Bahçeli : Demirtaş teröristttir, Kavala casustur. Bunları selamlayan onlarla aynı kafadadır
MHP lideri Devlet Bahçeli: Demirtaş'a selam göndermek PKK'yı selamlamaktır!
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli TBMM Grup Toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli açıklamasında “Teröriste selam veren sırtına ihanetin semerini vurmuş demiştir. Demirtaş'a selam göndermek PKK'yı selamlamaktır. Biz Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini inşa peşindeyiz. Küçülmüş siyasetçilerin zillet projelerine Türkiye'yi asla teslim etmeyeceğiz.” Dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli TBMM Grup Toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli açıklamasında İsrail’in Filistin’e karşı haksız saldırıları ve CHP kurultayında Selahattin Demirtaş’a selam gönderilmesini eleştirdi. “Teröriste selam veren sırtına ihanetin semerini vurmuş demiştir. Demirtaş'a selam göndermek PKK'yı selamlamaktır. Biz Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini inşa peşindeyiz. Küçülmüş siyasetçilerin zillet projelerine Türkiye'yi asla teslim etmeyeceğiz. İkiyüzlü bir muhalefet anlayışı karşımızdadır. CHP yönetimine hakşim olan siyasi akıl hacizlidir. CHP yönetimine diyorum ki; Selahattir Demirtaş teröristtir. Ayrık otudur. Osman Kavala Sorosçudur, casustur ve cezasını çekecektir.” İfadelerini kullandı.
HİÇBİR ZAMAN GÖLÜN KENARINA KUYU KAZMADIK
Gündeme hâkim olmanın yanında, gelişmeleri hakşinas bir olgunlukla, hakiki bir fikir kuvvesiyle, hakkaniyete saygılı bir üslupla yorumlamak, tıkanmaları aşmak için yeni yollar açmak başlıca gayemizdir. Hiçbir zaman çorak yere tohum ekmedik. Hiçbir zaman gölün kenarına kuyu kazmadık. Öteden beri, siyasetin doğruluğu kadar zamanın da doğru olması gerektiğine yaptığımız vurgunun özü doğrusunu isterseniz bu ifadelerimde saklıdır. İlkelerimizden ödün vermedik, irademizden şaşmadık. Tutarlığımızdan caymadık, irfanımızdan sapmadık.
Birileri gibi ülkü ve ülke sevdamızı asla ve kat’a bahis konusu yapmadık, siyasi müzayedeye bırakmadık, pazarlık malzemesi görecek kadar alçalmadık, ufalmadık, ufalanmadık. Biz milletimizin uğruna varlığımızı adadık. Bir doğru imanın, bin eğriyi düzelteceğine inandık. Ezbere bir hayatın izini takip etmedik. Eskiyle yeninin arasına sıkışıp kalmadık. Fildişi kulelerde milliyetçilik taslamadık. Milletimizle iç içe olduk, milletimizle aynı hizada durduk, hülasa millet biziz, biz milletiz dedik. Siyasi muhitler arası sürekli göçenlerle, çıkarlarının gemiyle yön değiştirenlerle ne işimiz olmuş, ne de ilişkimiz olacaktır.
BİZ BAKACAK YÜZE BASMAYIZ, BASTIĞIMIZ YÜZE DE ASLA BAKMAYIZ
Buz üstüne bina yapıp içine girenler, ilk güneşte batacaklarını peşinen hesap edemeyen ahmaklardır. erazisi çamurdan olanların dirhemi kumdandır. İnancı sahte olanların iradesi kumandalıdır. Nasıl ki, bir topal pire bir gecede yedi yastık dolaşırsa, siyasi devşirmeler de hiç ara vermeksizin buradan oraya savrulup duracaklardır. Kendi evindeki dolu testiyi, kendi evindeki bol tepsiyi görmeyip, başkasının avucundan damla damla su içmeye kalkanların, lokma lokma ekmek yemeye çalışanların ne kandığı, ne de doyduğu vakidir. Eline aldığı kadife kılıflı hançeri saplayacak beden arayanlar, günü geldiğinde aynı nankörlüğün, aynı namertliğin, aynı nimet bilmezliğin kurbanı olacaklarını asla unutmamalıdır.
ÜZÜLDÜĞÜMÜZ KONU: ATATÜRK’ÜN KURDUĞU PARTİNİN BÜYÜK KURULTAYINDA ŞEHİTLERE RAHMET DİLEMEK YERİNE TERÖRİSTLERE, SELAM GÖNDERİYOR
CHP’nin 38’inci Büyük Kurultayı’nda Genel Başkanlık yarışını kaybeden Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım” itirafı gecikmiş, miadı geçmiş bir itiraf, beyhude bir sızlanmadır. O hançer tutan ellerin, yanına yöresine geldiğinde iyilik meleği olmadığını Kılıçdaroğlu’nun da bilmesi gerekiyordu. Hiç kuşkusuz CHP’deki Genel Başkan değişimi bizim konumuz ve gündemimiz değildir. Kurultay delegeleri kararını vermiş, bize de saygı duymak ve hayırlı olsun demek düşmüştür. Üzüldüğümüz husus, Atatürk’ün kurduğu partinin büyük kurultayında şehitlere rahmet dilemek yerine casuslara, teröristlere, işbirlikçilere, kiralık gazetecilere selam gönderilmesidir. Kalem selamdan, selam kelamdan önce gelir. Bir selam bin hatırdır.
