Endişeli bekleyiş sürüyor

KONSOLOSLUK GÖREVLİLERİNİN YAKINLARI ENDİŞE İÇİNDE

MUSUL'da kontrolü ele geçiren Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanlarının kentteki Türkiye Başkonsolosluğu'na yaptığı baskında rehin aldığı 49 Türk vatandaşı arasında Kayserili Ticaret Ateşesi Mehmet Argüç’le, Kırşehirli Ercan ailesi ve Mesut Taşkıran da bulunuyor. Ailelerin yakınlarının meraklı bekleyişi sürüyor.

Yaklaşık 2.5 yıldır, Musul’daki Türk Başkonsolosluğunda Ticaret Ateşesi olarak görev yapan evli ve 2 çocuk babası Mehmet Argüç’ün rehin alındığı haberi, babaocağı Kayseri’nin Gesi Mahallesi’ndeki akrabaları ve yakınlarını üzdü. Ticaret Ateşesi Mehmet Argüç’ün ağabeyi Erol Argüç, “Kardeşim 2.5 yıldır Musul’da görev yapıyor. Rehine olayına kadar düzenli görüşebiliyorduk. Ancak rehin alındıktan sonra görüşemedik. Ankara’daki eşine ‘İyiyiz, rahatız, beni merak etmeyin’ diye haber göndermiş. Bir an önce bırakılmalarını bekliyoruz” diye konuştu.

BABA ERCAN: 3 GÜN ÖNCE GÖRÜNTÜLÜ OLARAK GÖRÜŞTÜK

En küçük rehine 8 aylık Ela ile babası Emin ve annesi Sümeyye Ercan’ın Kırşehir’de bulunan yakınlarının endişeli bekleyişi de sürüyor. Yaklaşık 8 yıl önce Musul’da çalışmaya başlayan Emin Ercan, geçen yıl Sümeyye Ercan ile hayatını birleştirdi. Kırşehir’de Ela dünyaya geldikten sonra ise aile Musul’a yerleşti. Emin Ercan’ın babası Nevzat Ercan, oğlu, gelini ve 8 aylık torunundan en son 3 gün önce bulundukları sığınaktan haber aldıklarını söyledi. Görüntülü telefon yardımıyla oğlu, gelini ve torununu gördüğünü söyleyen Nevzat Ercan, “İnşallah onlardan iyi olduğu haberlerini alırız. Dışişleri Bakanlığı’ndan yetkililer, bizi bilgilendireceklerini söylediler” dedi.

Ailesi Kırşehir’de yaşayan Mesut Taşkıran’ın ise iki yıl önce Musul Başkonsolosluğu’nda çalışmaya başladığı öğrenildi.

Anne Hacer Taşkıran, oğlundan henüz haber alamadıklarını belirterek, “Oğlumu geçen yıl Hazal Çağlar ile nişanlamıştık. Ramazan Bayramı’ndan sonra düğün yapmayı düşünüyorduk. İnşallah oğlum kurtulur. Nişanlısıyla birlikte iyi haberlerini bekliyoruz” diye konuştu.

Demet ÖZTÜRK- Mükremin ÖKSÜZGİL/KAYSERİ, (DHA)

IŞİD'İN KAÇIRDIĞI ŞOFÖRLERİN IRAK'A GELEN YAKINLARININ ENDİŞELİ BEKLEYİŞİ

MUSUL'u ele geçiren IŞİD örgütünün kaçırdığı 32 Türk şoför için bağlı bulundukları firmadan isteği 5 milyon dolar fidyenin verilmemesi halinde, her gün bir şoförü öldürüp, bir TIR'ı yakma tehdidinde bulunduğu ileri sürüldü. Rehin tutulan oğlu Mustafa Tezdöner'in serbest bırakılmasını Erbil'de bekleyen Abdülvahap Tezdöner, istenen parayı bulmalarının mümkün olmadığını söyledi. Rehinelerin serbest bırakıldığına dair haberlere kızan Mehmet Nezir Çakar'ın amcası Abit Çakar ise, "Daha önce 100 bin dolar istemişlerdi. Şimdi ise bu rakamı 5 milyon dolara çıkardılar. Bu parayı şirketten istiyorlar. Türkiye'deki yetkililer sadece konuşuyor ama bir şey yaptıkları yok" dedi.

