BAŞBAKAN ERDOĞAN, BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANI ÖZOK'UN SÖZLERİNE CEVAP VERDİ!...
ESRAN KARARAOĞLU
İSTANBUL - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Özdemir Özok'un görmediği oranda siyaset görmüş birisiyim. Demokrasinin gereğini savunması gereken birisinin böyle bir açıklama yapması, hiç bir özgürlük, hak ve hukukla bağdaşamaz, açıklamayı hukuki bulmuyorum'' dedi.
''e-Bildirge ve On-Line Prim Projesi'' konulu toplantı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, SSK Başkanı Nazmi Güleyüpoğlu, Sigorta İşleri Genel Müdürü Sait Ersoy ve çok sayıda davetlinin katılımıyla Swissotel'de gerçekleştirildi. Toplantıda ilk konuşan Sait Ersoy, kurumun işlemleri hakkında bilgi verdi. Ersoy, ''İdari düzenlemeler yapıldı. Bilgisayarlar alınarak altyapı düzenlendi. 2.5 aylık bir tanıtım kampanyası oluşturuldu. Bu uygulama ile kurumuzun iş yükü azaltılacak, personel tasarrufuna gidilecek ve yanlış hesaplamalardan kaynaklanan haksız kazançlar engellenecek'' dedi.
Nazmi Güleyüpoğlu ise, ''Kurum 35 milyon kişiye hizmet veriyor. Bu uygulama ile bürokrasi azalacak, işverenler 7 gün 24 saat tek tuşa basarak internet ortamında primleri ödeyebilecek. Sigorta ve sağlık hizmetleri hızlanacak'' şeklinde konuştu.
Daha sonra söz alan Murat Başesgioğlu da, sosyal politika alanında önemli değişiklikler yaptıklarını işaret ederek, ''Bu ülkede sosyal güvenlik sisteminin asıl amacı yoksuzluğu önlemektir. 3 önemli reformumuz vardır. Birincisi emeklilik sistemlerini tek çatı altında birleştirmek, ikincisi tüm nüfusu kaplayacak genel sağlık sigortasını başlatmak, üçüncüsü ise sosyal yardım ve sosyal hizmet kurumlarının kurulmasını sağlamaktır'' açıklamasında bulundu.
Toplantıda son olarak bir konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''e-Bildirge ve On-Line Prim Projesi''nin, Türkiye'nin önem verdiği bilgi toplumu olma yolundaki kararlılığının bir ifadesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin, sadece devletin işlemeyen yapısı ve hantal bürokratik mekanizmalar nedeniyle, yıllardır vakit ve servet kaybettiğini belirten Başbakan Erdoğan, ''21. asrın kendine özgü şartları içinde har vurup harman savurma lüksüne sahip değiliz. Başta kamusal olmak üzere her alanda yeniden yapılanma atılımı yapmak zorundayız. Kafa yapımızı değiştirmemiz şart. Taşıma su ile bu devası değirmen dönmez. Kaynaklarımız israf etmeyeceğiz. Bütün hizmetleri en organize şekilde vereceğiz. Vatandaşımızı devlet kapısından geri döndürmeyeceğiz. Problemleri en kestirme yöntemle çözeceğiz. Tarihsel bir sorumluluğu üstümüze alarak, bir çok yükü yüklendik. 3 Kasım seçimlerinden sonra geldiğimiz bu fabrikada ne kadar ağırlaşmış, tozlaşmış makine varsa atacağız. Çağın ihtiyaçlarına yanıt veren, bilgi teknolojilerinden yana olan halkla ilişkiler sisteminde büyük adımlar atmaktayız'' dedi.
e-Bildirge Projesi'nin, vatandaşların en çok sıkıntı yaşadıkları çalışma hayatı alanında devrim niteliğinde bir adım olduğunun da altını çizen Erdoğan, ''e-bildirge projesiyle, devlet tarafından verilen hizmetleri işverenler, internet üzerinden işçilerine verebilecek. Hatta işveren bürosundan hiç çıkmadan, SSK ile ilgili tüm işlemlerini, banka işlemlerini gerçekleştirebilecek. Yine işçi ve işverenler, sigorta işlemleri ile ilgili her şeyi internet üzerinden takip edebilecek. İşverenler, bu hizmetle iş hayatının üzerinden ne kadar büyük bir külfet kalktığını anlayacaktır. Amacımız sigortacılığı teşvik etmek. Hedef sigortalı olmayan vatandaşımızın kalmaması. Her doğanın sigortalı olduğu bir Türkiye'yi gerçekleştirme yolundayız. Bilgi ve iletişim teknolojilerinden en üstün seviyelerde yararlanmayı, kamu kurum ve kuruluşlarını iş yüklerini azaltmayı ve çalışmaların denetlenebilir şekilde yürütülmesi denetlenebilecektir'' şeklinde konuştu.
