Erdoğan : Hitler nasıl durduruldu ise Netanyahu da öyle durdurulacak
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde düzenlenen 'Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Milletvekili Namık Tan'ın "Mavi Vatan" ile ilgili sözlerine tepki göstererek "Bunun adı sorumsuzluktur, şuursuzluktur, gaflettir" dedi.
"FİTNE KAZANINA ODUN TAŞIYANLARIN OYUNUNA GELMEYİZ"
Her şeyin farkındayız. Selden kütük kapma telaşında olanları da çok iyi görüyoruz. Allah'ın izniyle bunlara, aradıkları fırsatı vermedik, vermeyeceğiz. Ne fitne kazanına odun taşıyanların oyununa geleceğiz ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her meselenin içlerinde özgürce tartışıldığı ve müzakere edildiğini vurguladı. 31 Mart seçimlerinden sonra da halkın sandıktaki mesajını dikkate alarak, gerekli adımları attıklarını belirtti. Yenilikçi süreçleri titizlikle yürüttüklerini, fırsat bekleyenlere ise fırsat vermeyeceklerini söyledi. Görevden affını talep eden arkadaşları yerine yenilerini görevlendirdiklerini ve eski yöneticilere teşekkür etti. Millete aşkla ve kararlılıkla hizmet etmeye devam edeceklerini ifade etti.
Erdoğan, ilahi müjdeye tüm kalbiyle iman eden bir kadro olduklarını ve başlangıçta kötü görünen olayların zamanla iyiye dönüştüğünü belirtti. Siyasette dalgalanmaların olabileceğini, ancak önemli olanın milletle gönül bağını korumak ve 85 milyonun umudu olmayı sürdürmek olduğunu vurguladı. AK Parti'nin yapması gerekenin daha fazla insanla iletişim kurmak, milletin dertlerine derman olmak ve samimi çaba harcamak olduğunu ifade etti. İl başkanlığının görevini sadece il binası içerisinde yerine getirmenin yeterli olmadığını belirtti.
Biz, PKK'nın Suriye uzantılarıyla mücadele ederken; CHP'li milletvekilleri ellerinde çantalarıyla ülke ülke dolaşıyor, PKK'lı canileri 'çiçek çocuklar' diyerek aklamaya çalışıyordu. Biz, FETÖ'cü alçakların kurumlarına karşı tedbir alırken, CHP'li yöneticiler örgütün paçavraları önünde poz veriyor, destek açıklaması yapıyordu. 30 yılık işgalin ardından Karabağ'ı özgürlüğe kavuşturma mücadelemizde, en sert eleştiriyi yine CHP yönetiminden aldık. Ermenilerin asılsız iddialarını gündeme taşıyanlar yine bunlardı. Libya meselesinde de aynı vahim durumla karşılaştık. 'Türk askerinin Libya'da ne işi var?' korosunun assolisti CHP ve dönemin CHP Genel Başkanıydı. Açlık ve terörle boğuşan Somali'ye yardıma koşarken de karşımızda yine CHP zihniyetini bulduk."
CHP'YE MAVİ VATAN TEPKİSİ
Şimdi benzer bir basiretsizliği Mavi Vatan konusunda görüyoruz. Türkiye'nin çıkarlarını savunmak yerine, bakıyorsunuz, 'masal' diyerek, ülkemizi yayılmacılıkla itham ederek, birilerine göz kırpıyorlar. Milletin verdiği yetkiyi, ülkenin menfaatlerini savunmak için değil; Türkiye karşıtlarına selam çakmak için kullanıyorlar. Bunun adı sorumsuzluktur, şuursuzluktur, gaflettir.
Erdoğan, CHP'yi Mavi Vatan konusunda Türkiye'yi yayılmacılıkla itham ederek sorumsuz ve şuursuz davrandığını, Türkiye karşıtlarına destek verdiğini söyledi. Erdoğan, milli meselelere yerli ve milli bir duruş beklediğini ve CHP'nin bu konularda zarar verici açıklamalardan kaçınmasını, Mavi Vatan ve Türkiye'nin çıkarlarını savunma konusunda geri adım atmayacaklarını vurguladı.
"İSRAİL, HİTLER'İ GÖLGEDE BIRAKTI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
"Gazze'de yaklaşık 300 gündür vahşi bir soykırım yaşanıyor. İsrail, 40 bin Filistinli kardeşimizi tepelerine bomba yağdırarak vahşice şehit etti. Hitler'i gölgede bırakacak barbarlığa imza attılar. Gazzeli 40 bin masum ölmemiş gibi eli kanlı katiller Temsilciler Meclisi'nde ağırlanıyor, alkışlanıyor. Ben de insanım ben de Müslümanım diyen birinin böyle bir tabloya rıza göstermesi mümkün mü? BMGK, bugün sorumluluk almayacaksa ne zaman alacak? Kardeşlerim, bu gidiş gidiş değildir. Perşembenin gelişi Çarşambadan belli olur. Pis ellerini başka yerlere uzatmayacağının garantisini kim verebilir?
Hukuk tanımaz İsrail devleti tüm insanlık için tün dünya için tehdittir. Hitler geç de olsa durdurulmuştu. Daha geç olmadan bu soykırım durdurulmalıdır. Netanyahu yönetiminin yularını elinde tutanların bu katliam şebekesine dur demesi gerekiyor. Gazze'deki ateşi tüm bölgeye yaymadaki niyeti de biliyoruz. Ne söylüyorsak bölgedeki kanın durması için söylüyoruz. Biz İstiklal Marşı'nın Korkma diye başlayan bir milletiz. Klavye soytarılarının hadsiz mesajları bizi korkutmaz, bizi ürkütmez, bizi sindirmez, inandığımız yolda yürümekten bizi asla vazgeçirmez. İstedikleri kadar çirkinleşsinler, Tayyip Erdoğan'ın hakkı ve hakikati haykırmasına engel olamazlar. Eli kanlı canilerin provokasyonlarına da gelmeyiz. Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Biz bu günlere çarpışa çarpışa geldik. Bize gazete manşetlerinden süre verenler oldu ama yanıldılar. Bizi darbeyle devirmek isteyenler oldu. Hepsini bozguna uğrattık. Üstümüze yollanan ne kadar piyon varsa ya meydana ya dağa gömdük. Korkuyu yanımıza hiç yaklaştırmadık. Bugün de aynı yerdeyiz dimdik ayaktayız. İsrailli yetkilerin küstah açıklamaları karşısında milletimizin
Türkiye olarak bundan 500 yıl önce Yahudilere kucak açtıysak bugün de mazlum ve mağdurların yanındayız. Bizim için zalimin de mazlumun da kimliğinin bir önemi yoktur.
Güncellenme Tarihi : 31.7.2024 10:33