Merkezi Gaziantep'te bulunan bir petrol firmasına bağlı olarak çalışan ve İskenderun Limanı'ndan Musul yakınlarındaki Geyara bölgesindeki bir termik santrale akaryakıt taşıyan 32 TIR şoförü, Musul'u ele geçiren Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütü tarafından rehin alındı. IŞİD'in kaçırdığı şoförler için Gaziantep'teki firmayı telefonla arayarak toplam 5 milyon dıar fidye istediği, paranın verilmemesi halinde her gün bir şoförün öldürüleceği ve bir TIR'ın da yakılacağı tehdidinde bulunduğu ileri sürüldü.

IŞİD'in rehin aldığı şoförlerden bazılarının yakını Kuzey Irak'ın Erbil kentine gelerek, burada gelişmeleri takip etmeye başladı. Sık sık Musul yakınlarındaki Mahmur Bölgesi'ne geçerek burada umutla bekleyen aileler, şoförlerin serbest bırakıldı haberlerine tepki gösterdi.

Erbil'de 5 gündür bulunan kaçırılan şoför Mehmet Nezir Çakar'ın amcası Abit Çakar, daha önce 100 bin dolar civarında olan fidyenin, söz konusu kişiler tarafından bu kez 5 milyon dolara çıkarıldığını ve bu paranın şoförlerin bağlı olduğu şirketten istendiğini söyledi. Şoförler ile görüşemediklerini kaydeden Abit Çakar, "Hepsinin pasaportları ellerinden alınmış. Araçlarıyla birlikte bir parka çekilip burada başlarına silahlı adamlar konulmuş. 5 gündür burada yeğenimin bırakılmasını bekliyorum. Buradaki Peşmergelere de durumu anlattık. Ancak bir şey yapıp yapmayacaklarını söylemediler. Beklememizi istediler. Türkiye'deki yetkililerin işi ise sadece konuşuyorlar. Serbest bırakıp bırakmayacaklarını bilmiyoruz. Onları rehin tutan kişilerden ricamız onları bir an önce serbest bırakmaları. Çoluk çocukları tedirgin bir halde evde onları bekliyoruz. Bu konuda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da girişimde bulunmasını istiyoruz" dedi.

5 MİLYON DOLARI NEREDEN GETİRECEĞİZ?

Oğlu Mustafa Tezdöner'in de Musul'un Geyara bölgesinde rehin tutulduğunu belirten Abdülvahap Tezdöner ise, istenen 5 milyon doların bulunmasının mümkün olmadığını söyledi. Tezdöner, şöyle dedi:

"Oğlum 5 gündür ellerinde rehin halde. İskenderun'dan Geyara bölgesine akaryakıt taşıyordu. Akaryakıtı boşaltırlarken Musul'daki hadiseler yaşanmış. Galiba problem Geyara halkı ile firma arasında. Firmanın bu Geyara bölgesindeki köylülerin çalışmalarına karşı paralarını vermediği söyleniyor. Bu ne kadar doğru tabi bilmiyoruz. 5 milyon dolarlık bir fidyeden bahsediyoruz. Biz 5 milyon doları nerede bulacağız. Açlıktan nefesimiz kokuyor zaten. Durumumuz iyi olsaydı zaten oğlum bu işi yapmazdı. Çocuklarımızı rehin alanlardan rica ediyoruz, onları bıraksınlar. Onlar sadece nakliye işi yapıyor. Bir çoğu borçla araba satın almış. Hepsinin borcu var zaten. IŞİD'in lideri her kimse çocuklarımızın bırakılmasına vesile olsun. Başbakan Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'dan da yardım bekliyoruz. Onların bırakılması sürecini hızlandırsınlar. Ha bire serbest bırakıldıklarıyla ilgili açıklama yapıyorlar, ancak ortada bir şey yok. Ailelerimiz tedirginlik içinde. Günlerdir Erbil'deyiz. Her gün Musul'un Geyara bölgesi yakınına gidip dönüyoruz. Belki bırakırlar diye ancak umutlarımız hep boşa çıkıyor."

Ramazan YAVUZ/ ERBİL (Irak)(DHA)