Gündem
  • 3.7.2002 13:40

BAYINDIRLIK BAKANI AKCAN'IN İNANILMAZ ÖYKÜSÜ : HAMALLIK YAPTI, EKMEK ARASI ET SATTI,AT ARABASI TARAFINDAN EZİLDİ, PARMAKLARINI KAYBETTİ VE KİREÇ KAZANINA DÜŞTÜ !

KAYNAK : Haber Vitrini Hamallık yaptı, ekmek arası et sattı, babası sırtında kürek sapı kırdı, at arabası tarafından ezildi, parmaklarını kaybetti, kireç kazanına düştü, evi yandı... BAKAN AKCAN'IN HAYATI DRAM a.. SEFALETTEN ZİRVEYE: Bayındırlık ve İskan Bakanı Abdulkadir Akcan, 9 yaşında tuğla ocaklarında çalışmaya başladı. Üniversiteye kadar sırtında tuğla taşıyıp hamallık yaptı. a.. SIRTTA KIRILAN SOPA: Ailesinden habersiz ortaokula kaydolan Akcan,babası tarafından kürek sapıyla dövüldü. Bakan Akcan, "Seni okutmaya gücüm yetmez diyen babam hem vuruyor, hem ağlıyordu" dedi. a.. HEP SIĞINTI: Ailesi, Abdulkadir Akcan üniversiteye gidene kadar hep başkalarının yanında kaldı. Akcan, o yılları "Babamın kira ödeyecek durumu yoktu. Her 1,5-2 senede bir mekan değiştirirdik. Bir taşınmamızda at arabasının altında kalıp ezildim. Diğerinde de kiraç kazanına düştüm, gözlerim tehlikeye girdi" sözleriyle anlattı. a.. ELEKTRİKSİZ YILLAR: Evlendiklerinin ertesi günü bir at arabası dolusu pırasayı 50 kuruşa yıkamaya giden bir ana babanın oğlu olan Akcan, üniversite yıllarına kadar elektriksiz bir evde oturdu. Kendi çabasıyla eve bağlattığı elektrik kabloları, amcası tarafından "Elektrik bizim için lükstür" diyerek söküldü. Bayındırlık ve İskan Bakanı Abdulkadir Akcan'ın, dokuz yaşında tuğla ocaklarında çalışmaya başladığı ve üniversite yıllarına kadar tuğla hamallığı yaparak geçimini sağladığı ortaya çıktı. Tv 8'de gazeteci-yazar Emin Pazarcı'nın Bakış Programı'na katılan Bakan Akcan,çocukluk ve gençlik yıllarında yaşadığı sefaleti bütün açıklığıyla ortaya koydu. Üniversiteyi bitirene kadar ailesinin hep başkalarının yanında kaldığını anlatan Akcan, "Her 1,5-2 yılda bir mekan değiştirdik. Anneanne tarafı 'yeter artık bizim üzerimize yük olduğunuz' derdi, Babaanne tarafına göçerdik. Babamın kira ödeyecek durumu yoktu. Bu taşınmaların birinde at arabasının tekeri altında ezildim. Diğerinde de kireç kazanına düştüm.Gözlerimi kaybediyordum" dedi. Çocukluk ve gençliğinde tek mesai yaptığı günü hatırlamadığını belirten Akcan,o yılları şöyle anlattı: "Dokuz yaşında tuğla ocaklarında çalışmaya başladım. Bu 12 yıl sürdü. Sırtımda tuğla taşırdım. Sırtımız komple yara olurdu. Gündüz okur, gece tuğla ocaklarına giderdim. Arta kalan zamanlarda da pancar işinde çalışırdım. Bir gün patron yanan ocağı açmamı istedi. Direndim, 'olmaz' dedim, ama 'aç' dedi. Ocak açıldığında tuğlalar kor halindeydi. Bu tuğlaları kamyona yüklememizi istedi. Çaresiz işimizden olmamak için o kor halindeki tuğlayı ellerimizle kamyona yükledik. Sıcaktan 10 kilometre sonra kamyon yandı." Mali durumlarının çok bozuk olması nedeniyle ortaokula babasından habersiz kaydolduğunu anlatan Akcan, "Babam durumu öğrendi. 'Sen benden habersiz okula nasıl kaydolursun' diye bağırdı. Eline küreğin sapını aldı. Beni dövmeye başladı. O kürek sapı sırtımda kırıldı. Babam, 'Benim gücüm seni okutmaya yetmez' deyip, hem ağlıyordu, hem de beni dövüyordu" dedi. Bakan Akcan, yokluk yıllarında Bolvadin'deki elektriksiz 2 ya da 3 evden birinde oturduklarını belirterek, elektrikle lise 2'de tanıştığını söyledi. Akcan, biriktirdiği parayla evlerine bağlattıkları elektrik kablolarının "Bu bizim için lüks. Biz bu elektriğin parasını ödeyemeyiz" diyen amcası tarafından söküldüğünü hiçbir zaman unutamayacağını duygulanarak anlattı. HEP SIKINTI, HEP SIKINTI "Ben, evlendiklerinin hemen ertesi günü bir at arabası dolusu pırasayı kış soğuğunda 50 kuruşa yıkamaya giden bir ana babanın oğluyum" diyen Bakan Akcan, bugün de Türkiye'de Abdulkadir Akcan'ların bulunduğunu söyledi. Buna rağmen,insanların onurları ve gururlarıyla ayakları üstünde durabilmeyi başarmasının önemine değinen Akcan, geçmişte yaşadığı diğer sıkıntıları da dobra dobra anlattı: a.. Samsun'da veterinerlik stajım sırasında parasız kaldığım için ekmek arası kuzu çevirme sattım. a.. Almanya'daki stajım sırasında para kazanmak için tarlalarda balya hamallığı yaptım. a.. Almanya'da 1980'de evimiz kundaklandı. Paralarımız yandı. a.. 1987'de asistanlara yem karmasını anlatırken, miksere elimi kaptırdım.Sağ elimin üç parmağını kaybettim. a.. Benim Almanya'da bulunduğum yıllarda Türkiye'deki kızım Selcen dördüncü kattan betona düştü. Kafatası çatladı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 17:21

İLGİLİ HABERLER