DEMİRTAŞ’A SELAM GÖNDERMESİ PKK’YI SELAMLAMAKTIR
Selam Allah’ın selamıdır, ancak teröriste selam veren sırtına ihanetin semerini vurmuş demektir. Cumhuriyet’in ve CHP’nin 100’üncü yılında, genel başkanlığa aday isimlerin kurultay salonundan terörist Demirtaş’a selam göndermesi PKK’yı selamlamaktır, kahpe pusuları selamlamaktır, kanlı saldırıları selamlamaktır, bölücülüğü selamlamaktır, melanet ve rezalete selam durmaktır. İlk tuğla yanlış konulmuş, ilk düğme yanlış iliklenmiş, ilk adım boşluğa atılmıştır. CHP’nin 38’inci Büyük Kurultayı’nda Kuvayı Milliye reddedilmiş, Milli Mücadele inkar edilmiş, 100 yıllık geçmişin hatıralarıyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetleri yok sayılmıştır. Çam dalından ağıl olur mu? Elbette olmaz. Biliniz ki bu tiplerden de millete ve ülkeye hayır gelmez, gelemez, gelmeyecektir.
BUNLARIN İRTİBATLARI VE İLİŞKİ AĞLARI SANCILI VE KARANLIKTIR
Biz Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini inşa, imar ve ihyanın peşindeyiz. Tavsiyem odur ki, hiç kimse hesap hatası yapmasın, küçülmüş siyasetçilerin zillet projelerine Türkiye’yi asla teslim etmeyeceğiz. Ne esef verici bir durumdur ki, ülkesine sırt dönmüş, milletine yüz çevirmiş, milli meselelerle ihtilafa düşmüş ikiyüzlü bir muhalefet anlayışı karşımızdadır. CHP yönetimine hakim olan siyasi akıl rehinli ve hacizlidir. Bunların irtibatları ve ilişki ağları sancılı ve karanlıktır. CHP yönetimine diyorum ki; Selahattin Demirtaş teröristtir, HEDEP bölücüdür, siyasetteki nifak tohumu ve ayrık otudur. Osman Kavala Soros’çudur, casustur, suçludur ve cezasını çekecektir.
CUMHUR İTTİFAKI, SINIR ÖTESİNDE TERÖRÜN BAŞINI EZEN MÜCADELEDİRMercek Operasyonları: 715 şüpheli gözaltında
Değerli Arkadaşlarım, 2023 ve takip eden yıllar Türkiye’nin dev gibi ayağa kalkışına sahne olacaktır. Bunu sağlayacak irade Cumhur İttifakı’dır. Cumhur İttifakı, sınır ötesinde terörün başını ezen mücadeledir. Cumhur İttifakı, Ege ve Doğu Akdeniz’de silah çeken ahlaksızlara milli duruş gösteren cesarettir. Cumhur İttifakı, Türkiye’ye sahip çıkan, Türk milletine hizmetkârlıkta sınır tanımayan inanmışlıktır. Cumhur İttifakı vatandır, mukaddesattın zırhıdır, mukadderatın kilididir. Bizim zillete düşürülecek bir ülkemiz yoktur. Bizim inançlarımıza sövenlere tahammülümüz yoktur. Bizim etnik ve mezhep bölücülüğü yapanlara hoşgörümüz yoktur. Bizim çetelere, suç örgütlerine, emperyalizmin güdümüne girmiş muhalefet partilerine, satılmış aydınlara, kiralık kalemlere, kursağından geçen bir lokmayı bu ülkeye borçlu olup da ihanet eden şeref yoksunlarına tavizimiz olmayacaktır.
ÇOCUKLARIN KATLİNE SESSİZ KALAMAYIZ
İkinci Dünya Savaşı’nın sonrasında, mütehakkim arzularla tesis ve tezahür eden küresel sistem çetin sınamalar eşliğinde çok ciddi sarsıntılar geçiriyorken hata yapma lüksümüz yoktur. Coğrafyalar sert kutuplaşmaların, kaynak alanı bölgesel, tesir alanı küresel nitelikli çatışmaların baskısı altındayken muhakkak surette hazırlıklı, temkinli ve uyanık olmak zorundayız. Ülkeler arası irtibat ve ilişki ağlarının üst üste darbe aldığı, Filistin’de soykırımın yapıldığı, dehşet verici insanlık suçunun işlendiği bu dönemde zalimlerin karşısında mazlumların yanında durmalıyız. Çocukların katline sessiz kalamayız. Yüzü gözü kan revan içindeki bebeklerin yürek parçalayan hallerine tepkisiz duramayız. Bir halkın imhasına da göz yumamayız. Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın anlayışı bozuk ve bulanık bir anlayıştır. Nihayet o yılanın bir gün zehirli ağzını açarak bize de dokunacağını şimdiden öngörmek mecburiyetindeyiz. Bugünkü dünya vasatında krizlerin biri biterken diğeri başlamaktadır. Müesses paradigma her yanından tahrip olurken, beşeriyetin barış, huzur ve güvenlik açığı tehlikeli şekilde genişlemektedir.
