef durumuna getirip getirmediği. Independent gazetesi bu konuyu ve saldırıların devam ettiği Irak''taki son durumu, Irak Savaşı döneminde Savunma Bakanı olan ve şu anda İşçi Partisi''nin Avam Kamarası''ndaki Grup Başkanı Geoff Hoon''la yaptığı özel mülakatta ele alıyor. Hoon, Irak konusunda yaptıkları en büyük hatayı şöyle anlatıyor: ''''Hatamız, ne kadar büyük bir direnişle karşılaşacağımızı öngörememek oldu. İnsanların, demokratik bir topluma karşı hangi boyutlarda şiddet uygulayacağını düşünemedik. Ama, ister Bağdat''ta olsun ister Londra''da, intihar bombacılarıyla eylem düzenleyecek kadar ileri giden kişilerle uğraşmak hiç kolay değil.'''' Independent, düşünce kuruluşu Chatham House tarafından yayınlanan bir raporda varılan ''''Irak Savaşı''nın İngiltere''yi daha büyük bir hedef haline getirdiği'''' sonucuna katılıp katılmadığını sorduğunda, Geoff Hoon şu yanıtı veriyor. ''''Biz hep hedeftik. Irak Savaşı''nın bunu değiştirdiğini düşünmüyorum. Bu kişilerin amacı, Irak''ta, Amerika''da ve İngiltere''de olsun, demokrasileri yok etmek. Bu tehdit birden bire ortaya çıkmadı.'''' Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan bir rapora göre, dünyada yasadışı yollarla üretilen afyonun yüzde 87''sinin kaynağı Afganistan. ''''TIBBİ AMAÇLI AFYON ÜRETİMİ'''' PROJESİ Financial Times gazetesindeki bir habere göre, Afgan çiftçiler, gelecek yıldan itibaren, ''''tıbbi amaçlı afyon üretimi'''' yapabilirler. Uyuşturucu politikaları üzerine çalışmalar yapan Senlis Council, hazırladığı pilot projelere destek arayışında. Financial Times''a göre, bu projeler sayesinde hem Afgan çiftçiler gelir elde edecek, hem de gelişmekte olan ülkelerin ilaç ihtiyacının bir bölümü karşılanacak. Gazetenin haberi şöyle sürüyor: ''''Eylül ayında, projelerle ilgili hazırladığı fizibilite raporunu açıklayacak olan Senlis Council, çiftçilerin yasadışı yollarla elde ettikleri geliri yasal üretimle de sağlayabileceklerini belirtiyor. Yasal üretimle hem Afganistan daha istikrarlı bir ülke haline gelecek, hem de diğer ülkelerde yasadışı afyon miktarı azalacak. Senlis Council''dan Emmanuel Reinert, ''Bu, Afganistan''ın uyuşturucu sorununu çözmesi için tek şansı olabilir'' diyor ve ülke yetkilileriyle bir anlaşma sağlayabilmeyi umduğunu belirtiyor.'''' Financial Times, Senlis''in planlarının diğer iki ülkedeki projelerin bir benzeri olduğunu yazıyor. ''''Afganistan planları, Hindistan ve Türkiye''de uygulanan ve Amerikan Kongresi''nin sıkı kontrolü altında yürütülen projeler örnek alınarak hazırlanmış. Kongre, Amerikan piyasası için gereken ağrı kesici ilaçların yüzde 80''i için gerekli malzemenin bu iki ülkeden sağlanmasını talep ediyor. Emmanuel Reinert, Türkiye''nin Afganistan projesine destek vereceğini, çünkü bu ülkedeki yasadışı üretimin Türkiye için bir güvenlik sorunu teşkil ettiğini belirtiyor, ancak Hindistan''ın, ağrı kesici ilaç üretimi piyasasına yeni bir ortak katılmasından memnun olmayacağını ifade ediyor.'''' Amerikalı bisikletçi Lance Armstrong, Fransa Bisiklet Turu''nu yedinci kez kazanarak ulaşılması zor bir başarıya imza attı. Daily Telegraph, Armstrong''u gelmiş geçmiş spor devleri arasına yerleştiriyor. Gazetenin değerlendirmesinde ilk sırada ünlü futbolcu Pele var. İkinci sırayı ise Avustralyalı kriket oyuncusu Sir Donald Bradman alıyor. Üçüncü sırada ise ringlerin kralı Muhammed Ali var. Gazeteye göre Lance Armstrong, elde ettiği başarıyla, tüm zamanların dördüncü en iyi sporcusu unvanına layık. Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 12:39

İLGİLİ HABERLER