BELMA ALTUNCU
İSTANBUL - Emlak Bankası'nın eski Genel Müdürü Engin Civan ve işadamı Selim Edes'in de aralarında bulunduğu 14 kişinin ''emniyeti suiistimal'' suçundan yargılandıkları davada haklarında verilen ''kamu davasının ortadan kaldırılması'' kararının Yargıtay'ca bozulmasının ardından sanıkların yeniden yargılanmasına başlanıldı. Yargıtay, bozma kararında sanıkların devlet memuru sıfatıyla yargılanmaları gerektiğini ve bu nedenle suçun ''Hizmet nedeniyle görevi suiistimal'' değil, ''zimmet'' kapsamına girdiğini belirterek zamanaşımı süresinin geçerli olmadığını ifade etmişti. Bu karardan önce 7.5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmış olan sanıklar hakkında şimdi 15 yıla kadar ağır hapis isteniyor.
İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 14 sanık hakkında zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle verdiği ''kamu davasının ortadan kaldırılmasına'' ilişkin kararın Yargıtay tarafından bozulmasının ardından sanıkların yeniden yargılanmasına başlanıldı. Yargılamaya yeniden başlanılmasının ardından görülen ilk duruşmaya sanıklardan gelen olmadı. Mahkeme heyeti, sanıklara Yargıtay kararına diyeceklerinin sorulması için adlarına davetiye çıkartarak, duruşmayı erteledi.
Yargıtay bozma kararında dönemin Emlak Bankası Genel Müdürü Engin Civan, Genel Müdür Yardımcısı Zafer Yalçın Sayın, Portföy Yönetimi Başkanı Ünal Özüak, Planlama Grubu Müdürü Necati Altıntaş ve yönetim kurulu üyeleri Osman Fethi Okyar, Ö. Mecdi Atamyıldız, Veli Öztürk ve Hülya Avni Kömürcü ile diğer sanıklar bir kısım yüklenici şirketlerin kurucusu ve yöneticisi olan Kemal Ayyıldız, Sabit Selim Edes, Stenhelmer Narthorst, Mario Del Fovero, Thomas Kimar Filhelm Sten ve Anthony Weatherill'in, Anatepe Projesi kapsamında banka aleyhine hileli ve dengesiz'' sözleşmeler yaptıklarını iddia etmişti.
Yargıtay kararında gerekçe olarak, Esko Grubu'na dahil Eksan ve Konut Yapım A.Ş.'nin 16 Eylül 1987 tarihli sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinin bir bölümünün 17 Haziran 1989 ve 8 Aralık 1989 tarihli sözleşmelerle sadece banka tarafından verilen avansı işi yapmadan almak için yapay olarak kurulan ve Esko Grubu ile bağı bulunan paravan Mang Propertij Limited Şirketi'ne verildiğini, sözleşmede bankanın hareket serbestisini ortadan kaldıran hükümlere yer verilerek, ağır ve karşı tarafla orantısız tazminat yükümlülüğüne sokulduğu ileri sürmüştü. Kararda, belirlenen inşaat metrekare birim fiyatlarının Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca tespit edilen fiyatların iki katı olduğu ve bu yolla Esko Grubu'na usulsüz olarak para aktarıldığını kaydedilmişti.
Yargıtay'ın 7 Temmuz 2003 tarihli kararında, Emlak Bankası'nın bir iktisadi devlet teşekkülü olduğu belirtilerek, Emlak Bankası A.Ş.'nin üst düzey yöneticisi olan sanıkların, bankanın para ve malları üzerinde muhafaza, denetim ve sorumluluklarının bulunduğu ve bunlara karşı işledikleri suçlardan dolayı devlet memurları gibi cezalandırılmaları gerektiği ifade edildi. Sanıkların, ''hizmet nedeniyle emniyeti suiistimal'' değil, ''zimmet'' veya ''nitelikli zimmet'' suçuyla yargılanması gerektiği ifade edilen kararda, banka kredileri konusunda uzman kişilerden oluşturulacak bilirkişi heyetine inceleme yaptırılarak, sözleşmelerin kanunlara uygun olup olmadığının araştırılması istenmişti. Sanıkların bankaya verdikleri zararın tespit edilmeden, yetersiz bilirkişi raporlarına dayandırılarak ''Hizmet nedeniyle görevi suiistimal'' suçundan haklarında zamanaşımı nedeniyle kamu davasının ortadan kaldırıldığının ileri sürüldüğü Yargıtay kararında, bazı sanıkların yargılama süresinde yeterice sorgulanmadığı da belirtilmişti.
Sanıklar, bozma kararına göre 7.5 yıla kadar değil 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yeniden hakim karşısına çıkacaklar.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 21:10