Gündem
  • 25.9.2023 11:23

Avrupa Birliği'nde göç krizi.. Dayanamayacak noktaya geldik

Düzensiz göçmen akınında yaşanan artış, Avrupa Birliği ülkeleri arasındaki gerilimin tırmanmasına neden oluyor. Birçok Avrupa ülkesinde sığınma merkezlerinde yer kalmazken, Avrupa başkentleri sorumluluğun paylaşımı konusunda ortak çözüm bulmakta zorlanıyor.

Kural dışı göçmenler, sayıları milyonlarca kişiye ev sahipliği yapan Türkiye’dekilere oranla çok düşük olmasına rağmen Avrupa Birliği’nin kâbusu olmayı sürdürüyor. Türkiye’nin 2016’da imzalanan 18 Mart mutabakatını etkin şekilde uygulaması nedeniyle göçte odak Akdeniz yoluna kayarken toprağa ayak basan her göçmen AB ülkeleri arasında gerginliği tırmandırıyor. Nitelikli göçe ihtiyacı olduğunu gizlemeyen AB ülkeleri dayanışma ilkesini rafa kaldırmış durumdalar. Artık kronikleşen göç sorununa ortak çözüm bulunamaması ise AB’yi ciddi sınamalarla karşı karşıya bırakıyor.

EN CİDDİ UYARI

Göç konusunda en ciddi uyarılardan biri geçtiğimiz günlerde İngiliz The Guardian’a konuşan AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’den geldi. Paradoksal bir durumun söz konusu olduğunu ve demografik büyümesi düşük olan Avrupa’nın işgücü açısından hayatta kalmak için göçmene ihtiyacı olduğunun altını çizen Borrell, ülkeler arasındaki derin kültürel farklılıklar ve uzun vadede ortak bir politikaya ulaşamamaları nedeniyle göçün “Avrupa Birliği için eritici bir güç” olabileceğini söyledi. Göç sorunu Fransa’yı ziyaret eden Papa Francesko’nun da gündemindeydi. Avrupa’nın sorumluluk alması çağrısında bulunan Papa, “Denizde hayatlarını riske atanlar istila etmiyorlar, misafirperverlik arıyorlar ve onlar taşınması gereken bir yük olarak görülmemeliler” dedi.

YÜKSEK GERİLİM

AB’ye kural dışı girişlerin sayısı 2015’te bir milyon 50 bin seviyesindeydi. Bu yılın ağustos ayına kadar olan rakamlar ise 160 bine işaret ediyor. Sayılar belirgin şekilde düşmüş olsa da üye ülkelerden gelen sinyaller hiç de parlak değil. Geçtiğimiz haftalarda İtalya’nın Lampedusa adasına beş günde 11 bin göçmenin gelmesi İtalyan hükümetinin önlemlerini sertleştirmesi sonucunu doğurdu. Roma’nın ısrarlı dayanışma çağrıları ise diğer AB ülkeleri tarafından duymazdan gelindi. Bu yıl sığınma talebinde bulunanların sayısının daha şimdiden iki yüz bin sınırını aştığı Almanya’dan yükü kaldıramayacak noktaya gelindiği açıklamaları dikkat çekiyor. Hollanda ve Belçika’da sığınma merkezlerinde yer kalmazken Fransa önceliği dış sınırların korunmasına ve sığınma hakkı olmayanların hızlı şekilde sınır dışı edilmesine vermiş durumda.

AB'de ipler gerildi... Almanya'da büyük kriz: Kaldıramayacak noktaya geldik

Yeni göç krizi endişesi Almanya'nın bir numaralı gündemi haline geldi. Yerel yönetimler sığınmacıları kabul etme kapasitelerinin aşıldığından şikayetçi ve artık yükü kaldıramayacak noktaya geldiklerini söylüyorlar. Yaşanan kriz Alman Hükümeti’nin özellikle Polonya ve İtalya ile ilişkilerinde gerilimin tırmanmasına yol açıyor.

