Gündem
  • 3.3.2005 10:35

DİYANET YETKİLİSİNDEN PAŞALARA İLGİNÇ UYARI: ''ARKANIZDAN HATİM OKUYAN OLMAZ''

Paşalara arkanızdan hatim okuyacak kimse kalmaz dedim 1997 yılındaki toplantıda Diyanet İşleri eski Başkan Yardımcılarından Sami Uslu, askerleri hafızlık müessesesinin bitmesi halinde arkalarından hatim okuyacak kimse bulamayacakları konusunda uyarmış. Askerler, bu cevap karşısında şaşırmış ve çözüm için çalışacakları sözünü vermiş. Ancak bu girişimden sonuç çıkmamış. Uslu, bu tür adımların misyonerlerin işini kolaylaştıracağını da söylemiş. 1997 yılında mecburi sekiz yıllık kesintisiz eğitime geçilmesi sırasında yapılan hazırlık çalışmalarına Diyanet adına katılan Uslu, bugün yaşanan ve gelecekte yaşanabilecek tehlikeler konusunda şu uyarılarda bulunduğunu anlatıyor: “Toplantılarda paşalar ‘Bu hafızlık şart mıdır?’ dedi. Hafızlığın din ilimleri için çok önemli bir müessese olduğunu, yok edilmemesi gerektiğini söyledim. Konuyu iyi anlamaları bakımından bir örnek de verdim. ‘Mesela her vefatta hatimler okunur. Hepimiz bu dünyadan bir gün ayrılıp gideceğiz. Sizler de ayrılacaksınız. Nice Genelkurmay başkanlarımız vefat etti. Biz onların vefat gecelerinde evlerinde Diyanet’ten üst yöneticiler olarak bulunup, hatimler okuduk. Ama bir gün sizin evlerinizde bu hatimler okunmayacak. Çünkü hafız bulamayacaksınız.’ diye uyardım. Endişelenip, ‘Buna bir çare bulalım.’ dediler. Samimi olarak konuya yaklaştılar.” 8 yıllık kesintisiz eğitimin sahip olduğu çelişkilere dikkat çeken Uslu, şu sorunun cevabını hâlâ veremediğini söylüyor: “Bize ortaöğretim çağında 13-14 milyon çocuk olduğunu, bunların seviyesini 5 yıldan mecburi 8 yıla çıkarmak istediklerini anlattılar. ‘Hafızlığa çalışan 4 bin öğrenciye izin verirsek mecburi sekiz yıllık eğitimi onlar tekrar nasıl tamamlarlar?’ dediler. Bu mantıkla biz bir şey diyemedik. Hâlâ bu sorunun cevabını bulamadım. Mecburi eğitimi dünyada kimisi 8, kimisi 11 yıla çıkarmış. Bunun karşısında mecburi eğitim beş yılda kalsın nasıl diyecektik? 28 Şubat sürecinin başladığı tarihlerde Kur’an kurslarında 500 bine yakın talebe vardı. Bunlardan her sene 4 bin civarında hafız çıkıyordu. Şimdilerde hafızlık yapanların sayısı çok aşağılara düşmüş durumda. Hafızlık müessesesi bitmiş gibi. 15-16 yaşındaki bir çocuk nasıl hafız olacak? Bugün Kur’an kurslarında kaç kişi hafızlığa çalışıyor diye baktığımızda rakamlar hiç iç açıcı değil. O zamanlar en azından her kursta 60 kişi bulabilirdiniz.” Uslu, bugün okul olmaya elverişli Kur’an kurslarının bulunduğu, bunların ele alınarak hafızlık müessesesinin yeniden ihya edilebileceği kanaatini taşıyor. Uslu, buralarda hafızlık yapmak isteyenlere ilk beş yıldan sonraki üç yılın derslerini dışarıdan verebilmelerine imkan tanınması halinde sorunun çözüleceğini kaydediyor. Zaman Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:13

İLGİLİ HABERLER