SÖZDE MEDENİ ÜLKELERİN HEPSİ GAZZE’DEKİ YIKIM KARŞISINDA ÜÇ MAYMUNU OYNAMAKTADIR
Uluslararası toplum felçli, uluslararası hukuk ayaklar altında, küresel vicdan buzlu ve sislidir. Ne var ki, önü alınamayan, kendiliğinden organize olan kalabalıklar İsrail saldırılarını farklı başkentlerde protesto etmektedir. İsrail’e nefret ve lanet yağmaktadır. Masumların hayat hakları savunulmaktadır. Buna rağmen Gazze havadan ve karadan gene abluka altındadır. Sivillerin yerleştiği kamplar vurulmaktadır. Hastaneler, okullar, ibadethaneler, çocuk parkları bombalanmaktadır. Gazze’de korkunç bir katliam günbegün genişleyip yaygınlaşmaktadır. Bu gidişat durmazsa, bu soykırım sonlanmazsa, Ortadoğu her ihtimale açık olacaktır. Silahlar derhal susmalı, ateşkes sağlanmalıdır.
İSRAİL VE FİLİSTİN ARASINDA KALICI BARIŞ İÇİN YARIN BİLE GEÇTİR
Türkiye’nin önerisi olan Uluslararası Barış Konferansı gecikmeksizin toplanmalıdır. İsrail ve Filistin arasında kalıcı barış için yarın bile geçtir. Daha fazla kan dökülmemelidir. Daha fazla çocuk hayattan koparılmamalıdır. Süregelen çatışmalar dinler ve medeniyetler arasında bir cepheleşmeye ve silahlı mücadeleye dönüşmemelidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın sabırlı, gayretli, haktan ve hakikatten yana adımları mutlaka karşılık bulmalı, taraflı tarafsız herkesçe desteklenmelidir. 5 Kasım gecesi Ankara’ya gelen ABD Dışişleri Bakanı’na Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın simgesel mesajlarla birlikte İsrail zulmünü bir kez daha ifade etmesi bize göre son derece anlamlı ve değerlidir.
İSRAİL’İN BARBAR SALDIRILARINA İTİRAZ ETMEK HERKESİN MÜKELLEFİYETİDİR
İsrail’in barbar saldırılarına itiraz etmek herkesin, özellikle her devlet ve siyaset insanının ortak mükellefiyetidir. Filistinlileri Mısır Çölü’ne sürmek için zemin oluşturan, Tevrat’tan alıntılar yapıp soysuz bir savaşa gerekçe bulmaya çalışan cani zihniyetin insan ve inanç haklarını ihlal etmesi hesabı sorulması gereken bir suçtur. Bu suçun bedeli ise inşallah bu dünyada ödetilecektir. Allah indinde son din İslam’dır. Dinin koruyucusu Allah’tır. Galip olan da Allah’tır. İsrail terörüne karşı Türkiye’nin duruşu hamd olsun sağlamdır. Duamız ve desteğimiz Filistinli kardeşlerimize yöneliktir. Milliyetçi Hareket Partisi, Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin alacağı ve tatbik edeceği her karar ve politikanın sonuna kadar yanındadır.
YAYGIN VE YOĞUN ADALETSİZLİK KÜRESEL VİCDANI YARALAMAKTADIR
Muhterem Arkadaşlarım, Terörizmin ablukası, ekonomik operasyonlar, hegemonya kavgaları, bölüşüm mücadeleleri, diplomatik gerilimler, siyasi oyunlar, ticaret savaşları, yayılmacı politikalar, insani dramlar çözülmeyi bekleyen liste başı sorunlardan en mühimleridir. Maalesef huzursuzluk küreselleşmektedir. Yaygın ve yoğun adaletsizlik küresel vicdanı yaralamaktadır. Açlık, yokluk ve zulüm altında çırpınan yüz milyonlarca mazlumun içler acısı durumu insanım diyen herkesi derinden sarsmaktadır. Beşeriyet istikrara ve refaha adeta susamış haldedir. Soğuk Savaş yıllarının sona ermesini takiben kurulduğu iddia edilen tek kutuplu dünya şablonu ağır hasar alarak yerini merkezkaç güçlerin öne çıktığı çok merkezli yeni bir siyasi tasarıma bırakmak üzeredir. Neo-liberalizmin haksızlık yakıtıyla yüzdürülen, pusulası ve dümeni vicdansızlık olan korsan gemi her tarafından su almaktadır. Ancak sancılı gelişmelerin ve önümüzdeki riskli yılların nasıl bir dünyanın doğumuna beşiklik yapacağı henüz cevabını bulamamış bir muamma olarak da karşımızdadır.
Güncellenme Tarihi : 7.11.2023 12:49