Yeni bir göç krizi endişesi Almanya siyasetinin gündemine damga vurmuş durumda.Son dönemde sık sık düzensiz göçe ve göçmen kaçakçılığına karşı önlemlerin sertleştirilmesi, Almanya’yı sığınmacılar için cazip hale getiren sosyal yardımların sınırlandırılması, ülkede kalmalarına izin verilecek sığınmacılara bir üst sınır getirilmesi, sınır kontrollerinin başlatılması, hatta sınırların kapatılması için çağrılar yapılıyor.

"YÜKÜ KALIRAMAYACAK NOKTAYA GELDİK"

Eyaletlerde yerel yönetimler, belediyeler aslında uzun bir süredir sığınmacıları kabul etme kapasitelerinin aşıldığından şikayetçi ve artık yükü kaldıramayacak noktaya geldiklerini söylüyorlar.

Ancak son dönemde özellikle Polonya ve İtalya’da, Almanya’ya düzensiz göçmen akışının daha da artabileceği endişesine yol açan gelişmelerin yaşanması, Alman siyasetindeki tansiyonu artırıyor.

Yeni göç krizi endişesi Almanya'nın bir numaralı gündemi haline geldi. Yerel yönetimler sığınmacıları kabul etme kapasitelerinin aşıldığından şikayetçi ve artık yükü kaldıramayacak noktaya geldiklerini söylüyorlar. Yaşanan kriz Alman Hükümeti’nin özellikle Polonya ve İtalya ile ilişkilerinde gerilimin tırmanmasına yol açıyor.

Yeni bir göç krizi endişesi Almanya siyasetinin gündemine damga vurmuş durumda.Son dönemde sık sık düzensiz göçe ve göçmen kaçakçılığına karşı önlemlerin sertleştirilmesi, Almanya’yı sığınmacılar için cazip hale getiren sosyal yardımların sınırlandırılması, ülkede kalmalarına izin verilecek sığınmacılara bir üst sınır getirilmesi, sınır kontrollerinin başlatılması, hatta sınırların kapatılması için çağrılar yapılıyor.

"YÜKÜ KALIRAMAYACAK NOKTAYA GELDİK"

Eyaletlerde yerel yönetimler, belediyeler aslında uzun bir süredir sığınmacıları kabul etme kapasitelerinin aşıldığından şikayetçi ve artık yükü kaldıramayacak noktaya geldiklerini söylüyorlar.

Ancak son dönemde özellikle Polonya ve İtalya’da, Almanya’ya düzensiz göçmen akışının daha da artabileceği endişesine yol açan gelişmelerin yaşanması, Alman siyasetindeki tansiyonu artırıyor.

Öneriler hakkında açıklama yapan CDU’lu Jens Spahn, demokratik partiler olarak acilen bu konularda ortak karar almak istediklerini, ancak bu şekilde sol ve sağdaki popülistler ile radikallerin göç konusunu istismar etmelerini engelleyebileceklerini savundu.

Alman televizyon kanalı ZDF’e konuşan Spahn, gelinen noktada Almanya’nın artık daha fazla sığınmacıya ev sahipliği yapamayacağını, Merkel’in slogan haline gelen “Biz bunu başarırız” sözlerine dolaylı atıfla aktardı, “Biz artık bunu başaramayacağız” dedi.

HÜKÜMET ELEŞTİRİLERİ KABUL ETMİYOR

Hükümet, muhalefetin göçün iyi yönetilemediği eleştirilerini kabul etmiyor. Cuma sabahı, CDU/CSU’nun önergesinin ele alındığı meclis genel kurul toplantısında hararetli tartışmalar yaşandı.

Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, izledikleri politikaların göçü daha da şiddetlendirdiği yönündeki suçlamaları kabul etmediğini söylerken, düzensiz göçün önlenmesi için uyguladıkları önlemlerin sonuç verdiğini savundu.

