'BAŞBAKAN GİBİ DAVRANSIN, FUTBOLCU TAYYİP GİBİ DEĞİL'

Hakkari’nin Çukurca İlçesi’nde şehit düşen Asteğmen Zeki Burak Okay’ın Bursa’nın Nilüfer İlçesi’ndeki evinde acı, gözyaşı ve matem vardı. Acının üstüne bir de o sözler, onları daha da derinden yaralamış... Anne Neriman Okay, gün boyu çıkamadığı yatağında doğrulup haykırıyordu: “Ben oğlumu asker olsun diye okutmadım.” 2 gündür sakinleştiricilerle ayakta durmaya çalışan acılı anne “Hep bizim çocuklarımızı doğuya gönderiyorlar. Önce Başbakan’ın oğlu Bilal gitsin de savaşsın” diye isyan ediyordu. Aile dostları ve arkadaşlarının desteğiyle teskin edilen Baba Sezai Okay ise “Başka ocaklara da bu ateş düşmesin” diye dün, gün boyu TBMM’deki tezkere görüşmelerini takip etti. Sezai Okay, “Ben bu ülkeyi en çok seven insanım. Ben bu ülkede en milliyetçi insanım. Ben Sayın Başbakan’la aynı düşüncede değilim ama, o Başbakan ve hepimizin Başbakan’ı gibi davransın. Futbolcu Tayyip gibi değil” dedi.

Acılı baba tezkerenin Meclis’ten geçmesini neden istemediğini belirtirken de ‘hayır’ cephesinin sesine tercüman oldu: “Neden istemiyorum? Önce bizim çocuklarımızı, sınırlarımız içerisindeki çocuklarımı koruyalım. Askerlik elbette yan gelip yatma yeri değil. Benim çocuğum ülkesine, vatanına hizmet için gitti, şehit oldu. Benim oğlum, ülkesini çok seviyorum diyenlerden yüz milyon kere daha çok seviyordu bu ülkeyi. Benim isyanım bu olayların çözülememesinedir. Başbakan’ın bu tartışmayı açması ona yakışmıyor. Hayatında tek kurşun atmamış biri vatanını nasıl koruyacak.”

“Kendini şahadet makamına layık görmeyenler olabilir!”
İŞTE ŞEHİT YAKINLARINI KIZDIRAN SÖZLER
Başbakan Erdoğan, önceki gün, Balıkesir’de bir vatandaşın, “Artık şehit cenazesi görmek istemiyoruz” feryadına, “Canım kardeşim, askerlik yan gelip, yatma yeri değil” yanıtını verdi. Erdoğan aynı akşam saatlerinde de, bu tartışmalı açıklamasını şöyle düzeltmek istedi: “...Vatanımız için verilen bu mücadele de özellikle şehit makamı ile taltif edilen bu yavrularımızın -kabul edilişi olur, kabul edilmeyişi olur ayrı mesele- ama bizler kendi değerlerimiz içerisinde, kendi kültürümüzde bir şahadet makamının mensupları olarak görüyoruz. O makama kendisini layık görmeyenler de olabilir o ayrı mesele. Ama bizler öyle görüyoruz, öyle görmek istiyoruz. Temenni ederiz de öyledir. Çünkü o kolay kolay elde edilen bir makam değildir.”

Bu postalı Bilal mi eskitti?
Emek Partisi’ne üye 15 kadın ellerinde bir asker postalıyla Galatasaray Postanesi önünde buluştu. “Sayın Erdoğan, bu postalı Bilal mi eskitti? Yan gelip yatmak bizim çocuklarımız için değildir” yazılı dövizler taşıyan grup daha sonra kullanılmış asker postalını bir kutuya koyup üzerine “Alıcı: R. Tayyip Erdoğan, Çankaya Ankara” yazarak Başbakan’a postaladı.

“Bu ayak yata yata mı koptu?”
Başbakan’ın sözlerine bir gazi protezini çıkararak tepki gösterdi. Bir grup gazi ile şehit yakınları Başbakan Erdoğan ile görüşmek istedi. Ancak talepleri reddedilen grup, Başbakanlık binası C kapısının önünde açıklama yaptı. 1996’da, PKK ile girilen çatışmada sol ayağını kaybeden Gazi Kemal Özdemir şöyle dedi: “Bu ayak yata yata mı koptu? Ben bu vatanı korurken ayağımı kaybettim şimdi çıkmış bana hakaret ediyor. Yoksa onlar Meclis’te yata yata mı görev yapıyorlar.”

Yürekleri bir kerecik hoplasın
Başbakan’In Balıkesir’de söylediği sözler, ilin Şehit Aileleri Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Asiye Özsoy’un da tepkisine neden oldu. Özsoy şunları söyledi: “Ben Başbakan’ın o sözleri söylediği yere gitmemiştim. Ama keşke gitseymişim. O sözler üzerine ortalığı birbirine katardım. Başbakan ve milletvekilleri de göndersin oğullarını, onların evlatları şehit olsun demiyorum. Sadece bir defacık yürekleri hoplasın istiyorum.”

Başbakanı Allah’a havale ediyorum
Konyalı şehit annesi, 46 yaşındaki Ayşe Çelik Başbakan Erdoğan’ı Allah’a havale ettiğini söyledi. Oğlu, 2004’te Bingöl’de şehit düşen Ayşe Çelik tepkisini şöyle dile getirdi: “Bizi çok incitti. Ne amaçla söyledi bilmiyorum ama TC başbakanından böyle söz beklemezdik. Yeri geliyor, ‘Ananı da al git’ diyor. Eşini aldı, dünya da gezmedik yer bırakmadı. Çocukları Amerika’da. Niye hep ben ve benim gibiler ‘Vatan sağolsun’ diyor?”

Rektör: Asker pazarlanıyor
Başbakan’ın sözleri rektörü de isyan ettirdi. İnönü Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Fatih Hilmioğlu, KİT ve limanların, son olarak da Türk askerinin pazarlandığını ileri sürdü: “Bunları başka ülkelerin emirleriyle yapmak durumunda kalan ülkelerin tek adı var; sömürge. Türkiye tekrar sömürge olma durumuna hızla gitmektedir. Artık onlar ne diyorsa yapıyoruz. Asker diyorlar, gönderiyoruz.”

(vatan)