Medya
  • 22.11.2002 12:34

AYDIN DOĞAN, MEHMET BARLAS'A MEKTUP YAZDI...

KAYNAK : Haber Vitrini Aydın Doğan'ın mektubu ve bir kötü dönemin sonu!.. Aydın Doğan'dan, 14 Kasım tarihli yazımla ilgili bir açıklama mektubu geldi. Aynen yayınlıyorum... - Mehmet Bey, bugünkü yazında 'Aydın Doğan Dinç Bilgin'le anlaştı, Akşam Gazetesi'ni dağıtmadı' diyorsun... Akşam Gazetesi ilk çıktığında bizim grup tarafından basılıp, dağıtılıyordu... Hatta kağıdı da, kendisine kredi ile veriyordum. Sonra bizden ayrılarak BBD'ye, yani Dinç Bilgin'in dağıtım şirketine gitti. Gittikten sonra bize karşı haksız yayın yaptı. Sonuçta Dinç Bilgin, Akşam Gazetesi'nin söz verdiği TV'leri dağıtmadığını ileri sürerek dağıtmadı. Sonra, Mehmet Emin Karamehmet gazeteyi alınca tekrar bana geldiler ve biz dağıtmaya başladık. Halen benimle 10 yıllık bir dağıtım sözleşmesi vardır. Karşılıklı olarak feshedilmediği için, kendisine dava açacak olursam, tazminat isteme hakkım doğar. Sonuçta, şunu anlatmak istiyorum... Hiç kimse -Uzan'lar da dahil 'Aydın Doğan bize söz verdi. Sonradan gazetemizi dağıtmadı, ya da dağıttığı bir gazetenin dağıtımını durdurdu' demesi mümkün değildir. Hatta Sabah Gazetesi ilk çıktığında, Erol Simavi 'Siz Gameda'da dağıtmayın, ben de Hür Dağıtım'da dağıtmam, böylece Dinç geldiği gibi İzmir'e döner' dedi. Ben kesinlikle kabul etmedim. Çünkü basın tarihi, başkalarının gazetesini dağıtmamak için uğraşanların hüsranı ile doludur... Bilgi edinmen için tekrar yazdım... Sevgi ve selamlar. Aydın Doğan, 14 Kasım 2002.... ........... Bu mektup, Sayın Doğan'dan son dönemde aldığım ikinci açıklayıcı mektup... 1 Kasım tarihli mektubunda da, benim 'Aydın Doğan Nazlı Ilıcak'ı beğenirdi' yazıma eleştiri getirmiş ve kendisinin 'Bir mesleki mücadele içinde' olduğunu, açıkçası usta bir üslupla, anlatmaya çalışmıştı... Sadece Aydın Bey'in bana yazdığı mektupları değil, tüm basın patronlarının açıklamalarını, demeçlerini mutlulukla karşılıyorum. Bu açıklamalar, sonuçta medyanın da şeffaflaşmasını sağlıyor. Kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıklarda, rekabetin nasıl önlendiğini, basın çalışanlarının nasıl kartel anlaşmaları ile tek gruba bağımlı köleler haline getirildiklerini, yaşadık ve gördük. Siyasi gücün talimatı ile 'Banka al-yazar sustur' alış-verişleri bile yaşandı... Şimdi bu dönem bitiyor... Sadece Sayın Doğan'ın değil, tüm patronların açıklamaları, bunun kanıtıdır. (Mehmet Barlas/ Akşam) Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 18:44

İLGİLİ HABERLER