ABde ipler gerildi... Almanyada büyük kriz: Kaldıramayacak noktaya geldik


SCHOLZ: YENİ ÖNLEMLER ALINABİLİR

Tartışmaların alevlenmesi üzerine SPD’li Başbakan Olaf Scholz da bir açıklama yaptı. Scholz, Almanya’ya gelen sığınmacı sayısında çok ciddi bir artış olduğunu, bu nedenle özellikle Polonya sınırında yeni önlemler alabileceklerini söyledi.

Almanya'nın savaştan ve baskılardan kaçanlar için iltica hakkını tanımaya devam edeceğine işaret eden Scholz, kaçak göçmenlere karşı ise daha katı tavır alacaklarının sinyallerini verdi.

Olaf Scholz, buraya gelen ancak iltica için koşulları karşılamayanların, burada suç işleyenlerin ise geri gönderilmeleri gerektiğini vurguladı.

ABde ipler gerildi... Almanyada büyük kriz: Kaldıramayacak noktaya geldik


AB ülkeleri arasında en çok sığınma başvurusunun yapıldığı ülke Almanya. Yaklaşık 3 milyon 260 bin sığınmacının yaşadığı Almanya’da sadece bu yılın ilk sekiz ayında 204 bin 461 kişi sığınma başvurusunda bulundu. Geçen yıl başvuranların toplamı 217 bin 774 olmuştu.

Üstelik güncel başvuru rakamları, Ukrayna savaşından kaçarak Almanya’ya sığınan yaklaşık 1 milyon 100 bin Ukraynalıyı kapsamıyor. Ayrıca bu yılın sadece ilk sekiz ayında Almanya’ya 70 bin yasa dışı giriş olduğu belirtiliyor.

AVRUPA'DA İPLER GERİLİYOR

Bir yandan ekonomideki durgunluğu aşmaya çalışan, yaşlanan nüfusu nedeniyle mühendis, doktor, hemşire gibi mesleki alanlarda artan açığını yurtdışından daha fazla nitelikli göçmen alarak kapatmaya çabalayan Scholz Hükümeti, diğer yandan aşırı sağın söylemlerinde araçsallaştırdığı düzensiz göçmen akınını dizginlemeye çalışıyor.

Bu arayış, aynı zamanda Alman Hükümeti’nin özellikle Polonya ve İtalya ile ilişkilerinde gerilimin tırmanmasına yol açıyor.

Alman Hükümeti, yaklaşık bir hafta önce Dublin Sözleşmesi’nden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmemekle suçladığı İtalya’dan artık gönüllü olarak Almanya’ya sığınmacı kabul edilmeyeceğini, Avrupa ülkeleri arasında 2022 yılında oluşturulan Dayanışma Mekanizması’nın Ağustos sonu itibariyle İtalya ile askıya alındığını duyurmuştu.

ABde ipler gerildi... Almanyada büyük kriz: Kaldıramayacak noktaya geldik


BERLİN RESTİNİ TEKRARLADI

Dublin Sözleşmesi hükümlerine göre ilk olarak İtalya’ya giriş yapıp sığınma başvurusunda bulunan ancak daha sonra yasa dışı yollardan Almanya’ya gelenlerin yeniden İtalya’ya gönderilebilmesi gerekiyor.

Ancak Almanya İtalya’nın bir süredir bu kapsama giren sığınmacıları geri kabul etme yükümlülüğünü yerine getirmediğini söylüyor.

Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, perşembe akşamı, “İtalya, Dublin geri kabul yükümlülüklerini yerine getirmiyor. İtalya bunu yapmadığı müddetçe biz de yeni sığınmacı kabul etmeyeceğiz” açıklamasını yaparak bir kez daha rest çekti.

İçişleri Bakanlığı da İtalya’nın bu tutumunun, "Almanya üzerinde halihazırda mevcut olan ağır göç baskısını daha da arttığını” savundu.

Güncellenme Tarihi : 25.9.2023 11:34

İLGİLİ HABERLER