''e-DÖNÜŞÜMÜ TAMAMEN GERÇEKLEŞTİREBİLİRSEK, EKONOMİ KAZANIR''
SSK'nın başlattığı bu hizmetin, ABD ve Fransa başta olmak üzere bir çok gelişmiş ülkelerde uygulandığını da sözlerine ekleyen Erdoğan, ''Geleceği belirleyecek alanlardan birinin bilişim olacağı kesindir. Bize AB kapılarını açacak olan temel yönelimimiz, bilgi ekonomisi olacaktır. Özel sektör değil, kamu yönetiminde bilgi ekonomisinin gereklerini yerine getirecektir. Bir toplum, bilgi ekonomisine doğru ilerliyorsa, devletin de kendini yenilemesi gerekir. Değişim neyi gerektiriyorsa o yapılacaktır, e-dönüşüm''ün gereği de budur. Bilgi teknolojisinin nimetlerinden faydalanmak için önemli aşamalar kaydedildi. Sektörün, eğitim ve iletişim alanlarına sahip olduğu görülmüştür. Devlet, basit bir evrak için vatandaşlarını kapı dolaştırma vurdumduymazlığı içinde olmaktadır. e-dönüşümü tamamen gerçekleştirebilirsek ekonomi kazanır. Türkiye'yi, çağa uyumlu hale getirilecek bilgi teknolojilerinin üreticisi olan bir ülke haline getirmeliyiz'' diyerek teknolojinin önemini vurguladı.
Bu yıl Cumhuriyetin 80. yılının yaşandığının da altını çizmeyi ihmal etmeyen Başbakan Erdoğan, böyle bir yılda bu gelişimin bir kazanım olduğunu ve Cumhuriyetin 100. yılına çok farklı gireceklerini kaydetti. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
''Hastanelerde incelemeler yapıyor, hedefe ulapn, sadece devletin işlemeyen yapşılmada işlemeyen yapısı ve hantallığını görüyoruz. İlaçlarda eksiklik var. Hastane çatısı altında eczacılık hizmeti olmaz. Benim vatandaşımın cebinden aldığın para ile hizmet olmaz. Oradan elde ettiğinle kendin için kaynak telakki edemezsin. Bu vatandaşlık hukukuna ters. Süratle serbest eczanelere geçilmesi, ayakta tedavi gören vatandaşın gidip oradan ilacını alabilmesi lazım. Çalışma Bakanlığı bu hizmetin son safhasına geldi. SSK'lı da artık gidip serbest eczaneden ilacını alabilecek. SSK'ya bağlı hastaneler ve Sağlık Bakanlığı altındaki hastaneleri tek çatı altında toplamaya mecburuz. SSK'lı bürokrasi sakın bunda direnmesin. Çünkü bu alan tamamen bir ihtisaslaşma alanıdır. Ne yazık ki bilgede kıskançlık, bizim fıtratımızda var. Bunları tamamen yok etmek için tek çatı altında toplayan, burada ihtisaslaşmayı getirmek zorunda. Hastanelerin kimisinde iyi, kimisinde kötü hizmet olmaz. Telefonla randevu almada da ciddi sıkıntılar var. Bu sıkıntıların da süratle giderilmesi için teknolojik olanaklardan yararlanmamız gerekir. On-Line sistemini başarmaya mecburuz.''
Başbakan Erdoğan, konuşmasının ardından ilk e-bildirge açılışını yaptı.
Çıkışta basın mensuplarının Romanya Milletvekilleri ile oynanacak maç ve Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok'un İmam-Hatip Lisesi mezunu olmasına yönelik sözleriyle ilgili soruları yanıtlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Böyle bir organizasyondan haberim yok. Maçın organize edildiğini de sizden duyuyorum. Ayrıca kolumdaki sakatlık ise daha önceden olmuş bir şey. Şu anda kolumda herhangi bir rahatsızlık yok. Sizden öğreniyorum. Özdemir Özkok, demokrasi seçme ve seçilme haklarının ne olduğunu bilen baro mensubu bir kişi. Belli bir eğitim düzeyi olan bir kişi. Ayrıca Özdemir Özok'un görmediği oranda siyaset görmüş birisiyim. Demokrasinin gereğini savunması gereken birisinin böyle bir açıklama yapması, hiç bir özgürlük, hak ve hukukla bağdaşamaz, açıklamayı hukuki bulmuyorum. Şu an yapılan seçimlerde yüzde 42 oranında oy alan siyasi bir partinin Genel Başkanıyım. Halkımızın kanaatine bırakıyorum'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra Swissotel'de ayrıldı.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:13